9. Hukuk Dairesi 2012/30271 E. , 2013/20237 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, 4 aylık ücret alacağı ile 4 aylık boşta geçen süre tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerinde 01.02.1999 tarihinde çalışmaya başladığını, iş akdinin davalı işverence 18.05.2009 tarihinde haksız ve geçersiz olarak feshedildiğini, işe iade davası açıldığını, kararın kesinleşmesinin ardından davacının yasal süresi içinde işyerine müracaatta bulunduğunu, ancak işverenin davacıyı işbaşı yaptırmayarak iş akdini haksız ve geçersiz olarak feshettiğini, davacının tesviye bölümü sorumlusu olarak en son 660,00 TL ücret karşılığı çalıştığını, yemek, servis ve erzak sosyal haklarından faydalandığını iddia ederek kıdem, ihbar tazminatı, 4 aylık ücret alacağı ve 4 aylık boşta geçen süre tazminatı alacaklarının faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iş akdinden doğan her türlü alacağının ödendiğini, iş akdi sona eren davacının tüm alacaklarının eksiksiz ödendiğini, ibraname ile de bu hususun sabit olduğunu, davacının iş akdinin karşılıklı mutabakat ile anlaşmaya varılarak sona erdiğini, dünyada yaşanan global ekonomik krizden ülkemizin de etkilendiğini, davalı şirketin üretimde ve satışta azalma sebebi ve işletmeyi işyerini etkileyen kriz nedeniyle şirket çalışanlarının yarısının iş akdinin sona erdiğini, ekonomik kriz nedeniyle davacının iş akdinin de sona erdiğini, hatta bu hususun davalı tarafından da işten ayrılırken kabul edildiğini, davacının işyerindeki krizi bilmesi, bu sebeple işyerinden karşılıklı mutabakat sağlanarak ayrıldığı halde akabinde işe iade davası açmasının da kötü niyetli olduğunu, kaldı ki davacıya tüm alacaklarının eksiksiz ödendiğini, bu nedenlerle davacının kıdem ve ihbar tazminatı talebinin kabul edilmediğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile kıdem tazminatı, işe başlatmama tazminatı, 4 aylık ücret ve diğer haklarının tahsiline, ihbar tazminatı talebinin reddine, fazla ödenen ihbar tazminatının 4 aylık ücret ve diğer haklar alacağından mahsubuna karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
Davacı vekili, müvekkilinin son ücretinin net 660,00 TL olduğunu iddia ederek kıdem, ihbar tazminatı, 4 aylık ücret ve boşta geçen süre tazminatı alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili ise, iş akdi sona eren davacının tüm alacaklarının eksiksiz ödendiğini, 18.05.2009 tarihli davacının imzasının bulunduğu ibraname ile de bu hususun sabit olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının en son ücretinin aylık net 660,00 TL (günlük brüt 30,70 TL) olduğunu iddia ettiği, imzalı ücret bordroları incelendiğinde de en son düzenlenen Mayıs 2009 ayına ait bordroda günlük brüt ücretin 34,19 TL olduğunun görüldüğü, bu durumda imzalı ücret bordrolarının esas alınacağından bahisle davaya konu alacak kalemleri hesaplanmış ve mahkemece anılan hesaplama doğrultusunda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
1086 Sayılı HUMK’nun 74 (6100 Sayılı HMK’nun 26) maddesi hükmü gereğince hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez.
Mahkemece davacının iddia ettiği ücret esas alınarak hesaplama yaptırılıp hüküm kurulması gerekirken, iddia edilen ücret aşılarak taleple bağlılık ilkesinin ihlali hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.