Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/13805
Karar No: 2020/2884
Karar Tarihi: 26.02.2020

Bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/13805 Esas 2020/2884 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık ile katılan firmanın içme suyu ticareti sebebiyle ticari iş ilişkisi bulunduğu ve sanığın bayilere dağıtmak üzere aldığı suları katılan firmaya teslim ettiği belirtilen mahkeme kararında, sanığın çekleri ileri tarihlerde keşide etmesine rağmen rıza dışı elinden çıktığı beyanıyla ödemeden men talimatı vererek çeklerin tahsilini engellemeye çalıştığı iddiası yer almaktadır. Ancak sanık, suç işleme kastıyla hareket etmediği, çeklerin önceden doğan borca karşılık ileri tarihli olarak verildiği ve suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçeleriyle beraat etmiştir. Kararda, beraat eden sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- Türk Ticaret Kanunu, Madde 711
- CMUK (Ceza Muhakemesi Kanunu), Madde 1136, 1412 (5320 sayılı Kanun Madde 8)
15. Ceza Dairesi         2017/13805 E.  ,  2020/2884 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık
    HÜKÜM : Beraat


    Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm katılan vekili, vekalet ücreti ile sınırlı olmak üzere sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanık ile katılan firma arasında, katılan firmanın ürettiği ambalajlanmış suların toptan olarak sanığın sahip olduğu ... Gıda İnş. Nak. Oto. Paz. Tic. Ltd. Şti. firması tarafından alınıp satılması şeklinde ticari iş ilişkisinin bulunduğu, sanığın katılan firmadan bayilere dağıtmak üzere su almaya başladıktan sonra kendi imzası ile keşide ederek katılan firmaya teslim etmiş olduğu ... Şubesi ve Türkiye ... Bankası Gebze Şubesi nezdinde bulunan ticari hesaplarına dayanarak aldığı çek karnelerinden keşide ettiği çeklerin ticari teamüllere göre ileri tarihler olarak belirlenen keşide tarihlerinden ve buna bağlı olarak ibraz tarihlerinden önce ilgili bankalara çeklerin rıza dışında elinden çıktığı beyanı ile Türk Ticaret Kanununun 711. maddesi hükmüne dayanarak ödeme yasağı koydurarak çekler hakkında ceza hukuku bakımından yapılacak şikayetlerin ve takip hukuku bakımından çeklerin tahsilinin önüne geçmeye çalıştığı, aynı kasıt altında birden fazla çek için çekler rıza dışı elinden çıkmadığı halde bankalara başvurarak ödeme yasağı koydurmak suretiyle çeklerin tahsilini engellemeye çalıştığı, bu şekilde üzerine atılı suçu zincirleme olarak işlediği iddia olunan olayda;
    Sanığın savunmaları, katılan beyanları ile dosya kapsamından, taraflar arasında içme suyu ticaretinden kaynaklanan ticari ilişki bulunduğu, sanığın ödemeden men talimatı vermesine rağmen katılan ile ticari ilişkilerinin devam ettiği, taraflar arasındaki ihtilafın hukuki nitelikte olduğu, sanığın suç işleme kastı ile hareket etmediği, çeklerin önceden doğan borca karşılık ileri tarihli olarak verildiği ve yararın önceden sağlandığı gerekçeleri ile suçun yasal unsurlarının oluşmadığı kabulü ile sanık hakkında verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin suçun subut bulduğuna yönelik yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1136 sayılı Kanun"un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, fakat bu aykırılığın yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün ilgili kısmına "sanık ...’ın kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre belirlenen 3.000 TL vekalet ücretinin hazineden alınarak sanığa verilmesine" fıkrasının eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi