Tefecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2015/7246 Esas 2018/1417 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/7246
Karar No: 2018/1417
Karar Tarihi: 05.03.2018

Tefecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2015/7246 Esas 2018/1417 Karar Sayılı İlamı

Özet:

5. Ceza Dairesi tarafından verilen 2018/1417 K. kararında, sanık hakkında tefecilik suçundan dava açıldığı ancak hüküm kurulmadığı ortaya çıkmıştır. Bu sebeple, mahkemenin sanık hakkında mahallinde her zaman hüküm verilmesi gerektiği eleştirisi yapılmıştır. Sanığın işlediği tefecilik suçu, 5237 sayılı TCK'nın 241/1. maddesinde belirtilen ceza sınırının üstünde olduğu için 8 yıllık asli zamanaşımına ve 12 yıllık ilaveli zamanaşımına tabidir. Son para verilme tarihi olan 15/01/2006 ile inceleme tarihi arasında zamanaşımı gerçekleştiği anlaşıldığından, mahkumiyet hükmü BOZULDU ve dava, 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan davanın zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLDÜ. Kanun maddeleri: 5237 sayılı TCK'nın 241/1, 66/1-e, 67/4, 7/2; 5320 sayılı Kanunun 8/1; CMUK'nın 321, 322/1.
5. Ceza Dairesi         2015/7246 E.  ,  2018/1417 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Tefecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 08/12/2015 tarihli, 2015/1-640 Esas, 2015/496 Karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere; sanığın bir eylemi ile ilgili mahkemesince hüküm kurulmasının unutulduğu durumda bu konuda “mahallinde her zaman hüküm verileceğine” ilişkin eleştiri yapılması gerektiğinden, sanıklardan ... hakkında tefecilik suçundan dava açıldığı halde hüküm kurulmadığı anlaşıldığından, adı geçen sanık hakkında bahse konu suçtan mahallinde her zaman hüküm verilmesi mümkün görülmüştür.
    Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
    Sanığın işlediği iddia edilen tefecilik suçunun 5237 sayılı TCK"nın 241/1. maddesinde öngörülen cezanın üst sınırına göre aynı Kanunun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde belirtilen 8 yıllık asli ve 12 yıllık ilaveli zamanaşımına tabi olduğu, son ödünç paranın verildiği tarihin sanık lehine icra takip dosyasına konu senedin düzenlenme tarihi olan 15/01/2006 olarak kabul edilmesiyle inceleme günü arasında zamanaşımı süresinin gerçekleştiği anlaşıldığından, hükmün 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi ile 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilmek suretiyle CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca sanık hakkında açılan davanın zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 05/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.