Esas No: 2021/3345
Karar No: 2021/11341
Karar Tarihi: 13.10.2021
Danıştay 6. Daire 2021/3345 Esas 2021/11341 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2021/3345
Karar No : 2021/11341
TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1- ... Bakanlığı
VEKİLİ : Av. ...
2- ... Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...
3- ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACILAR) : 1- ... 2- ...
VEKİLLERİ : Av. ...
İSTEMİN ÖZETİ : Van İli, Merkez İlçesi, ... Caddesi, ... pafta, ... ada, ... parsel sayılı taşınmazdaki ... Apartmanın depremde yıkılması nedeniyle davacıların müşterek çocuğu olan ...'nun enkaz altında kalarak vefat etmesi olayında, davalı idarelerin hizmet kusuru bulunduğundan bahisle uğranıldığı ileri sürülen zararlara karşılık anne ... için; ıslah sonucu; 84.108,70 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 25.000,00 TL manevi tazminat, baba ... için; ıslah sonucu; 66.240,78 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 25.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplamda 150.349,48 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davada; maddi tazminat isteminin 115.618,17 TL'lik kısmının kabulüne, fazlaya ilişkin istemlerin reddine, manevi tazminat isteminin ise kabulüne ilişkin ... İdare Mahkemesinin ... tarihli, E: ..., K: ... sayılı kararına karşı taraflarca istinaf yoluna başvurulması üzerine, davalı idarelerin istinaf istemlerinin reddi, kararın maddi tazminata yönelik davacıların istinaf başvurusunun kabulü, mahkeme kararının kaldırılarak 150.349,48 TL maddi tazminat isteminin tamamının kabulü yolunda ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... tarih ve E: ... , K: ... sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
SAVUNMANIN ÖZETİ : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden, yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmeksizin, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairelerince verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, anılan kararın ONANMASINA, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine 13/10/2021 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
KARŞI OY (X) :
Dosyanın incelenmesinden; İdare Mahkemesince yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapora göre müşterek çocuk ...'nun vefatından dolayı davacılardan ... için 135.659,20 TL, ... için 106.839,97 destekten yoksun kalma tazminatının hesaplandığı, İdari Dava Dairesince; bu miktarın davalı idarelerin kusur oranı (toplam kusur %62) dikkate alınarak davacı ... için 84.108,70 TL ve davacı ... için 66.240,78 olmak üzere toplam 150.349,48 TL'nin davalı idareler tarafından davacılara ödenmesi gerektiğine karar verilmiş ise de; Temyiz incelemesi sırasında UYAP sistemi üzerinde yapılan araştırma neticesinde, davacılar tarafından aynı olay nedeniyle sorumluluklarının bulunduğu ileri sürülerek gerçek kişiler aleyhine ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ... esas sayılı dava dosyasında tazminat davası açıldığı, anılan dosyada da bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, buna göre ... için 95.432,35 TL, ... için 85.825,94 TL olarak destekten yoksun kalma tazminatı hesaplandığı, anılan Mahkemede yapılan yargılama neticesinde davalıların kusur durumuna göre davacı ... için 66.803,00 TL ve davacı ... için 60.078,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ödenmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu nedenle, davacıların destekten yoksun kalmasına yönelik zararlarının kısmen karşılandığı görüldüğünden, temyize konu davada aktüerya bilirkişisi tarafından tanzim edilen bilirkişi raporunda destekten yoksun kalma tazminatı için hesaplanan toplam 242.499,17 TL'den, ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ... tarihli, E: ... K: ... sayılı dava dosyasında davacılara ödenmesine hükmedilen toplam 126.881,00 TL'nin düşülmesi suretiyle geriye kalan 115.618,17 TL'nin (... için 68.856,20 TL ve ... için 46.761,97 TL olmak üzere) davacıların gerçek zararı olduğu ve bu tutarın davacılar lehine hükmedilecek maddi tazminat miktarının üst sınırını oluşturduğu düşüncesiyle toplam 115.618,17 TL destekten yoksun kalma tazminatının tamamının davalı idarelerin bilirkişi raporunda belirtilen kusurları oranında davacılara ödenmesi gerektiğinden davacıların bu kısım hakkında yaptığı istinaf başvurusunun da reddi gerekirken İdari Dava Dairesince istinaf başvurusunun kabul edilerek bu kısım hakkındaki kararın kaldırılması ve 150.349,48 TL tutarındaki maddi tazminat isteminin tamamının kabulüne karar verilmesinde hukuki isabet bulunmadığından temyize konu kararın bu kısım yönünden bozulması gerektiği oyuyla Dairemiz kararına katılmıyorum.
