4. Ceza Dairesi 2014/1543 E. , 2016/7451 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret, konut dokunulmazlığını ihlal, yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme ve yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Sanığın, kendisinden ayrılan ve bir daha görüşmek istemeyen katılanın ikametgahına saat 20.30 sıralarında gelerek kapıyı açmaması üzerine, yan dairenin kapısını kırarak katılanın evinin balkonuna geçtiği, balkon kapısına zarar vererek eve girdiği, rıza hilafına girdiği evde yaklaşık iki saat boyunca kaldığı, bu zaman zarfında katılanı tehdit ettiği, yaraladığı, telefonla kolluk güçlerini aramasına mani olmak için cep telefonunu kırdığı anlaşılmakla; suçun işleniş şekli, suç konusunun önem ve değeri, kasta dayalı kusurun ve meydana gelen tehlikenin ağırlığı, suç işleme saiki nazara alınarak hükmolunan cezaların alt sınırdan ayrılarak belirlenmesi gerektiği gözetilmemiş ise de, karşı temyiz bulunmadığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
5275 sayılı Kanunun 108. maddesi göz önüne alındığında, sonuç cezanın adli para cezası olması halinde TCK’nın 58. maddesinin uygulanamayacağı düşünülmeden, adli para cezasından ibaret mahkumiyet kararlarının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ...’nun temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye uygun olarak,
Konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme ve yaralama eylemlerine ilişkin hükümlerdeki tekerrür ve denetimli serbestlikle ilgili kısımların çıkartılması, biçiminde DÜZELTİLMESİNE ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükümlerin, bu bağlamda ONANMASINA,
B) Tehdit suçundan kurulan hükme yönelik temyizde ise;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1)Yukarıda A kısmında açıklanan eleştiri nedenlerine göre, hükmolunan cezanın alt sınırdan ayrılarak belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2) a) Tekerrüre esas alınan... Sulh Ceza Mahkemesinin ... tarih ve ... sayılı ilamının, TCK’nın 191/1 maddesinde tanımlanan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçuna ilişkin olduğu, 6545 sayılı Kanunla değişik TCK’nın 191/1 ve 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7/2. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebileceğinden uyarlama yargılaması yapılması, anılan ilamın tekerrüre esas olmaması halinde ise adli sicil kaydında yer alan ... Ağır Ceza Mahkemesinin 18.09.2002 tarih ve ... sayılı ilamın infazının araştırılıp, sonucuna göre tekerrüre esas olup olmayacağının değerlendirilmesinde,
b) Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ... gün ve ... sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının uygulanmasında,
Zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’nun temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp, karşı temyiz olmadığından CMUK 326. maddesi gözetilerek sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 18/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.