Esas No: 2020/2767
Karar No: 2021/4581
Karar Tarihi: 14.10.2021
Danıştay 8. Daire 2020/2767 Esas 2021/4581 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/2767
Karar No : 2021/4581
DAVACI : …
DAVALILAR : 1- … Bakanlığı
VEKİLİ : … 2- … Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU :
1) Davacının Polis Amirleri Eğitim Merkezinden ilişiğinin kesilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemi ile,
2) Bireysel işlemin dayanağı olan 16/07/2015 tarih ve 29418 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Polis Akademisi Başkanlığı Polis Amirleri Eğitimi Merkezi Giriş ve Eğitim-Öğretim Yönetmeliği'nin 9. maddesinin 1. fıkrasının b-7 bendinde yer alan; "uyuşturucu veya uyarıcı madde nedeniyle, hakkında herhangi bir adlî veya idarî soruşturma veya kovuşturma devam ediyor olmamak, bunlardan dolayı idarî yaptırım uygulanmamak veya bu işler nedeniyle hüküm giymemiş olmak," ibaresinin iptali istemidir.
DAVACININ İDDİALARI :
Davacı tarafından, denetimli serbestlik sürecini olumlu geçirdiği için hakkında ki davanın düşürüldüğü bu nedenle hakkında devam eden bir soruşturma veya kovuşturmanın bulunmadığı, denetim sürecinde tedavi görmediği, dava konusu bireysel işlemin dayanağı Yönetmelik hükmünün Anayasa ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
DAVALI İDARELERİN SAVUNMALARI;
İçişleri Bakanlığı'nın Savunması : Dava konusu düzenlemenin üst hukuk normlarına uygun olarak hazırlandığı ve bu düzenleme gereği yapılan bireysel işleminde hukuka uygun olduğu savunulmaktadır.
Emniyet Genel Müdürlüğü'nün Savunması: 16/07/2015 tarih ve 29418 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Polis Akademisi Başkanlığı Polis Amirleri Eğitimi Merkezi Giriş ve Eğitim-Öğretim Yönetmeliği'nin 9. maddesinin 1. fıkrasının b-(7) bendinde; "Adayın kendisinin ve evli ise eşinin; genelev, birleşme yeri, randevuevi, tek başına fuhuş yapılan konut ve benzeri yerlerde çalışmış veya aracılık ve bekleyicilik fiillerinde bulunmamış olmak, genel ahlak ve edebe aykırı mahiyette her türlü yazılı, sesli ve görüntülü eserleri, kaydedildiği materyale bakılmaksızın üretmek ve satmaktan veya kumar, uyuşturucu veya uyarıcı madde nedeniyle, hakkında herhangi bir adlî veya idarî soruşturma veya kovuşturma devam ediyor olmamak, bunlardan dolayı idarî yaptırım uygulanmamak veya bu işler nedeniyle hüküm giymemiş olmak," hükmü yer almakta olup, davacının şartları taşımadığı anlaşıldığından mevzuata uygun olarak Polis Amirleri Eğitim Merkezinden ilişiğinin kesilmesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI : …
DÜŞÜNCESİ : Dava Polis Amirleri Eğitim Merkezinde eğitim görmekte olan davacının ilişiğinin kesilmesine ilişkin … günlü, … sayılı Polis Amirleri Eğitim Merkezi Yönetim Kurulu kararı ile başkanlık makamının 24.02.2017 tarihli oluru ve bu işlemlerin dayanağı olan 16.07.2015 günlü, 29418 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Polis Akademisi Başkanlığı Polis Amirleri Eğitimi Merkezi Giriş ve Eğitim-Öğretim Yönetmeliği'nin 9. maddesinin 1. fıkrasının b-7 bendinin iptali istemiyle açılmıştır.
3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu’nun 55. maddesinin 13. fıkrasında, “ihtiyaç halinde meslekte fiilen iki yılını dolduran ve kırk beş yaşından gün almamış lisans mezunu polis memurları, başpolis memurları ve kıdemli başpolis memurları arasında yapılacak yazılı ve sözlü sınavda başarılı olanlardan, Polis Akademisi Başkanlığınca düzenlenecek ilk derece amirlik eğitimini başarıyla bitirenler Komiser Yardımcılığı rütbesine atanır. Adaylarda aranacak diğer nitelikler, sınavlara ve ilk derece amirlik eğitimine ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir.” hükmü yer almaktadır.
4652 sayılı Polis Yüksek Öğretim Kanunu’nun “Yönetmelikler” başlıklı 30. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde, akademiye alınacak öğrencilerde aranacak şartlar, istenecek belgeler, kayıt, sınav ve kabul işlemlerine ait esas ve usullerin, Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği hükme bağlanmıştır.
