Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/3760 Esas 2019/11870 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/3760
Karar No: 2019/11870
Karar Tarihi: 29.05.2019

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/3760 Esas 2019/11870 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen hüküm temyiz edilmiştir. Sanık hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ancak denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle hükmün açıklanmayarak yeniden hüküm kurulmuştur. Ancak hüküm açıkça gerekçelendirilmemiş, kanıtlar ve eylemler yeterince değerlendirilmemiştir. Ayrıca kavga sırasında kimin ilk haksız hareketi yaptığı belirlenememiş, bu nedenle haksız tahrik hükümleri uygulanmamıştır. Suç tarihi yanlış belirtilmiş ve 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptali nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu nedenlerle hüküm 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA karar verilmiştir.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu (TCK) - Haksız Tahrik Hükümleri, 53. madde
3. Ceza Dairesi         2019/3760 E.  ,  2019/11870 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Hükmün açıklanması suretiyle mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    1) Sanık hakkında dava konusu suç ile ilgili olarak daha önce CMK"nin 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş, denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle duruşma açılmaksızın dosya üzerinden yapılan inceleme ile hükmün açıklanmasına karar verilerek yeniden hüküm kurulmuş ise de; temyize konu olan ve kesinleşmesi halinde infaza verilecek hükmün yeni hüküm olduğu, bu nedenle kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eylemlerinin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması ve bu şekilde cezanın şahsileştirilmesi gerekirken, açıklanan ilkelere uyulmadan, Anayasanın 141/3 ve 5271 sayılı CMK"nin 34 ve 223, 230. maddelerine aykırı davranılması,
    2) Olay sırasında sanık ve müştekinin karşılıklı kavga ettikleri, ancak ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının şüpheye yer bırakmayacak şekilde tespit edilemediği anlaşılmakla, şüpheli kalan bu husus nedeniyle sanık lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari oranda uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    3) Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 02.10.2012 yerine 2013 olarak gösterilmesi,
    4) Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 29.05.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.























    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.