15. Hukuk Dairesi 2018/2157 E. , 2018/5233 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinin feshi, ödenen bedelinin iadesi, bakiye bedel nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ve manevi tazminat taleplerine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı iş sahibi, taraflar arasındaki eser sözleşmesine göre davalı yükleniciyle evinin tadilatı konusunda anlaştıklarını, davalının üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini beyan ederek öncelikle sözleşmenin feshini, fazla ödenen 14.866,09 TL"nin iadesini, sözleşme hükümlerinin yerine getirilmemesi nedeniyle bakiye 25.000,00 TL bakımından davalıya borçlu olmadığının tespitini, yaşanan olaydan dolayı duyduğu üzüntü ve acı nedeniyle de 5.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiş, davalı yüklenici sözleşmenin müvekkili tarafından şahsı adına değil şirketi temsilen imzalandığını, ... mahkemelerinin yetkili olmadığını, işin esası bakımından ise müvekkili şirket tarafından sözleşme konusu işlerin büyük bir kısmının bitirildiğini, kalan kısımların tamamlanmamasının da davacının ödeme yapmayacağını belirterek kalan işlerin yapılmasını istememesinden kaynaklandığını, davacının talebi üzerine hesap dökümü yapıldığını ve müvekkiline ödenmesi gereken 20.620,00 TL için takibe geçildiğini, gerek işe hemen başlanmamasında gerekse de bir kısım işin tamamlanmamış olmasında müvekkiline ya da müvekkilinin yetkilisi olduğu şirkete yüklenebilecek herhangi bir kusur olmadığını, tüm kusurun davacıda olduğunu beyan ederek öncelikle davanın husumet yönünden reddine, yetki ilk itirazının kabulü ile davanın yetki dava şartı noksanlığı sebebiyle reddine, neticeten davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
HMK 166. maddeye göre; aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir.
Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar. Birleştirme kararı, derhâl ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilir. Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır.
Somut olayda eldeki dava dosyası ile taraflar arasında derdest olduğu anlaşılan ... 16. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2014/497 Esas sayılı dosyasındaki uyuşmazlığın aynı sözleşmeden kaynaklandığı, taraflarının aynı olduğu ve bir davada verilecek kararın diğer davanın sonucunu doğrudan etkileyeceği bu nedenle dava dosyaları arasında hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu anlaşıldığından, ... 16. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2014/497 Esas sayılı dosyasının eldeki dava dosyası ile birleştirilmesi sağlanarak, yargılamaya devamla her iki dava dosyasının esası hakkında karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 24.12.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.