Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/41196
Karar No: 2018/6387
Karar Tarihi: 30.05.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/41196 Esas 2018/6387 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, bir müteahhitten iki daire satın aldığını ancak sözleşmedeki bir dairenin kendisine teslim edilmediğini, bu dairenin satıldığını ve kendisine çıkarılan fatura için ödeme yapmak zorunda olduğunu iddia etmiştir. Mahkeme, tapu iptal tescil talebini reddederken, davalı müteahhide karşı açılan alacak davasını kısmen kabul etmiş ve davacıya 10.000 TL ödenmesine karar vermiştir. Ancak kararda, kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki oluştuğu belirtilerek, hükmün bozulması gerektiği ifade edilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesi gereği hüküm sonuç kısmında verilen kararın her talep hakkında açık ve şeffaf bir şekilde belirtilmesi gerekmektedir.
Kanun Maddesi Açıklamaları:
- 1991-7 Esas 1992-4 Karar Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı: Hâkimin tefhim etmiş olduğu kısa kararla gerekçeli kararın uyum içinde olması gerektiğini öngörür.
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesi: Hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
13. Hukuk Dairesi         2015/41196 E.  ,  2018/6387 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    K A R A R

    Davacı, 01.12.2008 tarihli satış sözleşmesi ile davalı müteahhitten iki tane daire satın aldığını, sözleşmede arsa sahibinin de imzası olduğunu, dairelerden birinin kendisine teslim edilmediğini, bu dairenin 3.kişilere satıldığını, bu daireye eşdeğer bir dairenin adına tescilini, veya bu dairenin bedelinin tespiti ile şimdilik 10.000,00 TL"nin yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
    Mahkemece, tapu iptal tescil talebinin reddine, davalı yüklenici ..."a karşı açılan davanın kabulü ile 10.000,00 TL"nin dava tarihinden yasal faizi ile davalı ... alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafın alacakla ilgili fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına, diğer davalılar aleyhine açılan alacak davasının reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 2009/19-109 Esas ve 2009/123 Karar sayılı ilamında değinildiği üzere, 10.04.1992 tarih, 1991-7 Esas 1992-4 Karar Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı, hâkimin tefhim etmiş olduğu kısa kararla gerekçeli kararın uyum içinde olması gerektiğini öngörmektedir. Yargı erkinin görev ve yetkisi, Anayasa ile yasaları amaçlarına uygun olarak yorumlayıp uygulamak, keza İçtihadı Birleştirme Kararlarının bağlayıcılığını gözetmekten ibarettir. Kısa kararla gerekçeli karar arasındaki çelişkiye cevaz verilmemesinin amacı, kamunun mahkemelere olan güveninin sarsılmamasına yöneliktir. Tefhim edilen hüküm başka, gerekçeli karardaki hüküm başka ise bu durumun mahkemelere olan güveni sarsacağı tartışmasızdır. Öyle ki, İçtihadı Birleştirme Kararında bu konuya çok büyük bir önem verilmiş, çelişkinin varlığı tespit edildiği takdirde, başka hiçbir incelemeye gerek görülmeksizin ve tarafların bu konuyu temyiz sebebi yapıp yapmadıklarına bakılmaksızın kararın salt bu nedenle bozulması gerektiğine işaret edilmiştir. Ayrıca 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesinde hüküm fıkrasında nelerin yer alacağı açıklanmış; 297. maddenin 2. fıkrası ile "Hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir" hükmü getirilmiştir.
    Somut uyuşmazlıkta, açıklanan yasal düzenleme gözetilmeyerek Mahkemece, kısa kararın 3. “bendinde diğer davalılar aleyhine açılan alacak davasının reddine,” yazıldığı halde hüküm fıkrasında “davacı tarafın aleyhine açılan alacak davasının reddine,” şeklinde karar verildiği, böylece kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkrası arasında çelişki oluşturulması nedeniyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesi gereğince hükmün bozulması gerekmiştir
    2-Bozma nedenine göre, davacının temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 2. bent gereğince davacının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi