Esas No: 2021/2630
Karar No: 2022/956
Karar Tarihi: 22.02.2022
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/2630 Esas 2022/956 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, yüklenici ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzaladıklarını ancak yüklenicinin sözleşme süresi dolmadan taşınmazları başkalarına satıp tapu kaydına ipotek tesis ederek inşaata başlamadığını, davacının tapu kaydının iptal edilerek kendisinin malik olarak tescil edilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davalı yüklenicinin taşınmazları satıp tapu kaydına ipotek tesis ettiğini saptayarak, davacının taleplerini kabul etmiş ve sözleşmenin geriye etkili feshine, tapu kaydının iptal edilip davacının malik olarak tescil edilmesine karar vermiştir. Karar, davalılar ve birleşen davalar açısından ayrıntılı olarak incelenerek onanmıştır.
Düzeltilerek onanan mahkeme kararına göre, HUMK'nın 438/7. maddesi uyarınca ödenmesi gereken onama harçları, davalı ... A.Ş. hariç tüm davalılardan alınacak ve peşin olarak ödenen harç davacıya iade edilecektir.
Ayrıca, davacı vekilinin diğer temyiz itirazları reddedilerek, davalı avukatlarının temyiz başvurularına da yer verilmemiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki asıl ve birleşen davada sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hüküm davalılar ..., T. ... Bankası ile davacı ... vekillerince duruşmasız, asıl ve birleşen davada davalı ..., asıl davada davalı ... ile davalılar ..., ... ve ... vekillerince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalılardan ... vekili Avukat ..., asıl davada davalılardan ..., ..., ... ve davalı ... vekili Avukat ... ile davalı ... vekili Avukat ... geldi. Tebligata rağmen karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili ile davalılardan yüklenici ... Gıda İnş. Turz. Taah. San. Tic. Ltd. Şti. arasında 06.12.2007 tarihinde, müvekkiline ait iki adet taşınmaz üzerinde yüklenici tarafından inşa edilecek dairelerden 8,5 adet dairenin müvekkiline verilmesi konusunda arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin tüm edimlerini yerine getirmiş olmasına rağmen, davalı yüklenicinin, çeşitli tarihlerde sözleşmeye konu arsa niteliğindeki taşınmazları diğer davalılar ..., ..., ... ve ...'a sattığını, satılan bu taşınmazlar üzerine davalı bankalar lehine ipotek tesis edildiğini, sözleşmeye göre dairelerin tapularının bir yıl içinde verilmesi gerektiği halde, yüklenicinin halen inşaatlara dahi başlamadığını, diğer davalılar adına yapılan tescillerin yolsuz olduğunu ileri sürerek, müvekkili ile yüklenici ... Gıda İnş. Turz. Taah. San. Tic. Ltd. Şti. arasında 06.12.2007 tarihinde imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili olarak feshini, diğer davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile müvekkili adına tescilini ve taşınmazlar üzerindeki tüm takyidatların kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı ... Gıda İnş.Turz. Taah. San. Tic. Ltd. Şti., davaya cevap vermemiştir.
Davalılar ..., ... ve müdahil ... vekili, tapu kayıtlarında davacının iddialarını doğrular nitelikte herhangi bir kayıt ya da şerh bulunmadığını, müvekkillerinin tapu kayıtlarına güvenerek arsayı satın aldıklarını, öte yandan arsa üzerinde herhangi bir inşaat bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili, müvekkilinin iyiniyetle tapu kaydına güvenerek arsayı satın aldığını, satın alırken tapu kayıtlarında herhangi bir kayıt ya da şerh bulunmadığını, taşınmazın kendisinden önceki dört veya beşinci maliki olan ... Ltd. Şti. ile bir ilgisi bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili, müvekkilinin, tapu kaydına güvenerek, taşınmazları yükleniciden değil dava dışı üçüncü kişiden satın aldığını, bilahare diğer davalılar ..., ... ve ...'a sattığını, davacı ile yüklenici arasındaki ilişkilerden haberdar olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ... .... vekili, müvekkili bankanın tapu kayıtlarına güvenerek 246 ada 8 nolu parseli satın alan kişiye kullandırdığı kredinin karşılığında, müvekkili banka lehine ipotek tesis edildiğini, aradan 4 yıl geçmesine rağmen inşaata başlanılmadığı halde bu zamana kadar herhangi bir girişimde bulunmayan davacının kötüniyetli olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ... A.Ş. vekili, 249 ada 2 nolu parseli satın alan diğer davalılar ... ve ... ile müvekkili banka arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi kapsamında söz konusu parsel üzerinde müvekkili banka lehine ipotek tesis edildiğini, ipotek tesis edilirken taşınmaz üzerinde herhangi bir şerh ya da kayıt bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece asıl davanın kabulü ile sözleşmenin geçmişe etkili olarak feshine, diğer davalılar aleyhine açılan davanın reddine, birleşen 2014/897 esas sayılı dosyanın ise reddine dair verilen karar, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin temyizi üzerine, Yargıtay (kapatılan) 23. Hukuk Dairesi’nin 25.01.2018 tarih ve 2016/7210 E., 2018/222 K. sayılı ilamıyla, 3.kişiler aleyhine açılan tapu iptal, tescil davasında yüklenici şirketin hiçbir edimini yerine getirmediği halde, yüklenici tarafından avans olarak verilen bu hisselerin 3. kişiler üzerinde bırakılmasının doğru olmadığı gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, asıl davada sözleşmenin geçmişe etkili olarak feshine, diğer davalılar ..., ... ve ... ile ... .... aleyhine açılan davanın kabulü ile taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tesciline, diğer davalı ... hakkında davanın pasif husumet yokluğundan reddine, diğer davalı ... hakkında dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığı kararı, birleşen davada davalılardan ... ve ... Bankası A.Ş. aleyhine açılan davanın kabulü ile tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, diğer davalılar Fatih İşsözen ve ... dava konusu taşınmazların son malikleri olmadığı için haklarında pasif husumet yokluğu sebebiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, asıl ve birleşen davada davacı vekili, asıl davada davalı ... vekili,
Asıl davada davalı ... vekili, asıl davada ..., ..., birleşen davada ... vekili, asıl davada davalı ... ... vekili, birleşen davada ... Bankası A.Ş. vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre asıl davada davalı ..., asıl davada davalı ..., asıl davada davalı ..., asıl davada davalı ..., birleşen davada davalı ..., asıl davada davalı ... ..., birleşen davada ... Bankası A.Ş. vekillerinin tüm, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Asıl ve birleşen dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili feshi ve sözleşmeye dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Mahkeme gerekçesinde de isabetle belirlendiği üzere, asıl davada davalı yüklenici ... Gıda İnş. Turz. Taah. San. Tic. Ltd. Şti’nin bir inşaat faaliyetine başlamadan taşınmazları sözleşmede belirtilen teslim süresi henüz dolmadan asıl ve birleşen davalarda bir kısım davalılara devrettiği, taşınmazların asıl ve birleşen davalarda bir kısım davalıların uhdesine geçmesiyle asıl ve birleşen davada davacı arsa sahibiyle asıl davada davalı yüklenici arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin ifasının da artık imkansız hale geldiği, taşınmazlar üzerinde malik olarak görünen asıl ve birleşen davada bir kısım davalıların iyiniyet kuralından faydalanmalarının mümkün olmadığı, bu itibarla, asıl ve birleşen davada davacı arsa sahibinin dava açılmasına sebebiyet vermediğinden vekalet ücreti yönünden sorumlu tutulması doğru olmamış ise de, hüküm fıkrasında yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HUMK'nın 438/7. maddesi uyarınca aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl davada davalı ..., asıl davada davalı ..., asıl davada davalı ..., asıl davada davalı ..., birleşen davada davalı ..., asıl davada davalı ... ..., birleşen davada T. ... Bankası A.Ş. vekillerinin tüm, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının kabulü ile, hüküm fıkrasının ‘A) Asıl Dava Yönünden bölümünün’ 5. bendinin b, c ve ç alt bentlerinin, ‘B) Birleşen mahkememizin 2014/897 Esas sayılı dosyası yönünden’ bölümünün 5. bendinin b alt bendinin çıkarılarak, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz eden asıl davada davalılar ..., ..., ..., ... ve ... ile birleşen davada davalı T. ... Bankası A.Ş.'den alınmasına, davalı ... A.Ş. harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ...'a iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 22.02.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.