6. Hukuk Dairesi Esas No: 2021/145 Karar No: 2021/769 Karar Tarihi: 12.10.2021
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/145 Esas 2021/769 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, yüklenici vekili olarak, bir inşaat projesinden kaynaklanan 500.000 TL alacaklarının ödenmediğini iddia ederek dava açmıştır. Birleşen davada ise, davacı iş sahibi vekili olarak, aynı yerle ilgili inşaat projesine ilişkin olarak 501.934,10 TL fazla ödeme yapıldığını iddia ederek istirdat talebinde bulunmuştur. Mahkeme, asıl davanın kabulüne ve birleşen davaların reddine karar vermiştir. Ancak, birleşen davanın asıl dava ile resen mahsup edilerek reddedilmesi yasaya aykırı olduğu için karar bozulmuştur. 6100 Sayılı HMK’nın 166. ve sonrası maddeleri gereği, birleştirilen dosya sayısı kadar bağımsız dosya bulunur ve her bir dosya için ayrı ayrı hüküm verilmelidir. Kararda geçen kanun maddeleri: 6100 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 166 ve sonrası maddeleri, 2286 Sayılı Kanun’un 63. maddesi.
6. Hukuk Dairesi 2021/145 E. , 2021/769 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki asıl davada menfi tespit, birleşen davada alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine yönelik verilen hüküm süresi içinde davalı birleşen dosyada davacı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı yüklenici vekili; taraflar arasında düzenlenen 19.09.1996 tarihli Ankara Kara Harp Okulu 2. Kısım Onarımı ve ... Sitesi inşaatı, 27.11.1998 tarihli aynı yer 2. kısım ve ... sitesi ek bina tamamlama inşaatı ile 14.11.2000 tarihli aynı yer ... sitesi 2. kısım tamamlama inşaatı sözleşmelerinden kaynaklanan yaklaşık 500.000,00 TL alacağının ödenmediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 6.000,00 TL"nin tahsilini talep ve dava etmiştir. Birleşen davada davacı iş sahibi vekili; sözleşmelerin aynı yerle ilgili tamamlama inşaatına ilişkin olup idare zararının önüne geçmek amacıyla 2286 Sayılı Yasa"nın 63. maddesi uyarınca aynı imalâtların kesin hesaplarında kaydırmalar yapılması gerektiğini ileri sürerek, 501.934,10 TL fazla ödemenin istirdadını talep ve dava etmiştir. Mahkemece bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonucunda asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen karar, davalı-birleşen dosyada davacı vekili tarafından yasal süresi içinde temyiz edilmiştir. 1- Aralarında bağlantı bulunduğu için birden çok dosyanın 6100 Sayılı HMK’nın 166 ve sonraki maddeleri çerçevesinde birleştiği durumlarda; ortada birleştirilen dosya sayısı kadar birbirinden bağımsız dosyalar bulunur. Dolayısıyla, yargılama tek bir dosya üzerinden sürdürülmekle birlikte, bağımsızlığını koruyan her bir dava dosyası yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması ve ayrı ayrı gerekçe yazılması zorunludur. Bu itibarla; mahkemece, birleşen davadaki istemin asıl davada re"sen mahsubu suretiyle birleşen davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Asıl ve birleşen dosyada ayrı ayrı hüküm kurulmalıdır. 2-Bozma nedenine göre, davalı - birleşen dosyada davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı-birleşen dosyada davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, bozma nedenine göre davalı - birleşen dosyada davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 12.10.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.