17. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/949 Karar No: 2020/7995 Karar Tarihi: 02.12.2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/949 Esas 2020/7995 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalıdan alacaklı olduğunu ve borçlu aleyhine takip yapılıp haciz varakaları düzenlendiğini, borçlunun adına kayıtlı gayrımenkullerdeki miras hissesinin diğer davalılara mal kaçırma saiki ile devredildiğini beyan ederek davalılar arasındaki tasarrufun iptalini talep etmiştir. Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir. Davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine ise Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gerekçesiyle davacının temyiz itirazı reddedilmiştir. Kararda, davanın 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu ve maktu vekalet ücreti takdir edilmesi gerekliliğine dikkat çekilmiştir. Kanun maddeleri: 6183 sayılı Yasa, 136 Sayılı Avukatlık Kanunu'nun 168. Maddesi, 5904 Sayılı Yasa'nın 35. Maddesi, 6100 sayılı HMK'nın 370/2. Maddesi.
17. Hukuk Dairesi 2019/949 E. , 2020/7995 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin verilen kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, dosyadaki kağıtlar okundu gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı ...’dan alacaklı olduğunu, davalı borçlu aleyhine takip yapılıp haciz varakaları düzenlendiğini, davalı borçlunun adına kayıtlı gayrımenkullerdeki miras hissesinin diğer davalılara mal kaçırma saiki ile devredildiğinin tespit edildiğini beyan ederek davalılar arasındaki tasarrufun iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, söz konusu tasarrufun ödeme emirlerinin tebliğinden önce yapıldığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir. Davalı ..., ... ...ve ... mirasçıları vekili, söz konusu tasarrufların davalı ... ... ile aralarında imzalanan ... 19. Noterliğinin 15.08.2008 tarih, 11428 yevmiye nolu miras taksim sözleşmesine istinaden yapıldığını, mal kaçırma kasdı olmadığı gibi, davalı borçlu Mehmet ...’un devrettiği gayrımenkul hisselerine karşılık kendi devrettikleri yerlerin hisselerinin daha değerli olduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmişlerdir. Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından istinaf edilmiş, ... Bölge Adliye Mahkemesi’nce davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf sebeplerinin esastan reddine, karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi, HMK"nın 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına, davalılar arasındaki tasarrufların miras taksim sözleşmesine istinaden yapılmış olduğunun anlaşılmasına, miras taksim sözleşmesi gereğince davalı brçluya daha değerli gayrımenkul hisselerin verilmiş olmasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 136 Sayılı Avukatlık Kanunun 168.maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı yasanın 35.maddesi “6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarı maktu olarak belirlenir” hükmü gereğince maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken nispi vekalet ücreti takdir edilmesi doğru değil bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK"nın 370/2 md. Uyarınca düzeltilerek onanması gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıdaki (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen 22.11.2018 tarih, 2017/1289 E- 2018/1367 sayılı hükümde vekalet ücreti ile ilgili yeni hüküm tesisine, hükme ayrı bir bent olarak ... ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/174 E- 2016/234 K sayılı ilamın 5. bendindeki “3859,64 TL nispi” ifadesinin hükümden çıkartılarak yerine “1.800,00 TL maktu” ibaresinin eklenerek hükmün bu haliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, dosyanın ilk derece Mahkemesine, Dairemiz karar örneğinin ise Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 02/12/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.