5607 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2019/5525 Esas 2021/14507 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/5525
Karar No: 2021/14507
Karar Tarihi: 08.11.2021

5607 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2019/5525 Esas 2021/14507 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği karara göre, suça konu olan akaryakıtın kaçak olarak yurda sokulduğu tespit edilmesine rağmen, yerel mahkeme tarafından 5607 sayılı Kanunun 3/11-son cümle hükmü dikkate alınmadan hüküm verilmiştir. Sanık lehine olan sonradan çıkan kanun değişiklikleri de göz önüne alınmadığı için hüküm, mahkeme tarafından bozulmuştur.
Detaylı bilgi için;
- 5607 sayılı Kanunun 3/11-son cümlesinde, \"Ancak, marker içermeyen veya seviyesi geçersiz olan akaryakıtın kaçak olarak yurda sokulduğunun anlaşılması hâlinde, onuncu fıkra hükmüne istinaden cezaya hükmolunur.\" hükmü yer almaktadır.
- 7242 sayılı Kanunun 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanunun 3/22. maddesine eklenen hüküm, eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezaların yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirileceğini belirtmektedir.
- 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanunun 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanuna eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası, etkin pişmanlık uygulamasının yapılabileceği koşulları belirlemektedir.
- CMK'nun 232/6. maddesi ve fıkras
7. Ceza Dairesi         2019/5525 E.  ,  2021/14507 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

    SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
    HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, suçta kullanılan ... ve ... plakalı araçların müsaderesine yer olmadığına
    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    I- Katılan ... İdaresi vekilinin nakil aracının müsaderesine yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan ... İdaresi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, nakil aracına yönelik hükmün ONANMASINA,
    II- Sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
    1- Suça konu akaryakıtın kaçak olarak yurda sokulduğu anlaşıldığından, suç tarihinde yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasanın 89. maddesiyle değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11-son madde ve fıkrasında belirtilen "... Ancak, marker içermeyen veya seviyesi geçersiz olan akaryakıtın kaçak olarak yurda sokulduğunun anlaşılması hâlinde, onuncu fıkra hükmüne istinaden cezaya hükmolunur.” amir hükmü dikkate alınarak sanık hakkında 5607 sayılı Yasanın 3/11-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5 ve 3/10. madde ve fıkraları gereğince uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
    2- Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    3- Temel gün adli para cezası tayin edilip, artırım ve indirim nedenleri uygulandıktan sonra gün adli para cezasının paraya çevrilmesi gerektiği kuralının gözetilmemesi ve tayin olunan adli para cezasının 1 gününün 20 TL"den hesabı sırasında uygulama maddesi olan TCK 52/2. maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nun 232/6. madde ve fıkrasına aykırı davranılması,
    4- TCK"nun 53. maddesinin uygulanması açısından 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E. - 2015/85 K. sayılı kararı gözönünde bulundurularak hüküm oluşturulmasının gerektiğinin gözetilmemesi,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.11.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.