Tehdit - kasten yaralama - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2015/26896 Esas 2020/57 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/26896
Karar No: 2020/57
Karar Tarihi: 06.01.2020

Tehdit - kasten yaralama - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2015/26896 Esas 2020/57 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2015/26896 E.  ,  2020/57 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Tehdit, kasten yaralama
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    A-Sanık hakkında kasten yaralama eyleminden kurulan hükümde öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hümün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ...’in TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
    B-Tehdit suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince,
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Sanık ...’in yokluğunda verilen Kandıra Asliye Ceza Mahkemesi"nin 06/04/2011 tarih 2009/265 Esas, 2011/140 Karar sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10. maddesine göre öncelikle sanığın beyan ettiği, en son adrese tebliği, bu adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilip, bu adrese tebligatın yapılması gerekir.
    İncelemeye konu dosyada, gerekçeli kararın iade olduktan sonra, sanığın mahkemede bildirdiği en son adrese tebliğe çıkartıldığı ve tebligatın iade edildiği ve Mernis adresine tebliğe çıkartılması gerekirken aynı tarihte aynı adrese Tebligat Kanunu 35. maddesine göre tebliğ yapılmış olması nedeniyle tebligatın usulsüz olduğu, bu nedenle hükmün açıklanmasının geri bıakılmasına dair kararın kesinleştiğinden bahsedilmeyeceği, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 04/10/2018 tarih ve 2017/8-952 esas, 2018/403 sayılı kararında da açıklandığı üzere; verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmemesi nedeniyle zamanaşımının durmayacağı ve denetim süresinin başlamayacağı, denetim süresi başlamadığı için de denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlendiğinden bahsedilmeyeceği ve açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanma koşullarının bulunmadığı cihetle, yerel Mahkemece verilen hükmün açıklanmasına ilişkin kararın hukuki değerden yoksun olduğu, hukuki değerden yoksun olan mahkumiyet kararının da zamanaşımını kesmeyeceği ve bu nedenle dava zamanaşımını kesen işlemin, sanığın 04/08/2010 tarihli sorgusunun olduğu anlaşıldığından,
    5237 sayılı TCK"nın 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık olağan zamanaşımının, son kesme nedenini oluşturan sanığın sorgu tarihi olan 04/08/2010 gününden inceleme tarihine kadar gerçekleşmesi;
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 06/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.