20. Ceza Dairesi 2017/7291 E. , 2018/2172 K.
"İçtihat Metni"Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki Siverek Ağır Ceza Mahkemesi"nin; 21/10/2014 tarihli, 2014/78 esas ve 2014/197 sayılı kararı ile 05/02/2016 tarihli 2014/78 esas ve 2014/197 sayılı ek kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 05/12/2017 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Şüpheli ... hakkında “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan Siverek Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma sonucunda, 19/03/2014 tarihli ve 2014/417 esas sayılı iddianamesi ile TCK’nın 191/1 ve 53.maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı,
2-Kanun yararına bozmaya konu Siverek Ağır Ceza Mahkemesi"nin 21/10/2014 tarihli, 2014/78 esas ve 2014/197 sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/1 ve 62/1. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, 5 yıl denetim süresine ve 5237 sayılı Kanun’un 191/3. maddesi gereğince 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirine tâbi tutulmasına karar verildiği, kararın itiraz edilmeden 04/11/2014 tarihinde kesinleştiği,
3-... Denetimli Serbestlik Müdürlüğü’nün 19/01/2016 tarihli yazısı ile yükümlünün tedbirin gereklerine uygun davrandığının Cumhuriyet Başsavcılığı’na bildirildiği,
4- Siverek Ağır Ceza Mahkemesi’nin 05/02/2016 tarihli ve 2014/78 esas, 2014/197 sayılı ek kararı ile sanığın denetimli serbestlik tedbirine uyduğu gerekçesiyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/5. maddesi uyarınca kamu davasının düşürülmesine karar verildiği, kararın kanun yoluna gidilmeden 25/04/2014 tarihinde kesinleştiği,
5- Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü’nce, Siverek Ağır Ceza Mahkemesi’nin 05/02/2016 tarihli ek kararın kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle Cumhuriyet savcılığına ihbarda bulunulduğu,
Anlaşılmıştır.
B-Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak suçundan sanık ..."ın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/1 ve 62/1. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, 5 yıl denetim süresine ve 5237 sayılı Kanun’un 191/3. maddesi gereğince 1 yıl denetimli serbestlik tedbirine tâbi tutulmasına dair Siverek Ağır Ceza Mahkemesi’nin 21/10/2014 tarihli ve 2014/78 esas, 2014/197 sayılı kararını müteakip, sanığın denetimli serbestlik tedbirine uyduğundan bahisle kamu davasının düşürülmesine ilişkin Siverek Ağır Ceza Mahkemesinin 05/02/2016 tarihli ve 2014/78 esas, 2014/197 sayılı ek kararını kapsayan dosya incelendi.
1- Siverek Ağır Ceza Mahkemesinin 21/10/2014 tarihli ve 2014/78 esas, 2014/197 sayılı kararı bakımından yapılan değerlendirmede;
6545 sayılı Kanun ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrasında yer alan, “Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Türk Ceza Kanununun 191 inci maddesinde tanımlanan suç nedeniyle yürütülen kovuşturmalarda, hakkında daha önce denetimli serbestlik veya tedavi tedbiri uygulanmayan kişilerle ilgili olarak 191 inci madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.” biçimindeki düzenleme gereğince, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi sonrasında sanık hakkında ayrıca 6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Kanun’un 191/3. maddesi uyarınca 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilmiş ise de; anılan Kanun"un 191/3. maddesindeki " Erteleme süresi zarfında şüpheli hakkında asgari bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanır. Bu süre Cumhuriyet savcısının kararı ile üçer aylık sürelerle en fazla bir yıl daha uzatılabilir. Hakkında denetimli serbestlik tedbiri verilen kişi, gerek görülmesi hâlinde denetimli serbestlik süresi içinde tedaviye tabi tutulabilir." şeklindeki düzenlemeden de anlaşılacağı üzere, anılan maddenin uygulama alanın uyuşturucu madde bulundurmak veya kabul etmek suçundan başlatılan soruşturma aşamasında kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmesi hâli ile sınırlı olduğu gözetilmeksizin sanık hakkında 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmesinde,
2- Siverek Ağır Ceza Mahkemesinin 05/02/2016 tarihli ve 2014/78 esas, 2014/197 sayılı ek kararı bakımından yapılan değerlendirmede;
Siverek Ağır Ceza Mahkemesinin 21/10/2014 tarihli ve 2014/78 esas, 2014/197 sayılı kararı ile, sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi nedeniyle artık 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin geçerli olduğu ve aynı maddenin 8. fıkrasına göre sanığın 5 yıllık denetim süresine tabi bulunduğu, bu durumda anılan maddenin onuncu ve onbirinci fıkralarında düzenlenen kanuni koşullarının gerçekleşmesi durumuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, sanık hakkında verilen denetimli serbestlik kararının gereklerine uyduğundan bahisle düşme kararı verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek Siverek Ağır Ceza Mahkemesi’nin 21/10/2014 tarihli ve 2014/78 esas, 2014/197sayılı kararı ile 05/02/2016 tarihli ve 2014/78 esas, 2014/197 sayılı ek kararının kanun yararına bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
1-)28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 7.maddenin 2.fıkrasında;
“Bu Kanun’un yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesinde tanımlanan suç nedeniyle yürütülen kovuşturmalarda, hakkında daha önce denetimli serbestlik veya tedavi tedbiri uygulanmayan kişilerle ilgili olarak 191. madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.” düzenlemesinin yer aldığı, incelenen dosyada; hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildikten sonra sanık hakkında ayrıca 6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Kanun’un 191/3. maddesi uyarınca bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, Türk Ceza Kanunu’nun 191/3. maddesinde yer alan;
"Erteleme süresi zarfında şüpheli hakkında asgari bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanır. Bu süre Cumhuriyet savcısının kararı ile üçer aylık sürelerle en fazla bir yıl daha uzatılabilir. Hakkında denetimli serbestlik tedbiri verilen kişi, gerek görülmesi hâlinde denetimli serbestlik süresi içinde tedaviye tabi tutulabilir." biçimindeki düzenleme karşısında, anılan maddenin uygulama alanının soruşturma aşamasında “kamu davasının açılmasının ertelenmesine” karar verilmesi hâli ile sınırlı olduğu gözetilmeden sanık hakkında bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmesi kanuna aykırıdır.
2-) Siverek Ağır Ceza Mahkemesi’nin 21/10/2014 tarihli, 2014/78 esas ve 2014/197 sayılı kararı ile, sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi nedeniyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümleri geçerli olup aynı maddenin 8. fıkrasına göre sanığın beş yıllık denetim süresine tabi bulunduğu, anılan maddenin onuncu ve onbirinci fıkralarında düzenlenen kanuni koşulların gerçekleşip gerçekleşmemesine göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, sanık hakkında denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uyduğu gerekçesiyle düşme kararı verilmesi kanuna aykırıdır.
D)Karar:
Açıklanan nedenlere göre;
Kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden; Siverek Ağır Ceza Mahkemesi’nin 21/10/2014 tarihli, 2014/78 esas ve 2014/197 sayılı kararı ile aynı mahkemenin 05/02/2016 tarihli, 2014/78 esas ve 2014/197 sayılı ek kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na GÖNDERİLMESİNE,
09/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.