Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu 2020/538 Esas 2021/1341 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/538
Karar No : 2021/1341

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı Adına
… Gümrük Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU :… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İthalatçı firma adına tescilli serbest dolaşıma giriş beyannamesi kapsamında yer alan ve eski olduğunun saptanması nedeniyle, ithalatı izne tabi bulunan davacıya ait otomobilin, izin alınmaksızın ithal edildiğinden bahisle, 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 235/4. maddesi uyarınca alınan "Mülkiyetinin Kamuya Geçirilmesine" dair kararın kaldırılması isteminin reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır.
Davalının savunmasını alarak 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 5. maddesi uyarınca verilen dilekçe ret kararı akabinde yenilenen dilekçe üzerine verilen … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… ve K: … sayılı kararı:
Davacıya ait araca … Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma sonucu … Sulh Ceza Mahkemesi'nce verilen karar üzerine el konulmuş ve araç 29/01/2014 tarihinde … Tasfiye İşletmeleri Müdürlüğü tarafından ihale yoluyla satılarak üçüncü kişi adına tescil edilmiştir.
Dava konusu işlem ile aracın mülkiyetinin kamuya geçirilmesine karar verilmiş ise de, işlem tarihi itibarıyla mülkiyet üçüncü şahısta olduğundan söz konusu araçla fiili ve hukuki bir bağı kalmayan davacının dava konusu işlemin iptalini istemekte güncel ve hukuken korunması gereken bir menfaati bulunmamaktadır.
Mahkeme bu gerekçeyle davayı ehliyet yönünden reddetmiş, davalı lehine vekalet ücretine hükmetmemiştir.
Tarafların temyiz istemlerini inceleyen Danıştay Yedinci Dairesinin 28/03/2019 tarih ve E:2016/8745, K:2019/2078 sayılı kararı:
Dayandığı hukuki nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanmış bulunan mahkeme kararının, davanın ehliyet yönünden reddine dair hüküm fıkrası hukuka uygun bulunmuş olup davacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, anılan hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmamıştır.
Davalının, mahkeme kararının, vekalet ücretine ilişkin hüküm fıkrasına yönelik temyiz istemine gelince;
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin "Danıştay’da, Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde, bölge idare, idare ve vergi mahkemelerinde görülen dava ve işlerde ücret" başlıklı 14. maddesinin birinci fıkrasında, "Danıştay’da ilk derecede veya duruşmalı olarak temyiz yoluyla görülen dava ve işlerde, idari ve vergi dava daireleri genel kurulları ile dava dairelerinde, bölge idare, idare ve vergi mahkemelerinde birinci savunma dilekçesi süresinin bitimine kadar anlaşmazlığın feragat ya da kabul nedenleriyle ortadan kalkması veya bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi durumunda Tarifede yazılı ücretin yarısına, diğer durumlarda tamamına hükmedilir." düzenlemesine yer verilmiştir.
Anılan düzenleme uyarınca, davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, aksi yönde verilen anılan hüküm fıkrasında hukuki isabet görülmemiştir.
Daire bu gerekçeyle davacının temyiz istemini reddetmiş; kararın vekalet ücretine ilişkin hüküm fıkrasını bozmuştur.
… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… ve K:… sayılı ısrar kararı:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 5. maddesinin birinci fıkrasında, her idari işlem aleyhine ayrı ayrı dava açılacağı, ancak aralarında maddi veya hukuki yönden bağlılık ya da sebep-sonuç ilişkisi bulunan birden fazla işlem aleyhine bir dilekçe ile dava açılabileceği; 15. maddesinin 1/d fıkrasında ise, yapılacak inceleme sonucu 3. ve 5. maddeye aykırı bir durumun tespiti halinde uygun olmayan dilekçenin 30 gün içerisinde eksiklerin tamamlanarak yeniden dava açılmak üzere reddedileceği hükme bağlanmıştır.
Dosyada davalı tarafından savunma verilmiş ve ara karar gerekleri yerine getirilmiş ise de İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 5. maddesine uygun olmaması sebebiyle dava dilekçesi reddedilmiştir. Akabinde davacı tarafından yenilenen davada, davalı vekili tarafından dosyaya sunulmuş herhangi bir savunma ya da ara karar cevabı bulunmamaktadır.
Bu durumda dilekçe ret kararı üzerine yeniden esas numarası alarak yenilenen dava, İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca davalı idarenin savunması alınmadan ilk inceleme aşamasında hükme bağlandığından, hüküm fıkrasında davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekmektedir.
Mahkeme, ilk kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçeye ek olarak bu gerekçeyle kararın bozulan hüküm fıkrasında ısrar etmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Dilekçe ret kararının, temyize konu işbu karara ilişkin dosya münderecatı içerisinde mevcut olduğu, dilekçe ret kararı öncesi davalı vekili olarak savunma dilekçesi verildiği, İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 5. maddesi uyarınca yenilenen dosyanın eski dosyanın devamı olduğu belirtilerek ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NIN DÜŞÜNCESİ: Temyizen incelenen ısrar kararının, Danıştay Yedinci Dairesinin kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay Yedinci Dairesinin yukarıda yer verilen kararının dayandığı aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle ısrar kararının bozulması gerekmektedir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1- Davalının temyiz isteminin KABULÜNE,
2-… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının BOZULMASINA,
3-Yeniden verilecek kararda karşılanacağından, yargılama giderleri hakkında hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına,
2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren on beş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.