9. Hukuk Dairesi 2011/21113 E. , 2013/19860 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Davacı, ihbar tazminatı, cezai şart alacağı, BK. 325. Maddesine göre alacağı, fazla çalışma ücreti, bayram günleri alacağı ile hafta tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek, ihbar tazminatı ile bakiye ücret, cezai şart, fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil alacaklarını istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının ekonomik kriz nedeniyle iş akdinin feshedilmesi nedeni ile cezai şart talep edilemeyeceğini, çalıştığı sürelere ait tüm ücret ve alacaklarının ödendiğini, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin belirli süreli olması nedeniyle ihbar tazminatı alacağının doğmayacağını, savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraflar temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Normatif dayanaklar uyarınca, işçinin niteliğine göre sözleşmenin belirli ya da belirsiz süreli olarak değerlendirilmesi imkânı ortadan kalkmıştır. Buna karşın, yapılan işin niteliği belirli süreli iş sözleşmesi yapılabilmesi için önem arzetmektedir. Belirli bir işin tamamlanması veya belirli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif koşullara bağlı olarak “belirli süreli iş sözleşmesi” yapılabilecektir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 430 uncu maddesinde ilk defa yapılacak olan sözleşmelerde objektif neden öngörülmemiş oluşu, önceki özel kanun olan İş Kanunu’nun 11 inci maddesindeki objektif nedenlerin varlığını ortadan kaldırmaz.
4857 sayılı İş Kanununun 11 inci maddesinde, esaslı bir neden olmadıkça belirli süreli iş sözleşmelerinin birden fazla üst üste (zincirleme) yapılamayacağı kuralı ile bir ölçüde koruma sağlanmak istenilmiştir. Belirli süreli iş sözleşmesinin yapılması ve
yenilenmesi, işçinin iş güvencesi dışında kalması sonucunu doğurmamalıdır. Belirli süreli iş sözleşmelerinde, 4857 sayılı Yasanın 15 inci maddesinde değinilen sürenin aşılmaması koşuluyla deneme süresi konulabilir.
Somut olayda, davacının davalı işyerinde laborant olarak çalıştığı anlaşılmaktadır. Belirli süreli iş sözleşmesi yapılabilmesi için nesnel nedenler yoktur. Bu nedenle taraflar arasındaki sözleşmenin başından beri belirsiz süreli iş sözleşmesi olarak değerlendirilmesi gerekir.
Saptanan bu durum karşısında ve yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulduğunda, davacının cezai şart ve bakiye süre ücret alacakları yönünden davanın reddi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup kararın bozulması gerekmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 27.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.