16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/8268 Karar No: 2020/1208 Karar Tarihi: 18.02.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/8268 Esas 2020/1208 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bu mahkeme kararı, bir kişinin silahlı terör örgütüne üye olma suçlamasıyla 10 yıl 5 ay hapis cezasına çarptırılması ve daha sonra bu cezanın 9 yıl 4 ay 15 güne indirilmesiyle ilgilidir. Temyiz edenlerin talepleri reddedilmiş ve hüküm onanmıştır. Mahkeme kararında, TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri üzerinde durulmuştur.
16. Ceza Dairesi 2019/8268 E. , 2020/1208 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : 5237 sayılı TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1.maddesi, 5237 sayılı TCK’nın 62, 53, 58/9, 63.maddesi uyarınca hükmedilen mahkumiyet kararının düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Sanığın terör örgütüne üye olmak suçundan eylemine uyan TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi gereğince 10 yıl 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair ilk derece mahkemesince verilen hükmün alt sınırdan makul oranda uzaklaşarak belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle hukuka aykırı olduğunu değerlendiren Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairesinin, 5271 sayılı CMK"nın 280/1-e maddesi gereğince duruşma açıp sonucuna göre aynı kanun maddesinin 2. fıkrası gereğince ilk derece mahkemesi hükmünü kaldırarak yeniden hüküm kurması gerekirken, kanun maddesine yanlış anlam yüklenerek duruşma açmaksızın evrak üzerinde ilk derece mahkemesince belirlenen netice cezayı 10 yıl 5 aydan, 9 yıl 4 ay 15 gün hapis cezasına indirilmesi hukuka aykırı ise de anılan uygulamanın sanık lehine olması ve aleyhe temyizde bulunmaması hususları gözetilerek CMK"nın 290/1.maddesindeki emredici düzenleme kapsamında değerlendirilen iş bu hukuka aykırılık bozma nedeni yapılmamıştır. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Iğdır 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 18.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.