Abaküs Yazılım
Vergi Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2020/31
Karar No: 2021/1322
Karar Tarihi: 13.10.2021

Gayrimenkullerden değer artışı kazancı elde edilmesi - Kazancın beyan dışı bırakılması - Re'sen tarh edilen gelir vergisi - Vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemi - Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu 2020/31 Esas 2021/1322 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/31
Karar No : 2021/1322

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü
KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, satışını gerçekleştirdiği gayrimenkullerden değer artışı kazancı elde ettiği ve bu kazancını beyan dışı bıraktığından bahisle sevk edildiği takdir komisyonunca belirlenen matrah üzerinden 2009 yılı için re'sen tarh edilen gelir vergisi ile verginin bir katı tutarında kesilen vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.
… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:
Davacı, Ankara ili, Etimesgut ilçesi, … ada … parselde yer alan iki ayrı taşınmazı kat irtifakı şeklinde arsa payları oranında satın almıştır. Hisse oranı 62/339 olan taşınmaz 09/10/2008 tarihinde ... isimli şahıstan 4.000,00 TL'ye, hisse oranı 49/339 olan taşınmaz ise 05/01/2009 tarihinde ... isimli şahıstan 40.000,00 TL'ye satın alınmıştır. ...'dan satın alınan taşınmaz, tapu kayıtlarına göre 05/05/2009 tarihinde 44.000,00 TL bedelle ... isimli şahsa satılmıştır. Anılan şahıs tarafından taşınmazın alınması için 100.000,00 TL tutarında konut kredisi kullanıldığı beyan edilmiştir. Diğer taşınmaz ise tapu kayıtlarına göre 22/01/2009 tarihinde 50.000,00 TL bedelle ... isimli şahsa satılmıştır. ...'in bilinen adresinde yapılan yoklamada babası tarafından da söz konusu taşınmazın 50.000,00 TL bedelle oğlu tarafından satın alındığı beyan edilmiş, ayrıca 75.000,00 TL tutarında konut kredisi kullanıldığı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki tespitlerden hareketle davacı, değer artışı kazancı yönünden matrah takdiri için takdir komisyonuna sevk edilmiştir. Takdir komisyonunca, tespit edilen satış tutarları toplamından [100.000,00 TL+50.000,00TL = 150.000,00 TL] alış tutarları toplamı [40.000,00 TL+4.000,00TL = 44.000,00 TL] ile 2009 yılı için geçerli olan istisna tutarı [7.600,00 TL] düşülerek bulunan tutar matrah olarak takdir edilmiş ve bu matrah üzerinden dava konusu cezalı tarhiyat yapılmıştır.
İlgili mevzuat uyarınca, taşınmaz satışları nedeniyle elde edilen kazancın safi tutarı değer artışı kazancı olarak vergilendirilecektir.
Uyuşmazlıkta, safi değer artışının tespitinde davalı idarece, alım satım yapılan şahıslar nezdinde düzenlenen ifade tutanakları ve ilgili vergi daireleri nezdinde yapılan yazışmalar göz önünde bulundurularak taşınmazların toplam satış değeri 150.000,00 TL olarak takdir edilmiş, ancak, satış bedelleri ile ilgili olarak davacı nezdinde herhangi bir araştırma yoluna gidilmemiştir.
Öte yandan, sözü edilen taşınmazların bulunduğu parselin ...'e ait iken ... ile yapılan kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesi uyarınca başlatılan inşaata dayanılarak kurulan kat irtifaklarına isabet eden arsa paylarının davacıya satıldığı hususu dikkate alınarak alış bedelleriyle ilgili herhangi bir araştırma yapılmamış, davacı tarafından ayrıca yüklenilmiş ek bir maliyetin bulunup bulunmadığı araştırılmamıştır.
Kaldı ki, dosyaya ibraz edilen belgelerden, davacı adına müteahhit ... tarafından 49/339 nispetinde arsa payı olan taşınmaz nedeniyle (KDV hariç) 40.000,00 TL, diğer taşınmaz nedeniyle (KDV hariç) 45.000,00 TL tutarında fatura düzenlendiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, dava konusu cezalı tarhiyatın dayanağı olan alım satıma konu edilen taşınmazların gerçek değerinin tespitinde, davacı ve davacıya bu taşınmazları satan kişiler nezdinde herhangi bir araştırmaya gidilmediği ve davacı açısından gerçek maliyetin saptanmadığı, her ne kadar savunma dilekçesinde davacının taşınmazların alım satımı esnasında ödemiş olduğu tapu harçları yönünden de gerekli işlemlerin yapılmış olduğu belirtilse de takdir komisyonu kararında bu tespit ve mahsupların yapılmadığı görülmekte olup eksik araştırma ve incelemeye dayanılarak gerçekleştirilen takdire sevk işleminde ve takdir edilen matrah üzerinden yapılan dava konusu cezalı tarhiyatta hukuka uygunluk görülmemiştir.
Vergi Mahkemesi bu gerekçeyle dava konusu vergi ve cezayı kaldırmıştır.
Davalının temyiz istemini inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesinin 20/05/2019 tarih ve E:2015/7521, K:2019/3755 sayılı kararı:
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, Mahkeme kararının, cezalı tarhiyatın hisse nispeti 49/339 olan taşınmazın satışından kaynaklanan kısmının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Mahkeme kararının, cezalı tarhiyatın hisse nispeti 62/339 olan taşınmazın satışından kaynaklanan kısmının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen temyiz istemine gelince:
Kararda, taşınmazın alış bedeline dair idarece yapılmış tespit olmadığı belirtilmiş ise de, taşınmazın devralındığı ... nezdinde yapılan yoklamada tespit edilen hususların tutanak altına alındığı ve tutanağın dosyada bulunduğu, ayrıca bu taşınmazın satışına ilişkin olarak matraha esas alınan tutarın, davacının beyanıyla aynı olduğu dikkate alındığında cezalı tarhiyatın bu kısmında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Daire bu gerekçeyle kararın, cezalı tarhiyatın hisse nispeti 62/339 olan taşınmazın satışından kaynaklanan kısmının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasını bozmuş; diğer yönlerden temyiz istemini reddetmiştir.
… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararı:
Vergi mahkemesi aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle bozulan hüküm fıkrası yönünden ısrar etmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacının gayrimenkul satışlarından değer artışı kazancı elde ettiği hususunun hukuken kabul edilebilir somut delillerle ortaya konulduğu belirtilerek aksi yöndeki gerekçeyle verilen ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'NİN DÜŞÜNCESİ: Israr kararının dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından istemin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi yukarıda açıklanan ısrar kararı, aynı hukuksal nedenler ve gerekçe ile Kurulumuzca da uygun bulunmuş olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, kararın bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1- Davalının temyiz isteminin REDDİNE,
2- … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının ONANMASINA,
2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/10/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.


X - KARŞI OY:
Temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının Danıştay Dördüncü Dairesinin kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği oyu ile karara katılmıyoruz.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi