
Esas No: 2016/16
Karar No: 2018/3011
Karar Tarihi: 09.05.2018
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/16 Esas 2018/3011 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
......
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın dava şartı yokluğundan reddine, birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, asıl ve birleşen dava yönünden müvekkilinin ....... ödediği prim ödemelerinden doğan zarar ve davalı taraftan alamadığı cari hesap alacağı için takip başlattığını, davalı tarafın başlatılan her iki takibe de haksız ve mesnetsiz itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, yapılan itirazların iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili,davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı tarafça asıl dava yönünden başlatılan takip için yetki itirazında bulunulduğu, davacının muamele merkezinin ......yargı sınırlarında, davalının ise ......yargı sınırları içerisinde olduğu,yapılan takibin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığı, birleşen davada ise davacının 58.519,72 TL cari hesap alacağı bulunduğu gerekçesiyle, asıl dava yönünden takibin yetkisiz icra dairesinde yapılması nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan reddine, birleşen dava yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, taraflar arasındaki hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Para ve teminat borcu için yapılan takiplerde İİK"nın 50. maddesi yollamasıyla uygulanması gereken HMK"nın 17. Maddesi uyarınca tacir olan tarafların yetki sözleşmesi yapması halinde aksi kararlaştırılmadıkça sözleşmeyle belirlenen yerde takibin yapılması gerekir.
Somut olayda tarafların tacir olduğu ve aralarında yetki sözleşmesi yaparak ....... mahkeme ve icra dairelerini yetkili kıldıkları anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece icra takibinin yetkili yerde yapıldığının kabulü ile işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde asıl davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
.../...
S.2
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 09.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.