
Esas No: 2018/1771
Karar No: 2018/6473
Karar Tarihi: 31.05.2018
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2018/1771 Esas 2018/6473 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat ... geldi. Karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalının ceza ve hukuk davalarını takip ettiğini, davalı ile yapılan görüşmede ceza davaları hariç kalmak kaydıyla 20.000,00 TL den az olmamak kaydıyla alınacak maddi manevi tazminat tutarının % 15 i olarak vekalet ücretinin konuşulduğunu, bu görüşme sonrası ... 40.Noterliğinin 22/10/2012 yevmiye numaralı vekaletname ile vekalet görevinin başladığını, ... 1 Aile Mahkemesinin 2012/969 Esas sayılı dosyasından boşanma, yoksulluk ve iştirak nafakası, maddi ve manevi tazminat taleplerini içeren dava açtığını, ... 4 Aile Mahkemesinin 2013/641 D.iş sayılı dosyasından koruma talebinde bulunduğunu, yine davalının talebi ile ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2012/45080 numaralı dosyadan şikayette bulunduğunu, boşanma davasında verilen tedbir nafakası kararını ... 3 İcra Müdürlüğünün 2012/10194 esas sayılı dosyası ile icraya koyduğunu, nafaka borçlusunun nafaka ödememesi nedeniyle ... 2 İcra Ceza Mahkemesinin 2013/19 Esas sayılı dosyasından nafaka yükümlülüğüne uymama nedeniyle hapis cezası istediğini, vekalet görevini yerine getirmesine rağmen davalı taraf haklı sebep olmaksızın kendisini 18.03.2013 tarihinde vekillikten azil ettiğini, ancak vekalet ücretlerinin tarafına ödenmediğini, alacaklarının tahsili amacıyla ... 17.İcra Müdürlüğünün 2013/6484 Esas sayılı dosyasından davalı aleyhine icra takibi başlattığını, davalının itiraz ettiğini belirterek 23.400,00 TL üzerinden itirazın iptaline, davalı borçlu aleyhine % 20 den az olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep etmiş, davacı vekili bilirkişi rapor sonrası verdiği ıslah dilekçesiyle 52.685,00 TL üzerinden itirazın iptalini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, ... 17 icra müdürlüğünün 2013/6484 takip sayılı dosyada davalının vaki itirazının iptali ile takibin asıl alacak 52.685,00 TL üzerinden devamına, Davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin dosya kapsamına göre reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, 22.10.2012 tarihli vekaletname ile davalının vekili olarak açtığı soruşturma dosyaları, icra ceza dosyaları, değişik iş dosyasında koruma talebi, boşanma, maddi-manevi tazminat ve nafaka davasını takip ederken 18.03.2013 tarihinde haksız olarak azledildiğini, vekalet alacağının tahsili için icra takibi başlattığını ileri sürerek ıslah dilekçesiyle 52.685,00 TL üzerinden itirazın iptali talebiyle bu davayı açmıştır. Mahkemece, azlin haksız olduğunun kabulü ile tazminat ve nafaka bedelleri üzerinden ayrı ayrı hesaplanan bilirkişi raporuna itibar edilerek hüküm kurulmuştur. Boşanma davalarının içerisinde TMK 174.maddesine dayanılarak istenilen maddi-manevi tazminat ile nafaka talepleri, boşanmanın ferisi niteliğinde olup, ayrı bir harca tabi olmadığından bu taleplerin reddi ya da kabulü halinde taraflar yararına vekalet ücretine hükmedilmesi mümkün değildir. Hal böyle olunca mahkemece, boşanma davası üzerinden hesaplanacak maktu oranda vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan (1) nolu bent gereğince davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.