23. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/10112 Karar No: 2018/3012 Karar Tarihi: 09.05.2018
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/10112 Esas 2018/3012 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2015/10112 E. , 2018/3012 K.
"İçtihat Metni"
..... Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili kooperatifte davalı ..."in müdür davalı ..."ın müdür yardımcısı, davalı nusret tayyarın yetkili memur olarak çalıştığını, davalıların işyeri mevzuatına aykırı şekilde kooperatif ortaklarına usulsüz kredi kullandırdığını, kooperatifin 94.551,28 TL zarara uğradığını ileri sürerek, oluşan zararın senetlerin düzenleme tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte ortaklardan yapılacak tahsilatlarla mükerrer olmamak kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı kooperatifin kullandırılan krediler nedeniyle devam eden icra takiplerini neticelendirmeden, aciz vesikası dahi almadan dava şartının gerçekleşmediği, esasa geçilmesi halinde ise, kredi vermeye yetkili organın yönetim kurulu olduğu, yönetim kurulunun müşterek imzası ile verilmesi gereken kredinin müstakil imzalar ile dava dışı borçlulara davalılar tarafından kullandırılması işleminde davalıların sorumluluğunun da doğmayacağı gerekçesiyle,davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Dava usulsüz olarak kullandırılan kredinin geri ödenmemesi nedeniyle açılan sorumluluk tazminat talebine ilişkindir. Dava şartı HMK"nın 114. maddesinde belirlenmiş olup 2. fıkrasında diğer konularda belirlenen dava şartlarına ilişkin hükümler saklı tutulmuştur. Bir davalıdan herhangi bir talepte henüz bulunulamayacak olması dava ön şartıdır. Bu ön şart gerçekleşmediği takdirde bu dava açılamaz, açılsa dahi bu şart noksanlığından davanın reddi gerekir. HMK 115. maddesinde ise giderilemeyecek bir dava şartı mahkeme tarafından tespit edilirse davanın bu nedenle usulden reddi gerekir Bu durumda esasa girilemez. Mahkemece aciz hali bulunmadan davalılardan bu bedelin talep edilemeyeceği gerekçesi yazılmasına rağmen esas incelemesi de yapılıp davanın her iki halden reddine karar verilmiştir. Mahkemenin usulden red kararı vermekle yetinmesi gerekli iken esasa ilişkin inceleme yapması usule aykırı olduğundan kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
.../... S.2
2-Usulden kabule göre de; müteselsil sorumlular hakkında birlikte dava açılabileceği gibi ayrı ayrı da açılabilir. Haksız fiili işleyenler kanunen müteselsil sorumlu olduklarına göre bu kişiler hakkında herhangi bir aciz hali gerçekleşmeden dava açılması mümkündür, bu kabulün aksine gerekçe de uygun görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.