Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/3762
Karar No: 2020/8054
Karar Tarihi: 03.12.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/3762 Esas 2020/8054 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı şirketlerden biri olan ... Sigorta A.Ş.'nin trafik sigorta poliçesi kapsamında olan tazminatın tamamını ödememesi nedeniyle, dava açılmıştır. Mahkeme, davacının taleplerini kısmen kabul etmiş ve davalı ... Sigorta A.Ş.'den 41.735,02 TL tazminatın dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsili ve davacıya verilmesi kararı vermiştir. Ancak davalı şirketin temyizi üzerine, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi, KTK'nın 109/4. maddesi gereğince, rücu haklarının iki yılda zamanaşımına uğrayacağına dikkat çekmiştir. Bu sebeple, davanın zamanaşımı nedeniyle reddedilmesi gerektiği belirtilerek, kararın bozulması kararlaştırılmıştır.
Kanun Maddeleri:
- 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu (KTK) Madde 109/4
- 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK) Madde 154 ve 155
17. Hukuk Dairesi         2019/3762 E.  ,  2020/8054 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ...Ş. (... Sigorta A.Ş.) vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili; davacılardan ... Ltd. Şti"ye ait, diğer davacı ...’ın sevk ve idaresinde bulunan aracın 21/03/2004 tarihinde trafik kazası yaptığını, ... isimli kişinin yaralandığını, kazaya uğrayan...’ın trafik kazasına istinaden tazminat davası açtığını ve kazandığını, müvekkillerinin kaza sebebiyle mağdura yaklaşık 300.000,00 TL tazminat ödemek zorunda kaldıklarını, oysa mevcut tazminatın poliçe limitleri kapsamında olan kısmını davalıların ödemesi gerektiğini, müvekkilinin maliki olduğu aracın davalı ... Sigorta A.Ş tarafından mecburi trafik sigorta poliçesi ile diğer davalı ...Ş tarafından da kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, mahkeme sonucunda verilen tazminatı da ödemediklerini, oysa mevcut zararın poliçe limitleri kapsamında sorumluluğunun davalılara ait olduğunu, müvekkilin ödemiş olduğu tazminatın poliçe limiti kapsamında davalılardan ayrı ayrı müteselsilen kaza tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile müvekkillerine ödenmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili zamanaşımı def"inde de bulunarak, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davasının kısmen kabulü ile 41.735,02 TL"nin davanın ihbar tarihi olan 31/05/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... Sigorta A.Ş"den alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 15.000,00 TL"nin davalı ...Ş"nin davanın ihbar tarihi olan 31/05/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...Ş"den alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş, hükmün davalı ... Sigorta A.Ş vekili tarafından temyizi üzerine Daire’nin 2015/8039 Esas ve 2018/3812 Karar sayılı 04/04/2018 tarihli ilamı ile bozulmasına karar verilmiş, Mahkemece bozmaya uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabulü ile davacı ... tarafından açılan davanın reddine, davalı ...Ş. aleyhine açılan davanın reddine, 41.735,02 TL tazminatın dava tarihi olan 24/06/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı ... Sigorta A.Ş"den tahsili ile davacı ... Met. Hur. Oto. Ltd. Şti."ye verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı ...Ş. (... Sigorta A.Ş.) vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Dava, zorunlu trafik sigortasından kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece yazılı gerekçe ile davalının zamanaşımı defini ret etmiş ise de varılan sonuç isabetli değildir.
    2918 Sayılı KTK.’nun 109/4. maddesinde motorlu araç kazalarında tazminat yükümlülerinin birbirlerine karşı rücu haklarının, kendi yükümlülüklerini tam olarak yerine getirdikleri ve rücu edilecek kimseyi öğrendikleri günden başlayarak iki yılda zamanaşımına uğrayacağı hüküm altına alınmıştır.
    Davacı ve mümeyyiz davalının zarardan müşterek ve müteselsilen sorumlu oldukları mahkemenin de kabulündedir. KTK" hükümlerine göre de müşterek ve müteselsilen sorumludurlar.
    Zamanaşımı, alacak hakkının belli bir süre kullanılmaması yüzünden dava edilebilme niteliğinden yoksun kalmasını ifade eder. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere zamanaşımı, alacak hakkını sona erdirmeyip sadece onu "eksik bir borç" haline dönüştürür ve "alacağın dava edilebilme özelliği"ni ortadan kaldırır.
    6098 Sayılı TBK"nın 154. maddesinde (818 sayılı BK. 133) zamanaşımını kesen nedenler gösterilmiştir. Aynı maddenin 2.fıkrası uyarınca, dava açılması veya icra takibi yapılması zamanaşımını kesen nedenlerdendir. Kanunun 156. maddesi ise, zamanaşımının kesilmesi halinde yeni bir sürenin işlemesi gerektiğini açıkça belirtmiştir.
    6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 155. maddesi hükmü, "Zamanaşımı müteselsil borçlulardan veya bölünemeyen borcun borçlularından birine karşı kesilince, diğerlerine karşı da kesilmiş olur." kuralını içermektedir. Bu maddeye göre, müteselsil borçlulardan birine karşı zamanaşımının kesilmesi diğer müteselsil borçlulara karşı da zamanaşımını keser. (818 sayılı BK. Mad.134)
    Somut olayda; davacı şirket adına kayıtlı aracın 21.03.2004 tarihinde yaptığı kaza nedeniyle, zarara uğrayanın açtığı dava sonunda, davacının tazminatı 14.07.2011 tarihinde hak sahiplerine ödediği;zarardan sorumlu olan davalıya karşı rücuya ilişkin eldeki davayı 28.03.2014 tarihinde açtığı; davalı vekilinin, yasal süresi (esasa cevap süresi) içinde zamanaşımı def"ini ileri sürdüğü, Mahkemece "Davalı taraflar her ne kadar zamanaşımı itirazında bulunmuş iseler de; ... 2. Asliye hukuk Mahkemesi"nin 2005/306 Esas ve 2006/500 Karar sayılı dosyasına konu tazminat tutarının ... 4. İcra Müdürlüğü"nün 2010/9999 sayılı dosyası ile dava dışı kazaya uğrayan... vekiline 14/07/2011 tarihinde ödendiği, dolayısıyla zamanaşımı alacağı muaccel olmasıyla işlemeye başlayacağından ve ödemenin yapıldığı tarih itibariyle eldeki davanın açıldığı tarihe kadar 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmakla davalıların eldeki davanın zamanaşımına uğradığına ilişkin savunmalarına itibar edilmemiştir." gerekçesiyle davalı vekilinin talebin zamanaşımına uğradığına yönelik talebi yerinde görülmemiş ise de; yukarıda açıklanan maddi ve hukuksal olgulara göre davacı taraf davaya konu alacağın rücuen tahsiline yönelik olarak davalı aleyhine ödeme tarihi olan 14.07.2011 tarihinden itibaren iki yıllık süre geçtikten sonra eldeki 28.03.2014 tarihinde dava açılmış ve davalı tarafından süresinde zamanaşımı definde bulunulmuş olduğu gözönüne alınarak, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği halde, işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ...Ş. (... Sigorta A.Ş.) vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıTürkiye Sigorta A.Ş. (... Sigorta A.Ş.)."ye geri verilmesine 03/12/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi