Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/2334
Karar No: 2020/3863
Karar Tarihi: 02.07.2020

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/2334 Esas 2020/3863 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2020/2334 E.  ,  2020/3863 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı;...397 ada 1 parselde kayıtlı taşınmazda 1137/2400 oranında hissedar olduğunu, iş bu taşınmazların satışı sırasında üzerinde ... Vakfı şerhinin bulunduğunu öğrendiğini, tapuda işlem yapılabilmesi için 7.400,00 TL vakıf taviz bedeli ödemek zorunda kaldığını, şerhin ... İdare Mahkemesi"nin 11/11/2003 tarih ve 2002/836 Esas - 2003/1340 Karar sayılı kararı nedeniyle vazedildiğinin anlaşıldığını, bu şerhin ve taviz bedelinin kanuna aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazdaki davalı idare lehine vazedilen vakıf şerhinin kanuna aykırı olduğunun tespitine, bu şerhin kaldırılması için ödenen 7.400,00 TL taviz bedelinin ödeme tarihinden itibaren 6183 sayılı kanundaki faiz oranlarına göre davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı; dava konusu taşınmaz üzerinde anılan vakıf şerhinin bulunduğunu, bu vakfın Türk Medeni Kanunu"ndan önce mecelle ve ahkamül Evkaf hükümlerine göre şer"i mahkeme kararına dayalı ve yazılı vakfiyelerde vücut bulup kadim ve sahih vakıflardan olduğunu, vakfın tavize tabi olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiş ve dilekçe ekinde örnek bilirkişi raporu eklemiştir.
    Mahkemece; dosya üzerinden alınan bilirkişi raporu hükme esas alınarak, dava konusu yapılan taşınmazların kadim köy ya da kasaba içerisinde bulunduğu, taşınmaz üzerinde şerh bulunan ... Vakfı"nın miri arazide teşkil edilmiş olmakla gayri sahih vakıf niteliğinde bulunduğu, taviz bedeline tabi olmadığı, ödenen 7.400,00 TL"nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hükmün davalı vekili tarafından temyizi üzere Dairemizin 25.04.2018 tarih ve 2016/17860 Esas- 2018/4535 Karar sayılı ilamı ile, hükme esas alınan bilirkişi raporunun dosya üzerinden inceleme yapılarak hazırlandığı ve raporda köydeki taşınmazların tasarruf haklarının temliknamenin ve vakfın kapsamında olup olmadığının net olarak anlaşılamadığının belirtildiği, bu nedenle raporun yeterli olmadığı, uzman bilirkişi kurulu ile birlikte mahallinde yapılacak keşif sonucu hazırlanan rapor sonrasında sonucuna uygun bir bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek; hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde; 08.01.2019 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda; davanın kabulü ile, 7.400,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Hükme esas alınan 08.01.2019 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde; bilirkişiler Duriye Akgül Karalar ve Dr. ..."ın; dava konusu ... Vakfının, sahih vakıf olduğu, hatalı olarak tahsil edilen 7.400 TL taviz bedelinin davacı tarafa iadesinin gerektiğini ancak 818 sayılı BK"nın 97. ve 6098 sayılı TBK"nın 97. maddeleri ve Yargıtay HGK"nın 14/6/2017 tarih ve 2017/15 -503 Esas- 2017/1190 Karar sayılı ilamında yer alan ".. kural olarak kendi borcunu ifa etmedikçe karşı taraftan edimin ifasını isteyemez." hükmü gereğince vakıf gayrimenkulünün tapusunu vakıf mevzuatına aykırı bir şekilde elde eden davacının, gayrimenkulü iade etmediği sürece, vakıf mevzuatına aykırı bir şekilde kendisinden tahsil edilen taviz bedelini geri isteyemeyeceği" şeklinde görüşlerini bildirdikleri anlaşılmıştır. Adı geçen bilirkişilerin yaptığı tespitin, bilirkişi olarak taraflarına verilen görev ile bağdaşmadığı, bilirkişilere verilen görevin Yargıtay bozma ilamında belirtilen hususların tespitine ilişkin olduğu, bu nedenle söz konusu raporun davayı sonuçlandıracak nitelikte bulunmayıp hüküm kurmaya elverişli olmadığı anlaşılmıştır.
    Diğer taraftan, davalı vekilinin 28.02.2020 tarihli temyiz dilekçesinde aynı mevkiide bulunan başka bir taşınmaz ile ilgili olarak; davacı Yasemin Durmuş tarafından .... Asliye Hukuk Mahkemesine 2007/598 Esas sayı ile açılan taviz bedelinin iadesi davasında mahkemece verilen 17.03.2009 tarihli ve 2009/67 Karar sayılı davanın reddi kararının, Dairemizin 19.10.2009 tarih ve 2009/11362 Esas - 2009/16035 Karar sayılı ilamı ile onandığı, yine Dairemizin 02.03.2010 tarih ve 2009/21293 Esas- 2010/3407 Karar sayılı ilamı ile de davacı vekilinin karar düzeltme talebinin reddine karar verildiğini belirttiği görülmüştür.
    Taraflar arasında aynı ya da benzer konuda kesinleşmiş olan bir hüküm ve burada saptanan maddi olgular, daha sonra ortaya çıkan uyuşmazlıklarda güçlü delil oluşturabilir.
    Bu durumda, yukarıda bahsedilen Kayseri 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/598 Esas- 2009/67 Karar sayılı dava dosyasının bu dosya içerisine alınarak; dosyada bulunan bilirkişi raporu ile, davaya konu taşınmaza ait tapu kayıtları ve vakfiye örneğinin birarada incelenip üniversite öğretim görevlisinin de aralarında bulunduğu 3 kişilik uzman bilirkişi kurulu ile mahallinde keşif yapılarak 25.04.2018 tarihli bozma ilamımızda belirtilen ilkeleri de kapsar biçimde rapor alınması sağlandıktan sonra sonucuna uygun bir hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 02.07.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi