Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2015/23440 Esas 2015/32681 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/23440
Karar No: 2015/32681
Karar Tarihi: 23.12.2015

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2015/23440 Esas 2015/32681 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2015/23440 E.  ,  2015/32681 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ...arafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    İİK"nun 168. maddesinin 1. fıkrasının 4. bendine dayalı olarak imzaya itiraz edilmesi halinde, itiraz hakkında İİK"nun 170. maddesinin uygulanması gerekmekte olup; anılan maddenin 3. fıkrasında “İtirazın kabulü kararı ile takip durur” hükmüne yer verilmiştir.
    Diğer taraftan, İİK"nun 170/4. maddesinde, icra mahkemesince imzaya itirazın kabulüne karar verilmesi halinde, senedi takibe koymada kötü niyeti veya ağır kusuru bulunduğu takdirde, alacaklının takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminatla sorumlu tutulacağı ve alacağın yüzde onu oranında para cezasına mahkum edileceği düzenlemesi öngörülmüştür.
    Bu durumda, mahkemece, borçlunun imzaya itirazı kabul edildiğine göre, İİK"nun 170/3. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken; takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan, icra takibi, bonoyu ciro yolu ile eline geçiren yetkili hamil ... tarafından keşideci hakkında yapılmaktadır. Bu durumda, hamil ile keşideci arasında doğrudan ilişki bulunmadığından adı geçen hamil, takibe dayanak bonodaki imzanın keşideciye ait olup olmadığını bilebilecek durumda değildir. Ayrıca, borçlu tarafından, alacaklının senedi takibe koymada kötü niyeti veya ağır kusuru bulunduğu kanıtlanamadığına göre, mahkemece, alacaklının tazminat ve para cezası ile sorumlu tutulması da doğru görülmemiştir.
    Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle bozulması gerekir ise de; anılan yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir.
    SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile... İcra Hukuk Mahkemesi"nin 02/06/2015 tarih ve 2014/114 E., 2015/350 K. sayılı kararının hüküm bölümünün ikinci paragrafında yer alan, "iptaline" sözcüğünün karar metninden çıkarılmasına, yerine "durdurulmasına" sözcüğünün yazılmasına, yine, anılan kararın hüküm bölümününde yer alan ""tazminata"" ilişkin 3. paragrafının ve ""para cezasına"" ilişkin 4. paragrafının karar metninden tamamen çıkarılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.