15. Hukuk Dairesi 2018/1237 E. , 2018/5237 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı ... vekili ile davalı ... tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalı ... vekili Avukat ... geldi. Diğer davalı vekili ve asiller gelmedi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan, tapu iptâli, tescil ve alacak istemlerine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne; tapu kaydının iptâli ve davacı adına tesciline, 108.607,14 TL alacağın davalı ...’den tahsiline, diğer davalılar hakkındaki davanın husumet yokluğundan reddine dair verilen karar, davalılar ... vekili ve ... tarafından temyiz olunmuştur.
1-Davacının maliki olduğu, ... İlçesi ... mahallesi, 880 ada 14 parsel sayılı 407 m2"lik arsa üzerinde imar mevzuatına uygun olarak bina inşa edilmesi amacı ile yüklenici ... ve arsa sahibi ... arasında ... 1. Noterliği"nin 26452 yevmiye nolu 29.12.2011 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiği, sözleşmenin 9. maddesi uyarınca davacının arsayı yükleniciye devrettiği halde, yüklenicinin imar mevzuatına uymadığı gibi, süresinde inşaatı tamamlayıp teslimi gereken zamanda payına düşen bağımsız bölümleri davacı adına tapuya tescil ettirmediği, öte yandan taşınmazı muvazaalı olarak Abdurahman Karlı’ya devrettiği, bu kişinin de üçüncü şahıslara devrettiği iddiasıyla açılan davada, davacı vekili inşaatın imar mevzuatına uygun hale getirilemediği takdirde sözleşmenin geriye etkili feshine tapunun iptâliyle müvekkili adına tesciline ve binanın kal’ine, kal masraflarının davalıdan tahsiline, imar mevzuatına uygun hale getirilmesi mükün olduğu takdirde müvekkiline isabet eden 2, 3, 4 nolu bağımsız bölümler ile 12 nolu iş yerinin tapu kayıtlarının davacı adına tapuya tesciline,
9 aylık kira bedeli 13.500,00 TL, tesbit raporunda belirlenen 20.000,00 TL zararın, tahsiline, tapu devrinin mümkün olmaması halinde 4 adet bağımsız bölümün bedeli olarak 238.972,50 TL"nin teslimin gerektiği 29.06.2013 tarihinden yasal faiziyle, davalı yüklenici ...’den tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... cevap vermemiş,diğer davalılar tapu siciline güvenerek iyi niyetli olarak bağımsız bölüm satın aldıklarını,iyi niyetin korunması gerektiğini,taraflar arasındaki ilişkiden haberdar olmadıklarını, pasif dava ehliyetlerinin bulunmadığını, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Bilindiği gibi; 6100 sayılı HMK"da ilk derece yargılamasında yazılı yargılama usulü beş aşamadan oluşacak şekilde düzenleme yapılmıştır. Bunlar; 1-Davanın açılması ve dilekçeler aşaması (Madde 118,126-136), 2-Ön inceleme (Madde 137-142), 3-Tahkikat (Madde 143-293), 4-Sözlü Yargılama (Madde 184-186) ve 5-Hükümdür (madde 294). 1086 sayılı HUMK zamanında yazılı yargılama usulü 4 aşama (ön inceleme aşaması hariç) olarak düzenlenmiş ve bu aşamaların her biri bir diğerinin içine geçmiş şekilde olduğundan gereksiz işlem yapılmasına ve yargılamaların uzun sürmesine sebebiyet vermekte iken kanun koyucu bu sakıncaların önüne geçmek için bu aşamaları sıkı kurallara bağlamış ve bir aşama bitirilmeden diğer aşamaya geçmeyi engellemek istemiştir. HMK’nun madde 184-(1) Hâkim, tarafların iddia ve savunmalarıyla toplanan delilleri inceledikten sonra, duruşmada hazır bulunan taraflara tahkikatın tümü hakkında açıklama yapabilmeleri için söz verir. (2) Mahkeme tarafların tahkikatın tümü hakkındaki açıklamalarından sonra, tahkikatı gerektiren bir husus kalmadığını görürse, tahkikatın bittiğini taraflara tefhim eder. Madde 186- (1) Mahkeme, tahkikatın bitiminden sonra, sözlü yargılama ve hüküm için tayin olacak gün ve saatte mahkemede hazır bulunmalarını sağlamak amacıyla iki tarafı davet eder. Taraflara çıkartılacak olan davetiyede, belirlenen gün ve saatte mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde yokluklarında hüküm verileceği hususu bildirilir. (2) Sözlü yargılamada mahkeme, taraflara son sözlerini sorar ve hükmünü verir. Usul kurallarının derhal uygulanırlık prensibi de temel kurallardandır.
Mahkemece taraf delilleri toplanıp, keşif ve bilirkişi incelemesi yapılarak yürütülen yargılama sonucunda; 11.05.2016 tarihli karar oturumunda, davalı Abdurahman Karlı vekilinin duruşmadan önce mazeret dilekçesi vermiş olduğu görülerek, okunup zapta geçildiği, davacı vekilinin talebiyle mazeretin kabulüyle tam gün mazeretli sayılmasının istendiği oturumda, mahkemece, bu dilekçe mazeret dilekçesi olarak değerlendirilip,ara kararıyla mazeretin kabulüne karar verilmiş olmasına rağmen, aynı gün hemen tahkikat aşamasına geçilip, davalı vekiline ve diğer davalılara da son duruşma gününü bildirerek hüküm tesis etmesi gerekirken; savunma hakkı kısıtlanarak mazeret talebinin kabul edildiği de gözden kaçırılarak esastan hüküm kurulması doğru olmamış, kararın diğer temyiz itirazları incelenmeden bu nedenle bozulmasına karar verilmesi uygun bulunmuştur.
2-Bozma nedenine göre davalılar ... ve ..."nın diğer temyiz itirazları incelenmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden davalı ... yararına BOZULMASINA, 2. bent uyarınca bozma sebebine göre davalılar ... ve ..."nın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 1.630,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan davalı ..."ya verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden
davalı ... ve davalı ... ..."ye geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 24.12.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.