Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/5237 Esas 2019/6450 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5237
Karar No: 2019/6450
Karar Tarihi: 10.10.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/5237 Esas 2019/6450 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/5237 E.  ,  2019/6450 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasındaki davanın Manavgat 4. Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 18/07/2018 tarih ve 2018/306-2018/4 sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, borçlu davalının keşide ettiği Yapı Kredi Bankası... Şubesi"ne ait 4821225 çek no.lu, 30.01.2014 keşide tarihli, 30.000 TL meblağlı çekten ötürü icra takibine geçildiğini, davalının süresinde yapmış olduğu itiraz üzerine takibin durduğunu, davaya konu çekin keşideci davalı tarafından müvekkilinin kredi borçlusu Side Kristal Mut. Ekip Ltd. Şti. emrine düzenlendiğini, dava dışı şirketin müvekkiline çeki temlik cirosu ile devir ve temlik ettiğini, çekin yasal süresi içerisinde muhatap bankaya ibraz edilmediğini ve tahsil edilemediğini, bu itibarla müvekkilinin başvurma hakkını kullanamadığını, davalının çekteki meblağ kadar sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek, 30.000 TL"nin 30.01.2014 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, çekteki son cirantanın takip alacaklısı davacı olduğunu, fakat takip alacaklısının çek üzerindeki cirosunun kendisi tarafından iptal edildiğini, takibe konu çekin bankaya ibraz edilmediğini, davacının elinde bulunan çekin karşılığının dava dışı şirket tarafından bankadaki kredi hesabına yatırıldığını, ibraz süresinden önce çek bedelinin ödendiğini, davacının elinde bulundurduğu işbu çeki dava dışı şirkete iade etmeyerek bu borçluya ait kalan kredi alacağına karşılık teminat olarak sakladığını, alacaklı banka kayıtları incelendiğinde bu hususunun açıkça ortaya çıkacağını, işbu alacağın konusuz kaldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, iddia, savunma, bilirkişi raporu, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davaya konu çekin keşidecisinin davalı olduğu, çekin davacının kredi borçlusu olan dava dışı şirket emrine düzenlendiği, davacının çeki dava dışı şirketten temlik cirosu ile devraldığı, davalı keşideci yönünden TTK 732. maddesi uyarınca açılan alacak davasında zamanaşımı sebebiyle veya poliçeden doğan hakların korunması için gerekli olan işlemlerin yapılmasının ihmal edilmiş olması dolayısıyla düzenleyenin veya kabul edenin poliçeden doğam yükümlülükleri düşmüş olsa bile poliçenin hamiline karşı borçlu kalacakları, bu halde ispat yükünün sebepsiz zenginleşmediğini iddia eden keşideceyi ait olduğu gerekçeleriyle davalının sebepsiz zenginleşmediğini ispat edemediği davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.536,98 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 10/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.