11. Ceza Dairesi 2017/284 E. , 2019/4432 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık
HÜKÜM : 1- Sanık ... hakkında Resmi Belgede Sahtecilik“ ve “Dolandırıcılık“ suçlarından; Beraat
2- Sanık ... hakkında “Resmi Belgede Sahtecilik“ suçundan; Mahkûmiyet
A)Sanık ... hakkında “Resmi Belgede Sahtecilik“ ve “Dolandırıcılık“ suçlarından verilen beraat hükümlerine karşı sanık müdafiinin avukatlık ücreti verilmesi gerektiğine yönelik temyiz talebinin incelenmesinde:
Sanık ... müdafiinin, beraat hükümleri nedeniyle avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğine ilişkin temyiz istemiyle sınırlı olarak yapılan incelemede:
... sayılı Kanun"un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz talebi bu nedenle yerinde görüldüğünden hükümlerin ... sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince ... sayılı CMUK"nin 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun ... sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken ... sayılı CMUK’nin 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasına "sanık ... ...‘ın kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.500 TL avukatlık ücretinin hazineden alınıp sanığa verilmesine" ibaresinin eklenmesi suretiyle hükümlerin istem gibi DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B)Sanık ... hakkında “Resmi Belgede Sahtecilik“ suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne karşı sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde:
1-Sanıklardan ...‘nun ...-... isimli şirket adına bono keşide etme yetkisi bulunmadığı halde, kendisini şirket yetkilisi olarak tanıtarak araç kiralama bedeli olmak üzere suça konu bonoyu keşide edip katılana vermek suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda; suça konu bono aslının dosya içerisinde mevcut bulunmaması; sanığın aşamalarda alınan savunmalarında, sanık ... ile bu şirkette gayri resmi ortak olduklarını, şirket işlerinin sanık ...‘ın kardeşi ... ve kendisi tarafından yürütüldüğünü, bu nedenle suça konu bonoyu yalnızca keşideci ve kefil imzasına ilişkin bölümlerini doldurarak, kalan kısımları boş olacak şekilde ...‘ın bilgisi dahilinde katılana araç kiralama bedeli olarak verdiğini beyan ederek suçlamaları kabul etmemesi; 25.06.2014 tarihinde vefat etmesi nedeniyle kovuşturma aşamasında bilgisine başvurulamayan, ancak soruşturma aşamasında tanık olarak ifadesi alınan ...‘ın, sanık ...‘nun savunmasını doğrulaması; katılan ...‘un da kovuşturma aşamasında alınan beyanında, bononun düzenlendiği süreçte ... ile telefonla görüştüğünü, bono bedelini kendisinin hesabına yatıracağını söylediğini bildirmesi karşısında, öncelikle ... 1. İcra Dairesi‘nin 2011/666 Esas sayılı dosyası kapsamında icra dairesi kasasında olduğu bildirilen bono aslının dosya içerisine getirtilip incelenerek özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması; Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 30.03.1992 tarihli ve 80/98, 19.04.2005 tarihli ve 221-38 sayılı kararlarında ayrıntılı biçimde açıklandığı üzere, belgede sahtecilik suçlarında önceden verilen rıza üzerine borçlu yerine onun adına imza atılmasında zarar verme bilinç ve iradesi ile hareket edilmediğinden suç kastından söz edilemeyeceği cihetle, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından, sanık tarafından daha önce bu şekilde keşide edilip ödenen kıymetli evrak olup olmadığının sanık ...‘ndan ve katılandan da sorulmak suretiyle ilgili bankalar ve icra daireleri nezdinde araştırılması; başka belgelerin de verildiğinin tespit edilmesi halinde, bunlarla ilgili olarak yapılan yargılamalar ya da icra takiplerinde imzaya itiraz edilip edilmediğinin, ödeme yapılıp yapılmadığının belirlenmesi, sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde mahkûmiyet hükmü kurulması,
2-Kabule göre de;
a)Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun 14.12.1992 tarihli ve 1/5 ve Ceza Genel Kurulu"nun 24.03.1998 tarihli ve 51/106 sayılı kararlarında açıklandığı üzere; kambiyo senetlerinde yapılan sahteciliğin resmi belgede yapılmış sayılabilmesi için, ilgili kambiyo senedinin Türk Ticaret Kanunu’nda öngörülen bütün unsurları taşıması gerekir. Aksi takdirde yasal unsurları taşımayan bir kambiyo senedinde sahtecilik yapılması halinde fiil, özel belgede sahtecilik suçunu oluşturacaktır. Sanık ...‘nun aşamalarda alınan beyanlarında, suça konu bonoyu yalnızca keşideci ve kefil imzasına ilişkin bölümlerini doldurarak, kalan kısımları boş olacak şekilde katılana verdiğini bildirmesi, katılanın da soruşturma aşamasında Cumhuriyet savcısı huzurunda alınan beyanında, sanığın beyanını doğrulaması karşısında; ... sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 688. (6102 sayılı Kanunun 776.) maddesinin 6. fıkrası uyarınca, borçlu ve kefil imzaları dışında senet metninde bulunması zorunlu olan diğer tüm unsurların sanığın imzalayıp teslim ettiği sırada bulunmadığının, icra takibi yapıldığı aşamada tamamlandığının anlaşılması nedeniyle, eylemin özel belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek, sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması,
b)... sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı, ... sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken ... sayılı CMUK‘nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.