
Esas No: 2020/159
Karar No: 2021/1306
Karar Tarihi: 13.10.2021
Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu 2020/159 Esas 2021/1306 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/159
Karar No : 2021/1306
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Yemek Hizmetleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, hakkında düzenlenen vergi tekniği raporundaki tespitler esas alınmak suretiyle verilen takdir komisyonu kararlarına istinaden 2010 yılının Temmuz ilâ Eylül dönemlerine ilişkin re'sen salınan katma değer vergisi ile verginin bir katı tutarında kesilen vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.
... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 93. maddesi uyarınca, vergilendirmelerle ilgili evrakların tebliğinin 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre değil, Vergi Usul Kanunu'ndaki hükümlere göre yapılması gerekmektedir.
Defter ve belgelerinin gerçeği yansıtmadığının tespiti üzerine takdir komisyonuna sevk edilen davacı adına takdir edilen matrahlar üzerinden salınan vergi ve cezalar, 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca 31/12/2016 tarihinde muhtara bırakılmak suretiyle tebliğe çalışılmıştır. Davacı ise söz konusu ihbarnamelere konu vergi ve cezalardan 16/01/2017 tarihinde haberdar olduğunu iddia etmiştir.
Dava konusu vergi ve cezalara ilişkin ihbarnamelerin, 213 sayılı Kanun uyarınca tebliğ edilmesi gerekirken 7201 sayılı Tebligat Kanunu'na göre muhtara bırakılmak suretiyle tebliğe çalışıldığı dikkate alındığında vergi ve cezaların tebliğ tarihinin, davacının vergi ve cezaları öğrendiğini beyan ettiği 16/01/2017 olarak kabulü gerekmektedir.
Bu durumda, 213 sayılı Kanun'un 114. maddesinde yer verilen vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmeyen vergilerin zamanaşımına uğrayacağına yönelik kural karşısında 2010 yılına ilişkin tarhiyatın, takdir komisyonunda geçen süre de dikkate alındığında en geç 31/12/2016 tarihinde davacıya tebliğ edilmesi gerekirken, 16/01/2017 tarihinde tebliğ edildiği anlaşıldığından verginin zamanaşımına uğradığı sonucuna varılmıştır.
Vergi Mahkemesi bu gerekçeyle vergi ziyaı cezalı tarhiyatı kaldırmıştır.
Davalının istinaf istemini inceleyen … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:
Vergi Dava Dairesi, istinaf istemine konu vergi mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu gerekçesiyle istemi reddetmiştir.
Davalının temyiz istemini inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesinin 04/02/2019 tarih ve E:2018/5705, K:2019/749 sayılı kararı:
213 sayılı Kanun'un 113 ve 114. maddelerinde yer alan düzenlemeler uyarınca takdir komisyonu kararlarına istinaden yapılan re'sen tarhiyatlarda zamanaşımı hususunun olup olmadığının tespiti için takdir komisyonuna sevk tarihi, takdir komisyonu kararının vergi dairesine tevdi tarihi, ihbarnamenin tebliğ tarihi ve takdir komisyonunda geçen sürenin (takdir komisyonuna sevk tarihi ile takdir komisyonu kararının vergi dairesine tevdi tarihi arasındaki süre) dikkate alınması gerekmektedir.
Takdir komisyonu kararına göre yapılan tarhiyatlarla ilgili uyuşmazlıklarda, takdir komisyonuna sevkin tarh zamanaşımını durduğunun kabulü gereklidir.
Mevcut vergi incelemeleri tamamlanmadan takdire sevk işleminin yapılabileceği ve tamamlanan inceleme sonucunda elde edilen bilgi ve verilerin takdir komisyonunca değerlendirilebileceği açık olduğundan, yalnızca takdire sevk tarihine bakılarak takdir komisyonuna sevkin, zamanaşımını durdurmak amacıyla yapıldığının bu çerçevede kabulüne imkân bulunmamaktadır.
Davacı, 2010 yılının Temmuz ilâ Eylül dönemlerine ilişkin katma değer vergisi matrahının re'sen takdiri için 24/11/2015 tarihinde (zamanaşımı süresinin dolmasına 37 gün kala) takdir komisyonuna sevk edilmiş, takdir komisyonunca 30/12/2016 tarihli kararlar ile değinilen dönemlere ilişkin matrah takdir edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, değinilen takdir komisyonu kararlarının vergi dairesine tevdi tarihinin belirli olmadığı, ihbarnamelerin davacıya öğrenilme tarihi olan 16/01/2017 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
24/11/2015 tarihinde yapılan takdire sevk işleminin, 213 sayılı Kanun'un 114. maddesi uyarınca işlemeye devam eden tarh zamanaşımı süresini durduracağı ve 24/11/2016 tarihinden itibaren zamanaşımı süresi kaldığı yerden devam edeceğinin kabulü karşısında olayda öncelikle tarh zamanaşımının bulunup bulunmadığının araştırılması, zamanaşımı yoksa işin esasının incelenmesi gerekmektedir.
Bu nedenle vergi ve cezayı kaldıran Mahkeme kararına yöneltilen istinaf başvurusunun reddi yolundaki Vergi Dava Dairesinin kararında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Daire bu gerekçeyle kararı bozmuştur.
… Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararı:
Vergi Dava Dairesi, ilk kararında yer alan aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle ısrar etmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu belirtilerek ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, ısrar kararının dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından, istemin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi yukarıda açıklanan ısrar kararı, aynı hukuksal nedenler ve gerekçe ile Kurulumuzca da uygun bulunmuş olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, kararın bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1- Davalının temyiz isteminin REDDİNE,
2-… Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının ONANMASINA,
3-2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
13/10/2021 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
X - KARŞI OY:
Temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının Danıştay Dördüncü Dairesinin kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği oyu ile karara katılmıyoruz.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.