Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/630
Karar No: 2020/3769
Karar Tarihi: 01.07.2020

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/630 Esas 2020/3769 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı eczacı, davalı kurum tarafından kendisine haksız şekilde cezai işlem uygulandığını iddia ederek, bu işlemlerin iptal edilmesini talep etmiştir. Mahkeme, dava konusu cezai işlemin sahte bir reçete nedeniyle uygulandığını ve bu nedenle hukuka aykırı olduğunu belirterek, davacının lehine karar vermiştir. Ancak, davalı kurumun temyiz başvurusu sonucunda Yargıtay, 2016 yılı Eczane Protokolü'nün değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayarak, kararı bozmuştur.
6100 sayılı HMK'nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açıktır.
3. Hukuk Dairesi         2020/630 E.  ,  2020/3769 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki muarazanın giderilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; davalı kurum tarafından hakkında 2009 yılı Eczane Protokolünün 6.3.3. Maddesi gereğince reçetede bulunması gereken imzanın hastaya veya yakınına ait olmadığı belirtilerek haksız bir şekilde yazılı uyarı ve 60.288,15.-TL haksız cezai şart ve borç tahakkuku işlemlerinin uygulandığını, dava konusu işlemlerin hukuka aykırı ve somut dayanaklarının bulunmadığını, dava dışı iki şahıs tarafından sahte reçete oluşturulmak suretiyle dolandırıldığını, reçetenin iğfal kabiliyeti olduğunu belirterek; davalı Adana SGK İl Müdürlüğünün 24/09/2013 tarih ve 3511820 sayılı yazısı ile tesis edilen işlemlerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; dava konusu cezai işlemin muhakkik raporlarına göre düzenlendiğini, davacının eyleminin protokol hükümlerine aykırılık teşkil ettiğini, mevzuata uygun işlem yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; işleme dayanak teşkil edilen söz konusu reçetenin sahte olduğu, ilgili reçete nedeniyle yargılanan sanıkların dolandırıcılık eyleminden cezalandırıldığı, davacının davalı kurumun zarara uğramasında bir katkısının olmadığı, sahteliği kolayca anlaşılmayan ve sahte olduğunu bilmediği sahte reçeteyi işleme koyması ile oluşan kurum zararından sorumlu tutulmasının hukuka uygunluğunun olmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile cezai işlemin iptaline karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; davalı kurum tarafından davacı eczacı hakkında 2009 yılı Eczane Protokolünün 6.3.3. maddesine göre düzenlenen cezai işlemin iptaline ilişkindir.
    Davacıya ait eczaneye ilişkin soruşturmada 01/11/2010 tarihli bulunması gereken ve reçete muhteviyatı ilaçları reçete sahibine yada yakınına teslim edildiğine dair imzanın reçete sahibine ait olmadığının tespit edildiği, bu kapsamda 2009 yılı eczane protokolünün 6.3.3 maddesi uyarınca cezai işlem uygulandığı görülmektedir. Davacı tarafın söz konusu tespit nedeniyle; ilaçları reçete sahibi veya yakınına teslim etme şartını dikkate almayarak sözleşme ile üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmediği ve sözleşmeye aykırı davrandığı anlaşılmaktadır.(HGK: 17/06/2015 tarih 2014/13-267 E. 2015/1673 K.) 01.04.2016 tarihli eczanelerden ilaç teminine ilişkin protokol kapsamından davaya konu eylemlerle ilgili 5.3.2 maddesinde "Eczanenin Kuruma fatura ettiği reçetelerde(e-reçete olarak düzenlenenler hariç)bulunması gereken ve reçete muhteviyatı ilaçların reçete sahibine yada ilacı alana teslim edildiğine ilişkin imzanın, reçete sahibine veya ilaca ait olmadığının tespit edilmesi halinde,reçete bedelinin 2 (iki) katı tutarında cezai şart uygulanarak eczacı yazılı olarak uyarılır,tekrarı halinde reçete bedelinin 5 (beş) katı tutarında cezai şart uygulanarak sözleşme feshedilir ve 1 (bir) ay süre ile sözleşme yapılmaz. Ancak hastanın ilacı aldığını beyan etmesi durumunda bu madde hükmü uygulanmaz." hükmü getirilmiş olup, 6.10. maddesinde "Bu protokolün yürürlük tarihinden önceki dönemlerde geçerli olan protokol hükümlerine göre Kuruma fatura edilen ve kontrolleri kurum tarafından bu Protokol yürürlük tarihinden sonra yapılan reçeteler için, ya da reçete kontrolleri yapılmış olmakla birlikte fesih uyarı ve cezai şarta ilişkin işlemlerin henüz tamamlanmadığı durumlarda tespit edilen filler için Kurumca bu Protokol hükümleri uygulanır. Ancak eczacı tarafından Kurumdan tebligat tarihinden itibaren bir defaya mahsus olamak üzere yazılı olarak talep edilmesi halinde, ilgili protokol hükümleri uygulanır." 6.12. maddesinde "Bu protokolün yürürlük tarihinden önce herhangi bir nedenle Kurumca veya Kuruma devredilen kurumlarca sözleşmesi feshedilen ve/veya cezai şart uygulanan eczacının bu işleme karşı dava açmış olması ve açılan davanın Protokolün yürürlüğe girdiği tarihte kesinleşmemiş olması halinde yazılı talebi ile;Kurumca tespit edilen ve sözleşmesinin feshedilmesi ve/veya cezai şart uygulanmasına ilişkin fiil/fiiller için Protokolün (5) ve (6) numaralı maddelerinde yer alan hükümler uygulanır. Ancak Kurumca tahsil edilmiş olan cezai şart ve yersiz ödeme tutarları geri ödenmez, mahsup edilmez....."hükmünün düzenlendiği yazılıdır. Hal böyle olunca, 2016 yılı protokolü mahkemece değerlendirilip sonucuna uygun karar verilmesi gerekli olup, anılan husus bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nın 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, 6100 sayılı HMK"nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01/07/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi