18. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/2015 Karar No: 2016/4239 Karar Tarihi: 10.03.2016
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2016/2015 Esas 2016/4239 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı tarafın, taşınmazına müdahale edilmesinin önlenmesi ve kal istemiş, daha sonra da kamulaştırmasız el koyma nedeniyle 30.000 TL bedelin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsilini talep etmiştir. İlk mahkeme kararında davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak davalı tarafın temyizi üzerine Yargıtay bu kararı bozmuştur. Yargıtay'a göre, dava konusu taşınmazın değeri hesaplanırken fiilen el atılan kısım dışında kalan bölüm için değer kaybına hükmedilmemesi gerektiği belirtilerek ilk karar bozulmuştur. Değişen yüzölçümüne yeniden hesaplanan bilirkişi raporunda 1.300 m² alan için % 5 değer kaybı hesaplanması gerektiği belirtilmiştir. Ancak ilk mahkeme kararında değer kaybı % 10 olarak hesaplanmıştır. Bu nedenle Yargıtay, mahkeme kararını hükümsüz kılmıştır. Kararın detayları HUMK.nun 428. maddesi uyarınca bozulmuştur.
18. Hukuk Dairesi 2016/2015 E. , 2016/4239 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, ... İli ... İlçesi ... Köyü 113 parsel sayılı taşınmaza vaki müdahalenin önlenmesi ve kal istenilmiş, 01.12.2010 tarihli dilekçede ise kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak 30.000 TL bedelin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de; bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyleki; Bozma öncesi raporda dava konusu taşınmazın fiilen el atılan bölümünün açık tarım arazisi olduğu kabul edilerek m² fiyatı 6,66 TL den hesap edilmiş, fiilen el atılan kısım dışında kalan 4.550 ve 1.162 m² alanların toplamı üzerinden %5 değer kaybı hesaplanmış olup, Dairemizce m² fiyatı ve kalan alandaki değer kaybı oranının bozmaya konu edilmediği, fiilen el atılan kısım dışında kalan 4.550 m² bölümün yüzölçümü, geometrik şekli ve konumu itibariyle değer kaybı meydana gelmeyeceği, bu kısım için değer kaybına hükmedilmemesi gerektiği belirtilirek bozulmuş olup, bozma konusu yapılmayan hususlarla ilgili ilk kararı temyiz eden davalı idarenin kazanılmış hakkı meydana geldiği dikkate alınarak, dava konusu taşınmazın değişen yüzölçümüne yeniden hesaplanan, bilirkişi raporu ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen 1.300 m² alan için % 5 değer kaybı hesaplanması gerekirken, değer kaybını % 10 olarak hesaplayan ve fiilen el atılan kısımn bedelini bağ ve tarla ortalama fiyatı üzerinden hesaplayan rapora göre hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 10.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.