9. Hukuk Dairesi 2011/22033 E. , 2013/20488 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, resmi tatil ücreti, yıllık izin ücreti ile ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, Noterden çekilen ihtarnameye rağmen müvekkilinin ücret alacakları ödenmediğinden iş akdinin 09/02/2009 tarihi itibariyle tek taraflı olarak işçi tarafından feshedildiğini ileri sürerek ücret alacağı, genel tatil ve yıllık izin ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiş olup, açtığı ek dava ile de kıdem tazminatı isteminde bulunmuş olup, her iki dosya birleştirilmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı tarafça cevap dilekçesi verilmemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı işverence talep konusu döneme ait ücret alacaklarının işçiye ödendiğini gösterir imzalı ücret bordrosu ya da eş değer bir ödeme belgesi sunulmadığından davacının iş akdini haklı nedenle fesih ettiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilerek kıdem tazminatı, ücret alacağı, genel tatil ve izin ücreti istemleri hüküm altına alınmıştır.
D) Temyiz:
Kararı davacı (vekili) temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasındaki uyuşmazlık, genel tatil ücretinde takdiri indirim nedeniyle oluşan kısmi retten dolayı davalı taraf lehine hükmolunan vekalet ücreti noktasında toplanmaktadır.
Dairemizin önceki kararlarında ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinden yapılan indirim üzerine, reddedilen kısım için davalı yararına avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiği kabul edilmekteydi (Yargıtay 9.HD. 11.02.2010 gün 2008/17722 E, 2010/3192 K.). Ancak, işçinin davasını açtığı veya ıslah yoluyla dava konusunu arttırdığı aşamada, mahkemece ne miktarda indirim yapılacağı işçi tarafından bilenemeyeceğinden, Dairemizce 2011 yılı itibarıyla maktu ve nispi vekâlet ücretlerinin yüksek oluşu da dikkate alınarak konunun yeniden ve etraflıca değerlendirilmesine gidilmiş, bu tür indirimden kaynaklanan ret
sebebiyle davalı yararına avukatlık ücretine karar verilmesinin adaletsizliğe yol açtığı sonucuna varılmıştır. Özellikle seri davalarda indirim sebebiyle kısmen reddine karar verilen az bir miktar için dahi her bir dosyada zaman zaman işçinin alacak miktarını da aşan maktu avukatlık ücretleri ödetilmesi durumu ortaya çıkmaktadır. Yine daha önceki kararlarımızda, yukarıda değinildiği üzere, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinden yapılan indirim sebebiyle ret vekâlet ücretine hükmedilmekle birlikte, Borçlar Kanununun 161/son, 325/son, 43 ve 44 üncü maddelerine göre, yine 5953 sayılı Yasada öngörülen yüzde beş fazla ödemelerden yapılan indirim sebebiyle reddine karar verilen miktar için avukatlık ücretine hükmedilmemekteydi. Bu durum uygulamada hakkaniyete aykırı sonuçlara neden olduğundan ve konuyla ilgili olarak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde de herhangi bir kurala yer verilmediğinden, Dairemizce eski görüşümüzden dönülmüş ve ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinden yapılan takdiri indirim nedeniyle reddine karar verilen miktar bakımından, kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına avukatlık ücretine hükmedilemeyeceği kabul edilmiştir.
Somut olayda, genel tatil ücretinde takdiri indirimden dolayı ret sebebiyle davalı vekili lehine vekalet ücreti takdiri isabetsiz olup bozma sebebi isede, anılan hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK"nun geçici 3/2. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, (3.) bendinde yer alan “redden dolayı davalı vekili için takdir olunan 1.100,00 TL red vekalet ücretinin ise davacıdan alınarak davalıya verilmesine” ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 04.07.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.