17. Hukuk Dairesi 2019/2704 E. , 2020/7939 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne, birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davalı ... vekili, asıl ve birleşen davacı vekili ile dahili davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili; asıl davada, davalıların maliki, sürücüsü ve trafik sigortası oldukları aracın, müvekkiline ait ve kullanmakta olduğu araca çarpması sonucu müvekkilinin yaralanarak daimi maluliyete uğradığını ileri sürerek ıslahla birlikte 106.923,08 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ile 39.224,39 TL tedavi giderinin davalılardan tahsiline karar verilmesini, birleşen davada, 75.000,00 TL manevi tazminatın davalı ..."tan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... şirketi vekili, müvekkilinin sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitleri dahilinde sorumlu olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, davacının park halindeyken dörtlü flaşörlerini yakmayarak ve dikkat üçgenini bulundurmayarak gerekli önlemleri almadığını, bu nedenle olayda tam kusurlu olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; asıl dava yönünden 106.923,08 TL kalıcı sakatlık tazminatının sigorta şirketi poliçe limiti 50.000TL ile sınırlı sorumlu olmak kaydıyla davalı ... ve ... Sigorta AŞ"den müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalı ... için kaza tarihi olan 02/04/2005 tarihinden,davalı ... şirketi için dava tarihi olan 05/06/2006 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, 25.218,12 TL tedavi giderinin davalı ... ve ... Sigorta şirketi 50.000 TL lik poliçe limitiyle sınırlı sorumlu olmak suretiyle bu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine, 2.906,87 TL tedavi giderinin dahili davalı SGK dan alınıp davacıya verilmesine, davalı ... için kaza tarihi olan 02/04/2005 tarihinden sigorta şirketi için dava tarihi olan 05/06/2006 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, birleşen 2009/108 Esas sayılı manevi tazminata yönelik davanın kısmen kabulü ile ; takdiren 35.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 02/04/2005 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı ... dan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, asıl ve birleşen davalı ... vekili, asıl ve birleşen davacı vekili ile dahili davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre asıl ve birleşen davacı vekili ile dahili davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine, asıl ve birleşen davalı ... vekilinin aşağıdaki (2) ve (3) nolu bentler dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
6098 sayılı TBK"nun 56. (818 sayılı BK"nun 47.) maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1966 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
O halde mahkemece, meydana gelen trafik kazası sonucu yaralanan davacının geçirdiği trafik kazası nedeniyle duyduğu acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla; davacıda oluşan yaralanmanın derecesi, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kazanın meydana geldiği tarih de göz önünde bulundurularak davacı için hak ve nesafet kuralları çerçevesinde daha düşük manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan, bir miktar yüksek manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.
3-Kabule göre de; davacı vekili, birleşen dava ile cismani zarar nedeniyle manevi tazminat talebinde bulunmuş, mahkemece birleşen dava yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bu durumda mahkemece, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT dikkate alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalı ... lehine reddedilen manevi tazminat yönünden vekalet ücreti hükmedilmesi gerekirken bu hususun hüküm altına alınmayışı isabetli olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davacı vekili ile dahili davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine, asıl ve birleşen davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 10,00 TL kalan onama harcının temyiz eden asıl ve birleşen davada davacıdan alınmasına, 492 Sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davalı SGK"dan harç alınmamasına, peşin alınan harcın asıl ve birleşen davada istek halinde davalı ..."a geri verilmesine, 01/12/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.