Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11491
Karar No: 2018/4453
Karar Tarihi: 07.05.2018

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/11491 Esas 2018/4453 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2016/11491 E.  ,  2018/4453 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi


    Davacı, ölüm aylığı kesen Kurum işleminin iptaliyle, kesilen aylığın yeniden bağlanmasına ödenmeyen aylıkların faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
    K A R A R
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere, kanuni gerektirici nedenlere göre davacının temyiz taleplerinin reddine,
    2- Dava; davacının almakta olduğu ölüm aylığının, davalı Kurum tarafından, murisine hayali prim yüklemesi yapıldığı gerekçesi ile iptal edilmesine yönelik davalı Kurum işleminin iptali, davacının davalı Kurum"a 25.038,00 TL borçlu olmadığının ve ölüm aylığına hak kazandığının tespiti ile ödenmeyen aylıkların faizi ile birlikte ödenmesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece; murisin hak sahiplerine 01.04.2016 tarihinden itibaren 3 tam yıl prim ödeme gün sayısı üzerinden ölüm aylığı tahsisi gerektiğinin tespitine, aksi yöndeki Kurum işleminin kısmen iptaline, davacının 01.11.2002 – 31.03.2007 tarihleri arası ödenen ölüm aylıkları nedeniyle borçlu olmadığına ve 31.03.2007 – 01.04.2016 tarihleri arası ölüm aylıklarının tahsiline ilişkin istemlerinin subut bulmadığından reddine karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 28.10.2002 tarihinde vefat eden murisin, 26.03.1989 – 04.06.1995 tarihleri arasında muhtar olduğu ve bu nedenle 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olduğu, murisin hak sahiplerine 01.11.2002 tarihinden itibaren 2.228 prim ödeme gün sayısı üzerinden ölüm aylığı bağlandığı, davalı Kurum denetmeni tarafından hazırlanan 12.12.2006 tarihli raporda; 26.03.1989 tarihi itibari ile tescili yapılan murisin prim hesabına ODEN konumundan 13.01.2003 tarihinde 26 adet girecek işlemi yapıldığının, söz konusu işlemlerin herhangi bir tahsilata dayanmadığının, sigortalının 28.10.2002 tarihinde vefatından sonra da hak sahiplerine 01.11.2002 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlandığının belirtildiği, ayrıca; söz konusu rapor ile birlikte gönderilen “ Ek 889 ” yazılı “ Sigortalı Bilgi ve Tetkik Formunda ” da; Kurum kayıtlarının tetkikinden sigortalının 26.08.1993, 26.04.1995, 30.03.1995, 26.01.1995, 14.12.1994, 29.03.1994, 28.05.1990 tarihlerinde hesabına yüklenen ödemelerle ilgili prim tahsilatı yapılmadığının tespit edildiğinin ve yapılan yüklemelerle ilgili hiçbir tahsilata da rastlanılmadığının belirtildiği, bu rapor üzerine davalı Kurum tarafından hak sahiplerine 02.04.2007 tarihli yazı ile; ölüm aylığının iptal edildiğinin ve 01.11.2002 – 31.03.2007 tarihleri arası ödenen ölüm aylıklarının yersiz ödeme olarak borç çıkarıldığının bildirildiği, mahkemece davalı Kurum"dan; murisin ölüm tarihi olan 28.10.2002 tarihi itibari ile ödediği gerçek ve geçerli primlerin karşılığı gün sayısının, hak sahiplerine bağlanan ölüm aylığının tahsisinde esas alınan prim ödeme gün sayısının, hak sahiplerine 01.11.2002 – 02.04.2007 tarihleri arasında ödenen ölüm aylıklarının toplamının sorulduğu, davalı Kurum tarafından 07.03.2016 tarihli yazı ile; murisin ölüm tarihi itibari ile ödediği gerçek ve geçerli prim ödemelerinin 34 güne karşılık geldiğinin, hak sahiplerine ölüm aylığı tahsisinde esas alınan prim ödeme gün sayısının 2.228 gün olduğunun ve 01.11.2002 – 31.07.2007 tarihleri arasında 17.788,12 TL ölüm aylığı ödendiğinin, davacı eşe de 3.557,62 TL ödendiğinin ve 6552 sayılı Yasa"dan yararlanılması halinde 3 tam yıl sigortalılık süresi için 4.276,46 TL ödenmesi gerektiğinin bildirildiği, davacı tarafından bu miktarın 18.03.2016 tarihinde ödendiği anlaşılmaktadır.
    6111 sayılı Yasa"nın 44. maddesi ile değişik 5510 sayılı Yasa’nın “ Yersiz Ödemelerin Geri Alınması ” başlıklı 96. maddesinde; “ Kurumca işverenlere, sigortalılara, isteğe bağlı sigortalılara gelir veya aylık almakta olanlara ve bunların hak sahiplerine, genel sağlık sigortalılarına ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilere, fazla veya yersiz olarak yapıldığı tespit edilen bu Kanun kapsamındaki her türlü ödemeler,
    a) Kasıtlı veya kusurlu davranışlarından doğmuşsa, hatalı işlemin tespit tarihinden geriye doğru en fazla on yıllık sürede yapılan ödemeler, bu ödemelerin yapıldığı tarihlerden,
    b) Kurumun hatalı işlemlerinden kaynaklanmışsa, hatalı işlemin tespit tarihinden geriye doğru en fazla beş yıllık sürede yapılan ödemeler toplamı, ilgiliye tebliğ edildiği tarihten itibaren yirmidört ay içinde yapılacak ödemelerde faizsiz, yirmidört aylık sürenin dolduğu tarihten sonra yapılacak ödemelerde ise bu süre sonundan, itibaren hesaplanacak olan kanunî faizi ile birlikte, ilgililerin Kurumdan alacağı varsa bu alacaklarından mahsup edilir, alacakları yoksa genel hükümlere göre geri alınır.
    Alacakların yersiz ödemelere mahsubu, en eski borçtan başlanarak borç aslına yapılır, kanunî faiz kalan borca uygulanır. Bu hüküm ilgili hak sahiplerinin muvafakat etmeleri kaydıyla, aynı dosyadan diğer bir hak sahibine yapılan yersiz ödemelere mahsubunda da uygulanır.
    Yersiz ödemenin gelir ve aylıklardan kesilmesinde, kesintinin başlayacağı ödeme dönemi başı itibarıyla kanunî faizi ile birlikte hesaplanan borç tutarı, gelir ve aylıktan % 25 oranında kesilmek suretiyle uygulanır.
    Yersiz ödemelerin tespiti ile geri alınmasına ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar, Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir ” hükmü yer almaktadır.
    Somut olayda; murisin hak sahiplerine 01.04.2016 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanmasına ve 31.03.2007 – 01.04.2006 tarihleri arasında ödenmeyen aylıkların ödenmesi talebinin reddine ilişkin hüküm yerinde ise de; 01.11.2002 – 31.03.2007 tarihleri arasında ödenen ölüm aylıkları yönünden, murisin prim ödemelerinin sahtecilik eylemine dayandırıldığı, hayali prim ödemeleri ile ölüm aylığı tahsis şartları yokken varmış gibi işlem yaptırıldığı, buna göre iyiniyetten bahsedilemeyeceği ve 5510 sayılı Yasa"nın 96. maddesinin “a” bendinin dikkate alınması gerektiği göz ardı edilerek sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde davalı Kurum vekilinin bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 07.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi