Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1127
Karar No: 2019/2642
Karar Tarihi: 10.04.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/1127 Esas 2019/2642 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı Hazine tarafından tespit edilen ve çekişmeli 142 ada 22 parsel sayılı taşınmazın çayır vasfı ile davacı adına tesciline karar verilmiştir. Ancak, davacının dayandığı tapu kaydının taşınmaza uyup uymadığı denetlenemediği için doğru sonuca ulaşmak mümkün olmamıştır. Bu nedenle, mahkemece öncelikle, davacının dayandığı tapu kaydı tesisinden itibaren tüm tedavülleriyle birlikte dosya arasına getirtilmeli, ayrıca 30.05.1949 tarih, 11 numaralı tapu kaydının iktisap nedeni kısmında gösterilen Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1948 tarih, 59-3 sayılı kararı ile varsa haritası getirtilerek dosya içerisine alınmalı, sonrasında çekişmeli taşınmazı iyi bilen, davada yararı bulunmayan, elverdiğince yaşlı yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılarak davacının dayandığı tapu kaydı, Hacıhalit Köyüne ait olduğu da dikkate alınmak suretiyle yerel bilirkişiler yardımı ile zemine uygulanmalı, yerel bilirkişilerce bilinemeyen sınır yerleri bulunduğu takdirde bu konuda taraflara tanık dinletme olanağı sağlanmalı, fen bilirkişiye tapu kayıtlarında tarif edilen sınır yerleri düzenleyeceği haritada ayrı ayr
16. Hukuk Dairesi         2019/1127 E.  ,  2019/2642 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ



    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu ...İlçesi Kuşburnu Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 142 ada 22 parsel sayılı 46.253,98 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu belirtilerek hali arazi vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal, tapu kaydı, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda temyize konu çekişmeli 142 ada 22 parsel sayılı taşınmaza yönelik açılan davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın çayır vasfı ile davacı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı ..., temyize konu 142 ada 22 parsel sayılı taşınmazın babasından intikalen ve taksimen kendisine kaldığını ve zilyet olduğunu, ayrıca bu yerin 31.03.1958 tarih, 18 numaralı tapu kaydının kapsamında bulunduğunu belirterek, tespitin iptali ile adına tescilini talep etmiş; 02.10.2014 tarihli keşifte babasının taşınmazı başkasından satın aldığını, 30-35 sene kullandığını, bundan sonra kendisine intikal ettiğini, kendisinin de öncesinde burayı arpa, buğday ekerek kullandığını, ancak yaşlandığından dolayı 20-25 yıldır kullanamadığını, bu nedenle taşınmazın taşlık hale geldiğini beyan etmiştir. Davalı Hazine, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dava konusu parsele revizyon gören, davacının paydaşı olduğu 355 numaralı vergi kaydı ile 30.05.1949 gün 11 numaralı tapu kaydının taşınmaza uyduğu, ziraat bilirkişi raporuna göre de taşınmazın hali arazi olmayıp çayır vasfında olduğu gerekçesiyle, çekişmeli 142 ada 22 parsel sayılı taşınmazın çayır vasfıyla davacı adına tesciline karar verilmiş olup, tapu kaydının kapsamı yönünden yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya elverişli bulunmamaktadır. Davacının babası ...’ın, davacının dayandığı 31.03.1958 tarih, 18 sıra numaralı tapu kaydının geldisi olan 30.05.1949 tarih, 11 numaralı tapu kaydında hissedar olduğu anlaşılmaktadır. Ne var ki, bu tapu kaydı tesisinden itibaren tedavülleriyle birlikte dosyaya getirtilmemiştir. Her ne kadar 02.10.2014 tarihinde mahallinde yapılan keşifte, bilirkişi ve tanıklar tarafından söz konusu tapu kaydının taşınmaza uyduğu belirtilip, mevki ve hudutları anlatılmış ise de, fen bilirkişisi tarafından tapu kaydının hudutları krokide gösterilmeyip, raporda genel ve soyut bir ifadeyle tapu kaydının taşınmaza uyduğu belirtilmiştir. Bu haliyle, davacının dayandığı tapu kaydının dava konusu taşınmaza uyup uymadığını denetlemek mümkün değildir. Öte yandan mahalli bilirkişi, tespit bilirkişi ve tanık beyanlarında, çekişmeli taşınmazın evvelce davacı tarafından zilyet edildiği belirtilmiş ise de, davacının kendi beyanıyla dahi taşınmazın 20-25 yıldır kullanılmadığı, bu nedenle taşlık olduğu beyan edilmiş olup, dosya arasında bulunan fotoğraflardan da çekişmeli taşınmazın ziraat bilirkişisi raporunda ve mahkeme gerekçesinde belirtilenin aksine, çayır vasfında değil ham toprak vasfında olduğu görülmekte olduğundan, zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleştiğinin kabulü mümkün bulunmamaktadır.
    Hal böyle olunca doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, davacının dayandığı tapu kaydı tesisinden itibaren tüm tedavülleriyle birlikte dosya arasına getirtilmeli, ayrıca 30.05.1949 tarih, 11 numaralı tapu kaydının iktisap nedeni kısmında gösterilen ...Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1948 tarih, 59-3 sayılı kararı ile varsa haritası getirtilerek dosya içerisine alınmalı, sonrasında çekişmeli taşınmazı iyi bilen, davada yararı bulunmayan, elverdiğince yaşlı yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılarak davacının dayandığı tapu kaydı, Hacıhalit Köyüne ait olduğu da dikkate alınmak suretiyle yerel bilirkişiler yardımı ile zemine uygulanmalı, yerel bilirkişilerce bilinemeyen sınır yerleri bulunduğu takdirde bu konuda taraflara tanık dinletme olanağı sağlanmalı, fen bilirkişiye tapu kayıtlarında tarif edilen sınır yerleri düzenleyeceği haritada ayrı ayrı işaret ettirilmeli, tapu kayıtlarının uyup uymadığı komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli ve yapılan tapu uygulaması neticesinde, tapu kaydının dava konusu taşınmaza uymadığının belirlenmesi halinde, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi gereğince taşınmaz üzerinde davacı lehine zilyetlikle edinme koşullarının oluşmadığı ve zilyetlikle birleşmeyen vergi kaydına da itibar edilemeyeceği nazara alınarak, davanın reddine karar verilmesi gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır. Mahkemece belirtilen şekilde inceleme ve araştırma yapılmadan yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsiz olup, davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi