Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/12303 Esas 2021/3543 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği
HÜKÜM : Mahkumiyet

Sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... haklarında "görevi kötüye kullanma" suçundan verilen beraat kararlarına yönelik herhangi bir temyiz istemi bulunmadığından; sanık ... hakkında "kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği" suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik sanık müdafinin temyiz istemine hasren yapılan incelemede:
1-Suç tarihinde Akçakoca PTT Merkezinde şef olarak görev yapan sanığın, gerçekte muhataplarına ödeme yapılmadığı halde 92 adet havale ödeme belgesini sahte olarak tanzim etmek suretiyle kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçunu işlediğinin kabul olunduğu olayda; belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğu gözetilerek, dosya içerisinde mevcut bulunan suça konu 48 adet havale ödeme belgesi ile diğer ödeme belgelerinin tamamının duruşmaya getirtilip incelenmesi, mevzuat gereğince bu tür ödeme belgelerinde zorunlu olan unsurların neler olduğunun ilgili kurumdan sorularak tespit edilmesi neticesinde belgelerin aldatıcılık niteliğinin bulunup bulunmadığının kararda tartışılıp değerlendirilmesi, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma ile sanık hakkında yazılı şekilde mahkûmiyet hükmü kurulması,

2-Kabul göre de;
a)İddianame içeriğine göre sanığın resmi belgede sahtecilik suçundan TCK‘nin 204/1. maddesi uyarınca cezalandırılması talep edildiği halde, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 226. maddesi uyarınca sanığa ek savunma hakkı verilmeden, TCK’nin 204/2. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
b)5237 sayılı TCK"nin 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle atılı suçu işlediği kabul edilen sanık hakkında, aynı Kanunun 53/5. maddesi gereğince, ayrıca cezasının infazından sonra başlamak üzere hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu bentte yer alan hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerekirken, hatalı olarak bütün bentlerde yer alan hak ve yetkilerin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi,
c)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12.04.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.