13. Hukuk Dairesi 2016/23690 E. , 2018/6342 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı, davacı avukatınca duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı ... Oto Paz. Ve Tic. A.Ş vekili avukat ... geldi. Karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklamasıı dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalıdan ... transporter araç satın aldığını araçta meydana gelen arızalar nedeniyle aracın misliyle değişim talebiyle mahkemeye müracaat ettiğini ... 2. Tüketici mahkemesinden aldığı Yargıtay incelemesinden geçmiş ilamla araç bedelinin iadesine karar verildiğini, aracın ayıplı olduğu süre içerisinde kullanım imkanı bulunmadığından otoparka bıraktığı ve otopark bedeli olarak 6.136.00 TL ödediğini, ayrıca araca ihtiyacı olduğu için araç kiralamak zorunda kaldığını aracın otopark da kaldığı süre içerisinde toplam 35.500,00 TL araç kiralama bedeli ödemek zorunda kaldığını, araç için kasko sigorta poliçesi yaptığını bunun içinde 2.484,19 TL ödediğini, zorunlu mali sorumlu sigortası için 661,24 TL ödediğini, motorlu taşıtlar vergisi olarak 3.840,50 TL ödediğini, ayrıca yeni aldığı aracın ayıplı çıkmasından dolayı huzurunun bozulduğunu mali sıkıntılar yaşadığını bu itibarla da manevi zarara uğradığını ileri sürerek 48.621,93 TL maddi tazminat ve 20.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davacının kasko sigortası, zorunlu mali sorumluluk poliçesi ve motorlu taşıtlar vergisi taleplerinin daha önceki mahkemede reddedildiği ve mahkeme kararının kesinleşmesi nedeniyle bu taleplerin kesin hüküm nedeniyle reddinin gerektiğini, davacının aracı 2 yıl boyunca otoparkta bekletmesi ve bunun bedelinin da kendilerinden talep edilmesinin de kötü niyetli bir talep olarak değerlendirmiş yediemine bırakılmayan araç hakkında otopark bedelli istenmesinin mümkün bulunmadığını, ayrıca araç kiralama ve otopark ücretlerine ilişkin faturaların usulüne uygun olup olmadığı kiralanan araçların davaya konu araç muadili olup olmadığı davacının taleplerinin fahiş olduğu ve zenginleşme amacı taşıdığını belirterek bütün maddi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiğini ve manevi tazminat koşullarının da oluşmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; Davanın kısmen kabulüyle, davacının manevi tazminat yönünden açtığı davanın koşulları oluşmadığından reddine, kasko, mtv, zorunlu sigorta vb masraflardan oluşan 6.985,93 TL miktar yönünden daha önce verilmiş kesin hüküm bulunduğundan reddine, davacının otopark ücreti olarak talep ettiği 6.136,00 TL ve araç kiralama masrafı olarak 35.500,00 TL olmak üzere toplam 41.636,00 TL miktar yönünden davasının kabulüyle dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş, hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davalının temyizi yönünden; Taraflar arasında görülen davada, davacı diğer talepleri yanında ayıplı araçtan yararlanamadığı süreler için kiraladığı araçlar nedeniyle ödemek zorunlu kaldığı kira paraları ve otopark ücretleri yönlerinden de taleple bulunmuş, mahkemeye de araç kiralamaya ilişkin 14 adet fatura, otopark ücretlerine ilişkin ise 2 adet fatura sunmuştur. Araç kiralama faturalarının incelenmesinde 15.02.2013 tarihli ilk fatura ile 07.12.2013 tarihli dokuzuncu fatura arası dönemde aylık 2.000,00.-TL, 25.01.2014 tarihli onuncu fatura ile 09.11.2014 tarihli sonuncu fatura arasında ise aylık 1.500,00.-TL araç kiralama bedeli masrafı yapıldığı iddiasında bulunulduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece bu hususta tanık dinlenmiş ve araç kiralama şirketinden sözleşmeler dosya içine alınmıştır. Bu sözleşmelerin incelenmesinde 25.01.2014-06.03.2014 dönemine ilişkin sözleşme bulunmadığı görülmüş ve var olan sözleşmelerin de yeterli bilgiyi ihtiva etmediği anlaşılmıştır. Yine dosya içerisinde bulunan iki adet otopark faturası ile de bu hizmet karşılığı toplam 6.136,00.-TL ödendiği iddiasında bulunulmuştur. Mahkemece bu hususta da tanık dinlenmiş ve ... Şoförler ve Otomobilciler odasına müzekkere yazılmıştır. Dosya içinde bulunan ... İlçe Emniyet Müdürlüğüne ait davacı yan ekonomik ve sosyal durum araştırması formuna göre davacının aylık geliri 18.01.2016 tarihi itibariyle 3.700,00.-TL olup, evli ve çocuklu davacının diğer giderleri yanında araç kiralama için aylık ortalama 1.500-2.000 TL ayırması hayatın olağan akışına aykırıdır. Hukuk yargılamasında hakim, tarafların iddialarıyla ve bu iddiaların gerçekliğine ispat için gösterilen ispat araçlarıyla bağlıysa da aslolan asıl doğruya ulaşmak ve adalete erişmek olup, iyiniyet temelinde bu doğruya ulaşmak için gerekli araştırmayı yapmakla ve usul yasalarında yer alan hükümlerin olası kötüye kullanımının önüne geçmekle de mükelleftir. Bu halde mahkemece, öncelikle, Büyükşehir Belediyesi UKOME başkanlığına yazılacak müzekkere ile anılan tarihler itibariyle belirlenen otopark ücretlerini ve Gelir idaresi Başkanlığına yazılacak müzekkere ile davacı yana araç sağlayan işletmenin araç kiralama ücretlerini belirledikten sonra faturaları düzenlemiş bulunan ticari işletmelerin anılan dönemlere ilişkin ticari defterlerinin de temini ile, sunulan faturalarla ilgili olarak davacının kiraladığı araç veya araçların hangi tarih ve sürelerde kullanıldığının davacıya açıklatılarak belirlenmesi, davacının araçtan yararlanılamadığı tarihin de tespiti ile, tespit edilen bu dönemden hafta sonu ve resmi tatil günleri çıkarılarak, hak ve nesafet ölçüleri gözetilmek suretiyle taraf ve Yargıtay denetimine uygun bilirkişi raporu alındıktan sonra hüküm tesisi gerekirken, aksine düşüncelerle davacının bu taleplerinin kabul edilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, 1.630,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin alınan 29,20 TL harcın istek halinde davacıya iadesine,711, TL harcında davalıya iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.