4652 sayılı yasanın anılan hükmüne dayanılarak, Polis Amirleri Eğitimi Merkezine giriş ve yapılacak eğitime ilişkin usul ve esasları düzenlemek amacıyla dava konusu yönetmelik çıkarılmıştır.
Yönetmeliğin adaylarda aranılan şartlar başlıklı 9. maddesinin 1. fıkrasının b-(7) bendinde; "Adayın kendisinin ve evli ise eşinin; genelev, birleşme yeri, randevuevi, tek başına fuhuş yapılan konut ve benzeri yerlerde çalışmış veya aracılık ve bekleyicilik fiillerinde bulunmamış olmak, genel ahlak ve edebe aykırı mahiyette her türlü yazılı, sesli ve görüntülü eserleri, kaydedildiği materyale bakılmaksızın üretmek ve satmaktan veya kumar, uyuşturucu veya uyarıcı madde nedeniyle, hakkında herhangi bir adlî veya idarî soruşturma veya kovuşturma devam ediyor olmamak, bunlardan dolayı idarî yaptırım uygulanmamak veya bu işler nedeniyle hüküm giymemiş olmak," (9) bendinde; "Alkol, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanımı nedeniyle tedavi görmüş veya görüyor olmamak," hükümleri yer almış, aynı maddenin 2. fıkrasında da, PAEM’e başvuran adayların birinci fıkrada belirtilen şartlardan herhangi birini taşımadıklarının anlaşılması halinde, sınav sonuçlarına bakılmaksızın adaylıklarının, öğrenime başlamışlarsa öğrenciliklerinin sona erdirileceği, yönetmeliğin 41. maddesinin 2. fıkrasının (ç) bendinde, PAEM'e giriş ile ilgili nitelikleri taşımadıkları veya kaybettikleri öğrenimleri sırasında anlaşılanların, yönetim kurulu kararı, Müdürün teklifi ve Başkanın onayı ile PAEM'den ilişiklerinin kesileceği hükme bağlanmıştır.
Davacı tarafından, uyuşmazlığa konu düzenlemenin yasayla yapılması gerektiğinden yönetmelik hükmünün Anayasaya, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa aykırı olduğu öne sürülmektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48. maddesinin 1. fıkrasının (A) bendinde, devlet memurluğuna alınacaklarda aranacak genel şartlar sayıldıktan sonra, fıkranın özel şartlar başlıklı (B) bendinin 2. alt bendinde, "kurumların özel kanun veya diğer mevzuatında aranan şartları taşımak" özel şartlar arasında sayılmıştır.
Polislik mesleğinin özelliği gereği, mesleğe dürüst, sabıkası ve kötü hali olmayan kişilerin seçilmesi kaçınılmaz olduğundan, mesleğe alınacak olan kişilerin bu özelliklerini belirlemeye yönelik olarak yönetmelikle devlet memurluğuna alınacaklarda aranacak şartlardan farklı şartlar getirilmesinde ve bu kapsamda yukarıda anılan yönetmelik maddesi hükmüyle, polis olacaklarda genel koşullar dışında, "...uyuşturucu veya uyarıcı madde nedeniyle, hakkında herhangi bir adli veya idari soruşturma veya kovuşturma devam ediyor olmamak, bunlardan dolayı idari yaptırım uygulanmamak veya bu işler nedeniyle hüküm giymemiş olmak" koşulunun da aranmasında Anayasaya, mevzuata ve hukuka aykırılık görülmemiştir.
Davacının ilişiğinin kesilmesine ilişkin işlemlere gelince; dosyanın incelenmesinden, 2016-2017 Eğitim-Öğretim döneminde Polis Akademisi Polis Amirleri Eğitimi Merkezi müdürlüğü sınavını kazanıp 24.10.2016 tarihinde geçici kaydı yapılarak eğitime başlayan davacı hakkında, kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak suçu nedeniyle açılan dava sonucunda … Sulh Ceza Mahkemesinin … günlü, E:… , K:… sayılı kararı ile "tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri" kararı verildiğinin anlaşılması üzerine dava konusu işlemlerin tesis edildiği, davacının hakkında verilmiş olan tedbirin gereklerine uygun davrandığının anlaşılması üzerine … Sulh Ceza Mahkemesinin … günlü, E:… EK, K:… EK sayılı ek kararı ile davacı hakkında açılan kamu davasının düşmesine karar verildiği ve bu kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davacı hakkında uyuşturucu ve uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak suçu nedeniyle kamu davası açılmışsa da, verilen tedbir kararının gereğinin yerine getirilmiş olması nedeniyle kovuşturma şartının ortadan kalkmasıyla kamu davası düştüğünden, dava konusu yönetmelik hükmünde yer alan "kovuşturma devam ediyor olmamak, veya bu işler nedeniyle hüküm giymemiş olmak" hükmünün olayda uygulanmasına olanak bulunmamakla birlikte; davacının tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri gereğince uyuşturucu tedavisi görmüş olması nedeniyle dava konusu yönetmeliğin 9. maddesinin 1. fıkrasının b- (9) bendinde; alkol, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanımı nedeniyle tedavi görmüş veya görüyor olmamak koşulunu taşımaması nedeniyle davacının ilişiğinin kesilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ SÜREÇ :
Dava konusu Yönetmelik 05/04/2001 tarihli ve 4652 sayılı Polis Yüksek Öğretim Kanununun 30 uncu maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
2016-2017 Eğitim-Öğretim döneminde Polis Akademisi Polis Amirleri Eğitimi Merkezi Müdürlüğü sınavını kazanıp 24/10/2016 tarihinde geçici kaydı yapılarak eğitime başlayan davacı hakkında, kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak suçu nedeniyle açılan dava sonucunda … Sulh Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararı ile "tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri" kararı verildiği, davacının hakkında verilmiş olan tedbirin gereklerine uygun davrandığının anlaşılması üzerine … Sulh Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:… K:… sayılı ek kararı ile davacı hakkında açılan kamu davasının düşmesine karar verildiği ve bu kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği, idarece yapılan güvenlik soruşturması arşiv araştırması sonucu … Sulh Ceza Mahkemesinin kararının görülmesi üzerine davacının ilişiğinin kesilmesi üzerine bireysel işlem ve dayanağı düzenleyici işlemin iptali istemiyle işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 124. maddesinde; "Cumhurbaşkanı, bakanlıklar ve kamu tüzelkişileri, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla, yönetmelikler çıkarabilirler." hükmü yer almaktadır.
4652 sayılı Polis Yüksek Öğretim Kanunu’nun “Yönetmelikler” başlıklı 30. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde, akademiye alınacak öğrencilerde aranacak şartlar, istenecek belgeler, kayıt, sınav ve kabul işlemlerine ait esas ve usullerin, Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği hükme bağlanmıştır.
4652 sayılı yasanın anılan hükmüne dayanılarak, Polis Amirleri Eğitimi Merkezine giriş ve yapılacak eğitime ilişkin usul ve esasları düzenlemek amacıyla dava konusu yönetmelik çıkarılmıştır.
Yönetmeliğin adaylarda aranılan şartlar başlıklı 9. maddesinin 1. fıkrasının b-(7) bendinde; "Adayın kendisinin ve evli ise eşinin; genelev, birleşme yeri, randevuevi, tek başına fuhuş yapılan konut ve benzeri yerlerde çalışmış veya aracılık ve bekleyicilik fiillerinde bulunmamış olmak, genel ahlak ve edebe aykırı mahiyette her türlü yazılı, sesli ve görüntülü eserleri, kaydedildiği materyale bakılmaksızın üretmek ve satmaktan veya kumar, uyuşturucu veya uyarıcı madde nedeniyle, hakkında herhangi bir adlî veya idarî soruşturma veya kovuşturma devam ediyor olmamak, bunlardan dolayı idarî yaptırım uygulanmamak veya bu işler nedeniyle hüküm giymemiş olmak," (9) bendinde; "Alkol, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanımı nedeniyle tedavi görmüş veya görüyor olmamak," hükümleri yer almış, aynı maddenin 2. fıkrasında da, PAEM’e başvuran adayların birinci fıkrada belirtilen şartlardan herhangi birini taşımadıklarının anlaşılması halinde, sınav sonuçlarına bakılmaksızın adaylıklarının, öğrenime başlamışlarsa öğrenciliklerinin sona erdirileceği, yönetmeliğin 41. maddesinin 2. fıkrasının (ç) bendinde, PAEM'e giriş ile ilgili nitelikleri taşımadıkları veya kaybettikleri öğrenimleri sırasında anlaşılanların, yönetim kurulu kararı, Müdürün teklifi ve Başkanın onayı ile PAEM'den ilişiklerinin kesileceği hükme bağlanmıştır.
16/07/2015 tarih ve 29418 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Polis Akademisi Başkanlığı Polis Amirleri Eğitimi Merkezi Giriş ve Eğitim-Öğretim Yönetmeliği'nin 9. maddesinin 1. fıkrasının b-7 bendi yönünden yapılan inceleme:
Davacı tarafından, 16/07/2015 tarih ve 29418 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Polis Akademisi Başkanlığı Polis Amirleri Eğitimi Merkezi Giriş ve Eğitim-Öğretim Yönetmeliği'nin 9. maddesinin 1. fıkrasının b-7 bendinin tamamının iptali istenilmiş ise de, "uyuşturucu veya uyarıcı madde nedeniyle, hakkında herhangi bir adlî veya idarî soruşturma veya kovuşturma devam ediyor olmamak, bunlardan dolayı idarî yaptırım uygulanmamak veya bu işler nedeniyle hüküm giymemiş olmak," kısmı dışındaki kısımların iptalini istemekte davacının menfaati olmadığı anlaşıldığından inceleme hasren bu kısım yönünden yapılacaktır.
Anayasa'nın 124. maddesinde; Cumhurbaşkanı, bakanlıklar ve kamu tüzelkişileri, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla, yönetmelikler çıkarabilecekleri kuralı yer almıştır. Anayasanın aktarılan hükmü ve normlar hiyerarşisi bağlamında, bir yasa hükmüne dayalı olarak hazırlanan yönetmelikler ile yasa hükümlerine açıklık getirilmesi ve yasa hükümlerinin uygulamaya geçirilmesi amaçlanır.
İdarelerin Kanun koyucunun genel prensiplerini belirlediği konularda düzenleyici işlem yapma yetkisi olup; ancak yasama organının çizdiği sınırlar içerisinde Anayasa ve Kanun gibi üst hukuk normlarına aykırı olmamak kaydıyla düzenleme yapabileceği açıktır. Kanun koyucu tarafından idareye tanınan düzenleme yetkisinin başta kamu yararı olmak üzere hizmet gereklerine, hukuk devleti, hukuk güvenliği ve kazanılmış haklara riayet ilkelerine uygun olarak kullanılması gerekmektedir.
Bu bağlamda, üst hukuk normlarına aykırı ya da onu aşar vaziyette hüküm içermeyen Polis Akademisi Başkanlığı Polis Amirleri Eğitimi Merkezi Giriş ve Eğitim-Öğretim Yönetmeliği ile, polis olacaklarda öngörülen genel koşullar yanında "...uyuşturucu veya uyarıcı madde nedeniyle, hakkında herhangi bir adlî veya idarî soruşturma veya kovuşturma devam ediyor olmamak, bunlardan dolayı idarî yaptırım uygulanmamak veya bu işler nedeniyle hüküm giymemiş olmak..." koşulunun da aranmasında kamu yararı ve hizmet gerekleri yönünden hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Davacının Polis Amirleri Eğitim Merkezinden ilişiğinin kesilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin incelenmesi:
Polis Akademisi Polis Amirleri Eğitimi Merkezi Müdürlüğü sınavını kazanıp 24/10/2016 tarihinde geçici kaydı yapılarak eğitime başlayan davacı hakkında, kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak suçu nedeniyle açılan dava sonucunda … Sulh Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararı ile "tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri" kararı verildiği, davacının hakkında verilmiş olan tedbirin gereklerine uygun davrandığının anlaşılması üzerine … Sulh Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:… K:… sayılı ek kararı ile davacı hakkında açılan kamu davasının düşmesine karar verildiği ve bu kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Polisin; toplumun asayişini, kişilerin, tasarruf emniyetini ve konut dokunulmazlığını korumak, halkın ırz, can ve malını muhafaza ve halkın istirahatini sağlamakla görevli ve genel bir emniyet görevlisi olması nedeniyle bu mesleğe girecek ve sürdürecek olanların da hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde güvenilir, onurlu, iyi ahlaklı ve disiplinli kişiler arasından seçilmeleri gerekmektedir.
Bu durumda, polislik mesleğinin yukarıda aktarılan özelliği gereği, bu mesleğe alınacaklarda diğer memurlardan farklı olarak bazı özel niteliklerin aranması gerektiği açıktır. Her ne kadar davacı hakkında denetimli serbestlik gereklerine uygun davrandığı gerekçesiyle davanın düşürülmesine kararı verilmişse de polislik mesleğinin özellikleri dikkate alındığında, kullanmak maksadıyla uyuşturucu bulundurmak suçunu işlediği sabit olan ve denetimli serbestlik tedbirinin uygulandığı açık olan davacı hakkında yukarıda belirtilen Yönetmelik hükümleri uyarınca tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Öte yandan, davacı hakkında, kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak suçu nedeniyle açılan dava sonucunda … Sulh Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararı ile "tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri" kararı verildiği ve tedavi ve denetimli serbestlik koşullarını yerine getirmesi nedeniyle … Sulh Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:… K:… sayılı ek kararı ile davacı hakkında açılan kamu davasının düşmesine karar verilmiş ise de, davacının uyuşturucu madde kullanımı nedeniyle tedavi gördüğü ve dava konusu Yönetmeliğin 9. maddesinin 1. fıkrasının b- (9) bendinde; "alkol, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanımı nedeniyle tedavi görmüş veya görüyor olmamak" şartını da taşımadığı açıktır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVANIN REDDİNE,
2.Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam … TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca … -TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idarelere verilmesine,
4. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde davacıya iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 14/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.