Esas No: 2020/2537
Karar No: 2021/3999
Karar Tarihi: 12.10.2021
Danıştay 7. Daire 2020/2537 Esas 2021/3999 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/2537
Karar No : 2021/3999
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …Bakanlığı
…Başkanlığı …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLLERİ : Av. … Av. …
İSTEMİN KONUSU : …Vergi Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının iptale ve faiziyle iadeye ilişkin hüküm fıkrasının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Sigorta acenteliği faaliyetinde bulunan davacı tarafından, 2007 yılının Ocak ilâ Aralık dönemleri için ödenen banka ve sigorta muameleleri vergisinin iadesi istemiyle yapılan şikâyet başvurusunun zımnen reddine dair işlemin iptali ile ödenen verginin kanuni veya ticari faizden yüksek olanı üzerinden hesaplanacak faiziyle birlikte iadesi istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Bozma kararı üzerine yeniden yapılan inceleme sonucunda; sigortacılık faaliyetinde bulunan bir hukuk süjesinin bu faaliyetinden dolayı banka ve sigorta muameleleri vergisi mükellefi olabilmesi için, sigorta şirketi olması zorunlu bulunduğundan, sigorta acentelerinin verginin mükellefi olarak kabul edilmelerinin mümkün olmadığı, öte yandan; sigorta şirketleriyle yaptıkları acentelik sözleşmeleriyle, sigorta sözleşmesi yapma ve prim tahsil etme konularında yetkili kılınmaları da, sigorta acentelerinin tahsil ettikleri sigorta primleri dolayısıyla banka ve sigorta muameleleri vergisi mükellefi sayılmalarını gerektirecek nitelik taşımadığından, sigorta şirketi olmayıp, sigorta acenteliği faaliyetinde bulunan davacının düzeltme ve şikâyet başvurularına konu edilen verginin mükellefi olmadığının açık olduğu, bu bakımdan, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 118. maddesinin 2. fıkrasında tanımlanan ve vergilendirme hatası olarak nitelendirilen "mükellefiyette hata" halinin bulunduğu gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali ile ödenen vergilerin idareye başvuru tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte iadesine, fazlaya ilişkin faiz istemi yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Beyana karşı dava açılamayacağı, olayda açık vergi hatasının bulunmadığı, talebin sebepsiz zenginleşmeye neden olacağı ve Kanun'a aykırı olduğu, faiz ödenmesine ilişkin kanuni bir düzenlemenin bulunmadığı ve bu durumun Anayasanın 73. maddesinde düzenlenen "kanunilik ilkesine" aykırılık oluşturacağı, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. …Vergi Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyize konu iptale ve faiziyle iadeye ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.