11. Hukuk Dairesi 2018/5811 E. , 2019/6496 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 01/11/2017 tarih ve 2016/278 E- 2017/420 K. sayılı kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 25/10/2018 tarih ve 2018/401 E- 2018/1091 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 2008/48889 numaralı “MOTEL İDATUR” ibareli markanın sahibi olduğunu, davalının 2014/106654 numaralı “İDANATURA” ibareli markanın tescili için başvuruda bulunduğunu, başvuruya müvekkili tarafından yapılan itirazın Markalar Dairesince kabul edildiğini, ancak davalı ... tarafından yapılan itiraz üzerine, bu defa davalı TPMK YİDK’nın 2016-M-4303 sayılı kararı ile bütünüyle kabul edildiğini ve başvurunun tüm mal ve hizmetlerde tesciline karar verildiğini, oysa taraf markalarının benzer bulunduğunu, taraf markalarının ayırt edici unsurun “İDA” ibaresi olduğunu, bu ibarenin mitolojik bir coğrafi tasvir anlamına geldiğini, taraf markalarında yer alan “Tur”, “Motel” ve “Natura” ibarelerinin tanımlayıcı nitelikte ve herkes tarafından kullanılabilen kelimeler olduğunu, davalının dava konusu marka tescil başvurusunun kötü niyetle yapıldığını ileri sürerek, davalı TPMK YİDK"nın anılan kararının iptalini, tescil edilmiş olması halinde diğer davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili, taraf markalarının görsel, işitsel, biçimsel benzerlikler içermediğini, tüketiciler nezdinde iltibasa yol açmayacağını, emsal yargı kararlarının da bu yönde olduğunu savunmuştur.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, 43. sınıftaki emtialar yönünden davalının "İDANATURA" ibareli marka başvurusuyla davacı firmanın "MOTEL İDATUR" ibareli tescilli markaları arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel ve sescil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, davacının markalarının asli unsurunun "İDA", davalının da "İDANA" şeklinde ön plana çıktığı, bu
ibareler arasında benzerlik oluştuğu, HMK"nın 282. maddesinde belirtilen "hakim bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirir." hükmünden hareketle ve yukarıdaki gerekçelerle bilirkişi raporuna itibar edilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı TPMK YİDK"nın 2016-M-4303 sayılı kararının iptaline, diğer davalının 2014/106654 sayılı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.
Karara karşı davalılar vekillerince ayrı ayrı istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, dava konusu "İDANATURA" ibareli marka tescil başvurusunda, "İDANATURA" ibaresinin tamamının, bir bütün olarak markanın asıl unsurunu oluşturduğu, davacıya ait "MOTEL İDATUR" ibareli markaların asıl unsurunun ise "İDA" ibaresi olduğu, taraf markalarında yer alan diğer ibare, şekil ve renklerin, ortalama tüketici nezdinde, sunulan hizmete işaret edeceği ve markasal unsurlar olarak algılanmayacağı, bu nedenle taraf markalarının asıl unsurları itibariyle 556 sayılı KHK"nın 8/1-b maddesi kapsamında benzer bulunmadığı, bir an için başvuruya konu markanın asıl unsurunun da “İDA” ibaresinden oluştuğu kabul edilse dahi, "İDA" kelimesinin Kazdağları"nın diğer bir adı olduğu, Edremit Körfezi"nin kuzeyinde, Çanakkale ve Balıkesir İlleri arasında yer alan bölgedeki dağın "İDA" olarak da bilindiği, Kazdağı/Îda Dağı"nın turistik önemi haiz bulunduğu ve tek kişinin tekeline bırakılamayacak, herkesin kullanımına açık isimlerden olduğu, bu bağlamda eklenecek diğer kelime ve/veya şekil unsurları ile birlikte Kazdağı/Îda Dağı adının kullanılabileceği, dolayısıyla davalının "İDA" ibaresine eklediği diğer unsurlarla yarattığı "İDANATURA" markasının, davacının "MOTEL İDATUR" markası karşısında yeterli ayırt edici unsurları haiz olduğu, başvuru konusu "İDANATURA" ibareli marka ile davacıya ait "MOTEL İDATUR" ibareli markalar arasında, 556 sayılı KHK"nın 8/1-b maddesi anlamında benzerlik ve iltibas tehlikesinin bulunmadığı gerekçesiyle davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, esas hakkında yeniden hüküm tesis edilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 21/10/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.