Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5243
Karar No: 2019/6505

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/5243 Esas 2019/6505 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/5243 E.  ,  2019/6505 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 20/06/2017 tarih ve 2016/174 E.- 2017/503 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 27/06/2018 tarih ve 2017/1243 E.- 2018/739 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili; müvekkilinin İspanya merkezli, 25 yıldır bitki besleme ve tohum ürünleri ile ilgili araştırmalar yaparak geliştirdiği ürünlerin dünya çapında satışını yapan şirket olduğunu, sektöründe tanındığını, müvekkiline ait ürünlerin 1998 yılından bu yana ülkemizde de satıldığını, 2008-2013 yılları arasında davalının ürünlerin ülkemizdeki satışını gerçekleştirdiğini, "RAZORMİN" ibareli markanın dünyanın birçok ülkesi ile birlikte ülkemizde de 2007/69235 ve 2012/15496 sayılı markalarla tescilli olduğunu, davalının ise müvekkilinin izni ve bilgisi olmadan "RAMOZİN" ibaresini 5. sınıfta marka olarak tescil ettirdiğini, aynı ibarenin 1. sınıfta tescili için de başvuruda bulunduğunu ve anılan başvurunun tescil aşamasında olduğunu, davalının marka tescillerinin kötü niyetli olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişki sona erdikten sonra markaların tescil edildiğini ve piyasaya sürüldüğünü, davalının, müvekkilinin marka tescilinden doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil edecek şekilde markaların birebir aynısını kullandığını, müvekkili markası ile davalı markası arasında ayırt edilemeyecek derecede benzerliğin bulunduğunu, markalar arasında karıştırılma ihtimalinin olduğunu, 556 sayılı KHK"nın 7/1-b ve 8/1-b maddeleri uyarınca hükümsüzlük şartlarının oluştuğunu, aynı KHK"nın 8/3-5 maddeleri ile TTK"nın 54 ve 55. maddeleri uyarınca da hükümsüzlük koşullarının oluştuğunu ileri sürerek müvekkilinin markasına vaki tecavüzün ve haksız rekabetin tespitini, men’ini, hükmün ilanını, davalıya ait 2011/44579 sayılı "RAMOZİN" ibareli marka ile tescili halinde 2015/71517 numaralı "RAMOZİN" ibareli markaların hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; davacı markalarının tanınmış olmadığını, "RAMOZİN" ibaresinin 26.05.2011 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere müvekkili adına tescil edildiğini, tescilli bir markanın tescil edilmiş şekline uygun olarak kullanılmasının markaya tecavüz veya haksız rekabet teşkil etmeyeceğini, hükümsüzlük davasının 5 yıllık süre geçtikten sonra açıldığını, davacının sessiz kalmak suretiyle hak kaybına uğradığını, davacı markası ile müvekkili markası arasında iltibasa yol açacak düzeyde bir benzerliğin bulunmadığını, markaların kullanılış biçimlerinin farklı olduğunu, davacı markası 1. sınıfta tescilli iken müvekkili markasının 5. sınıfta tescilli bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı adına tescilli tanınmış "RAZORMIN" ibareli markanın 2008 yılından beri ülkemizde davalı aracılığıyla satıldığı, davalının bahse konu markaya benzer ve tüketici nezdinde bir karıştırma ihtimali doğuran bir işareti tescil ettirmesiyle tüketicinin "RAMOZİN" markası ile davacıyı ilişkilendirme ihtimalinin doğduğu, davanın ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalıya ait 2011/44579 sayılı "RAMOZİN" ibareli markanın ve 2015/71517 sayılı "RAMOZİN" ibareli markanın hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.
    Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; davalı vekilinin istinaf başvurusunun, hükümsüzlük yanındaki talepler bakımından hüküm tesis edilmemiş ise de davalı tarafın istinaf başvurusunda bulunduğundan ve istinaf başvusunda anılan hususla alakalı bir itiraz ileri sürülmediğinden belirtilen sebeple ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu 2011/44579 sayılı marka kapsamında bulunan mallarla davacıya ait marka kapsamındaki mallar arasında benzerlik bulunup bulunmadığı değerlendirilirken, hükümsüzlüğü istenen markanın kapsamındaki tüm malların dikkate alınmadığı ve davacı markasının tanınmışlığı ile 556 sayılı KHK"nın 8/4 maddesi koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda değerlendirme yapılmadığı, hükümsüzlüğüne karar verilen davalıya ait 2015/71517 sayılı markanın başvuru aşamasında olup karar tarihi itibariyle henüz tescil edilmediği, bu nedenle anılan markaya yönelik olarak erken ikame edilen davanın reddi gerektiği, davacı adına tescilli 2007/69235 sayılı "RAZORMIN" ibareli marka ile davalıya ait 2011/44579 sayılı "RAMOZİN" ibareli marka arasında, davalı markası kapsamındaki "zararlı bitkileri, hayvanları ve mantarları imha edici maddeler" malları yönünden 556 sayılı KHK"nın 8/1-b maddesi anlamında ortalama alıcılar nezdinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde karıştırılma tehlikesinin bulunduğu, bitki koruma bölümü ana bilim dalı öğretim üyesi ile ziraat mühendisinin de bulunduğu bilirkişi heyetince hazırlanan ve dosyaya sunulan kök ve ek bilirkişi raporlarında, davacı markasının ziraat sektöründe tanınmışlık düzeyine ulaştığı açıklandığından davacı markasının ziraat sektöründe tanınmış olduğu, davalının tanınmış markanın benzerini 5. sınıfta tescil ettirmesinin, davacı markasının elde ettiği bilinirlikten haksız yarar sağlayabileceği, imaj transferine yol açacağı, bu nedenle davalının 2011/44579 sayılı markasının kapsamında kalan malların tamamı yönünden 556 sayılı KHK"nın 8/4. maddesi koşulları gerçekleştiği, davalının 2011/44579 sayılı markasının 04.09.2012 tarihinde tescil edildiği, taraflar arasındaki ilişkinin ise 2013 yılına kadar devam ettiği ve davacı markalarını taşıyan ürünlerin o tarihe kadar davalı tarafından ülkemizde satışa sunulduğu,taraflar arasındaki ilişki dikkate alınarak marka tescilinden yaklaşık üç buçuk yıl sonra dava açılmasında davacının kötü niyetinden ve sessiz kalma yoluyla hak kaybına uğramasından söz edilemeyeceği gerekçesiyle kabulüne, ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak davanın kısmen kabulüne, davalıya ait 2011/44579 sayılı “RAMOZİN” ibareli markanın hükümsüzlüğüne, 2015/71517 sayılı marka hakkında vakitsiz açılan davanın reddine karar verilmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekili ve davalı vekilinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden taraflardan ayrı ayrı alınmasına, 21/10/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi