12. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/12621 Karar No: 2019/17030
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2019/12621 Esas 2019/17030 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, borç ödeme şartını ihlal suçundan 3 ay tazyik hapsi ile cezalandırılmıştır. Ancak, itiraz üzerine yapılan incelemede taahhüt tutanağında masrafların uygun şekilde gösterilmediği ortaya çıkmıştır. Bu nedenle, suçun unsurları oluşmadığı gerekçesiyle itiraz reddedilmiştir. İhbarnamede belirtilen kanun maddesi ise 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 340. maddesidir. Bu madde gereğince, taahhüdü ihlal suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerekmektedir.
12. Hukuk Dairesi 2019/12621 E. , 2019/17030 K.
"İçtihat Metni"
Borçlunun ödeme şartını ihlâl suçundan sanık ..."nun, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 340. maddesi gereğince 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına dair ... 2. İcra Ceza Mahkemesinin 13/07/2017 tarihli ve 2017/236 esas, 2017/674 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin ... 3. İcra Ceza Mahkemesinin 09/10/2017 tarihli ve 2017/103 değişik iş sayılı kararı aleyhine ... Bakanlığının 24/09/2019 gün ve 94660652-105-55-9721-2019-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03/10/2019 gün ve KYB.2019/94351 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu. Anılan ihbarnamede; Dosya kapsamına göre, 2004 sayılı Kanun"un 340. maddesi gereğince taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiğinden, 14/11/2016 tarihli taahhütnamede başvuru harcı ve icra giderlerinin açıkça neleri kapsadığının ayrıntılı olarak gösterilmediği, bu nedenle masrafların taahhüt tutanağında usulüne uygun olarak gösterilmemesi nedeniyle taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmaması nedeniyle itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde, isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü; 14/11/2016 tarihli taahhüt tutanağında, icra takip masraflarının “ödeme emri gideri” başlığı altında gösterildiğinin anlaşılması karşısında, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının yerinde görülmeyen kanun yararına bozma isteğinin REDDİNE, 26/11/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.