15. Ceza Dairesi Esas No: 2018/6321 Karar No: 2020/2848 Karar Tarihi: 26.02.2020
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/6321 Esas 2020/2848 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, müştekiyi telefonla arayarak kendisini müştekinin oğlu olarak tanıtıp arkadaşına borcu olduğundan bahisle 1500 TL para istemiş, müştekinin parayı şoför aracılığı ile göndermesini istemiş, şoför parayı sanığa elden teslim etmiş, daha sonra tekrar müştekiyi arayarak kendisini müştekinin oğlu olarak tanıtıp para talep etmiş ancak müştekinin şikayeti üzerine yakalanmıştır. Sanığın dolandırıcılık suçundan mahkumiyet hükmü kurulmuştur. Ancak hüküm bozulmuştur, çünkü sanık hakkında TCK'nın 168/2. maddesinde düzenlenen kovuşturma başladıktan sonra etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmemiştir. Mahkeme kararında TCK'nın 157/1, 43, 62, 52, 53 ve 168/2. maddeleri yer almaktadır.
15. Ceza Dairesi 2018/6321 E. , 2020/2848 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : TCK’nın 157/1, 43, 62, 52, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanık hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmü sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderildiği, ancak; uzlaştırmanın sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede, Sanık hakkında; 5237 sayılı TCK "nın 157/1 maddesi gereğince hüküm kurulurken, hapis cezası ile birlikte adli para cezasına da karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sadece hapis cezasına hükmedilmesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır Sanığın telefonla müştekiyi arayarak kendisini müştekinin oğlu ... olarak telefonda tanıtıp arkadaşına borcu olduğundan bahisle 1500 TL para istediği ve müştekiden parayı ... iline giden ... Otobüslerine verip göndermesini istediği, müştekinin 1500 TL parayı şoför ... aracılığı ile ..."a gönderdiği, şoförün parayı sanığa elden teslim ettiği, sanığın daha sonra tekrar müştekiyi arayarak kendisini müştekinin oğlu ... olarak tanıtıp müştekiden para talep ettiği, müştekiye bir arkadaşını gönderip parayı aldıracağını söylediği, ancak müştekinin şikayeti üzerine yakalandığının iddia edildiği olayda, sanığın ikrarı, müştekinin beyanları ve dosya kapsamından sanığın atılı suçu işlediği sabit olmakla mahkemenin mahkumiyet yönünde kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sair temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddi, ancak; Müştekinin mahkemede alınan 02/02/2011 tarihli ifadesinde sanığın 1.500 TL ödeyerek zararını giderdiğini belirtmiş olması karşısında; sanık hakkında TCK"nın 168/2. maddesinde düzenlenen kovuşturma başladıktan sonra etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.