KARŞI OY (XX) :
Dosyanın incelenmesinden; İdare Mahkemesince yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapora göre müşterek çocuk ...'nun vefatından dolayı davacılardan ... için 135.659,20 TL, ... için 106.839,97 destekten yoksun kalma tazminatının hesaplandığı, İdari Dava Dairesince; bu miktarın davalı idarelerin kusur oranı (toplam kusur %62) dikkate alınarak davacı ... için 84.108,70 TL ve davacı ... için 66.240,78 olmak üzere toplam 150.349,48 TL'nin davalı idareler tarafından davacılara ödenmesi gerektiğine karar verilmiş ise de; Temyiz incelemesi sırasında UYAP sistemi üzerinde yapılan araştırma neticesinde, davacılar tarafından aynı olay nedeniyle sorumluluklarının bulunduğu ileri sürülerek gerçek kişiler aleyhine ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ... esas sayılı dava dosyasında tazminat davası açıldığı, anılan dosyada da bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, buna göre ... için 95.432,35 TL, ... için 85.825,94 TL olarak destekten yoksun kalma tazminatı hesaplandığı, anılan Mahkemede yapılan yargılama neticesinde davalıların kusur durumuna göre davacı ... için 66.803,00 TL ve davacı ... için 60.078,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ödenmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu nedenle, davacıların destekten yoksun kalmasına yönelik zararlarının kısmen karşılandığı görüldüğünden, temyize konu davada aktüerya bilirkişisi tarafından tanzim edilen bilirkişi raporunda destekten yoksun kalma tazminatı için hesaplanan toplam 242.499,17 TL'den, ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ... tarihli, E: ... K: ... sayılı dava dosyasında davacılara ödenmesine hükmedilen toplam 126.881,00 TL'nin düşülmesi suretiyle geriye kalan 115.618,17 TL'nin (... için 68.856,20 TL ve ... için 46.761,97 TL olmak üzere) davacıların gerçek zararı olduğu ve bu tutarın davacılar lehine hükmedilecek maddi tazminat miktarının üst sınırını oluşturduğu düşüncesiyle toplam 115.618,17 TL destekten yoksun kalma tazminatının tamamının davalı idarelerin bilirkişi raporunda belirtilen kusurları oranında davacılara ödenmesi gerektiğinden davacıların bu kısım hakkında yaptığı istinaf başvurusunun da reddi gerekirken İdari Dava Dairesince istinaf başvurusunun kabul edilerek bu kısım hakkındaki kararın kaldırılması ve 150.349,48 TL tutarındaki maddi tazminat isteminin tamamının kabulüne karar verilmesinde hukuki isabet bulunmamaktadır.
Diğer taraftan; bir maddi zararın giderilmesine yönelik açılan tam yargı davalarında, tazminat kişinin mal varlığındaki zararın oluştuğu an itibariyle karşılanması gerektiğinden, istenilecek olan tazminatın gecikerek ödenmesi nedeniyle para değerinde enflasyondan dolayı meydana gelebilecek azalmayı karşılamaya yönelik olarak faize hükmedilmelidir.
Maddi zararlar, mal varlığında meydana gelen ve para ile değerlendirilebilen bir azalmayı ifade ettiklerinden, bu azalma miktarının idare tarafından telafi edilmediği süre içinde ayrıca enflasyon nedeni ile de kayba uğrayacağı açıktır. Manevi zararlar ise, mal varlığında meydana gelen somut bir azalma olmayıp, kişinin manevi varlığında ortaya çıkan olumsuzluklar olduğundan, manevi tazminat değerinin yargılama sonucu para olarak belirlenmesi zarara uğrayanı tatmin ve de bu zararın meydana getireni cezalandırma aracı olarak kullanılmasından kaynaklanmaktadır.
Bu itibarla, ilk defa yargı kararıyla para olarak değerlendirilebilen bir manevi tazminatın önceden davalı idarece belirlenmesi ve de ödenmesinin mümkün olmaması nedeniyle, ödemede gecikmeden bahsedilemeyeceği gibi, manevi tazminat, esasen bütün hususlar dikkate alınarak "takdiren" belirlendiğinden manevi tazminata faiz uygulanmaması gerekmektedir.
Bu nedenlerle; temyize konu kararın yukarıda belirtilen kısımlar yönünden bozulması gerektiği oyuyla Dairemiz kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.