1. Hukuk Dairesi 2021/2093 E. , 2021/3657 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVACILAR : ... V.D.
DAVALILAR : ... V.D.
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TENKİS
Taraflar arasında görülen tapu iptali-tescil ve tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar ve davalılardan ... ...ve ...vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
-KARAR-
Davacılar, mirasbırakan babaları Mehmet Nazik Okur"un 1 parsel sayılı taşınmazını davalılara satış suretiyle temlik ettiğini, işl...mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline, mümkün olmaması halinde tenkisine karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı ... ile ... mirasbırakanın iradesinin mal kaçırmak olmadığını, taşınmazlarını mirasçıları arasında paylaştırdığını, davacılara da taşınmaz temlik ettiğini belirterek davanın reddini savunmuşlar, diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
Mahkemece, temlikin muvazaalı olduğu gerekçeyle davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece, "...Dinlenen tüm tanık beyanlarından ve dosya içeriğinden; her ne kadar tapuda satış olarak gösterilen taşınmazlar için bedel alınmadığı anlaşılmakta ise de, murisin bu işlemleri mal kaçırma kastıyla değil paylaştırma amacı ile yaptığı sonucuna varılmaktadır. Temlikin mal kaçırma amacıyla yapılmadığı, dolayısı ile muvazaa iddiasının kanıtlanamadığı açıktır. Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir...." gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayanağı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre ve özellikle hükmüne uyulan bozma ilamı uyarınca yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacılar vekillerinin işin esasına yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
Davalı ...,...ve ...vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
Bilindiği üzere, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında açılan davalarda dava değerinin, temlik edilen taşınmazda davacıların miras paylarına karşılık gelen ve harcı tamamlanan değer olduğu bu dava değeri üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi ve aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunan davacıların miras payına isabet eden oranda yargılama giderleri ve yargılama giderlerinden sayılan avukatlık ücretinden ayrı ayrı sorumlu tutulmaları gerekmektedir.
Somut olayda, dava 78.000,00 TL değer gösterilmek suretiyle açılmış, yargılama sırasında alınan son raporda taşınmazın davacılar payına isabet eden değer toplamı 170.071,66 TL olarak tespit edilerek bu değer üzerinden tamamlama harcı yatırılmış ve temyiz eden davalılara isabet eden toplam taşınmaz hissesi nazara alınarak bu hissede davacıların payına isabet eden değer gözetilmek suretiyle 113.387,79 TL üzerinden vekalet ücreti hesaplanması ve davacıların vekalet ücretinden ayrı ayrı sorumlu tutulmaları gerekirken müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmaları isabetsizdir.
Ne var ki, anılan bu hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün vekalet ücretine ilişkin 7. bendinin tamamen hükümden çıkarılarak yerine 7. bent olarak “Davalılar ......ve ...kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT’nin 3/2. ve 13/1. maddeleri gereğince 14.721,84 TL nispi vekalet ücretinin davacılardan miras payları oranında tahsili ile davalılara verilmesine" cümlesinin yazılmasına, Davalılar ... ...ve ...vekilinin temyiz itirazının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 30/06/2021tarihinde oybirliğiyle karar verildi.