10. Hukuk Dairesi 2021/2519 E. , 2021/12164 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
No : 2020/1530-2020/2088
adına Av....
Davalılar :1-... adına Av....
2-... adına Av. ...
Dava, sürekli iş göremezlik derecesinin yeniden belirlenmesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davalılar vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili, müvekkili şirket çalışanı ..."ın 28.03.2004 tarihinde geçirdiği iş kazası sonucu %20,2 oranında sürekli iş göremezlik derecesi belirlendiğini, sigortalının sağ elinin 3 parmağından yaralanmasına rağmen 4 parmağından yaralandığı belirtilerek yapılan tespitin hatalı olduğunu, Yüksek Sağlık Kurulu"na yaptıkları itiraz sonucu değişiklik olmadığını belirterek ..."ın sürekli iş göremezlik derecesinin yeniden belirlenmesini talep etmiştir.
II-CEVAP
Davalı kurum vekili; davanın süresinde ikame edilmediğini, dava dışı sigortalının da davaya dahil edilmesi gerektiğini, davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesini istemiştir.
Dahili davalı ... vekili; müvekkilinin 01/01/2000 tarihinde davacı bünyesinde çalışmaya başladığını, 28/03/2004 tarihinde iş kazası geçirerek sağ elinin 3,4,5. parmaklarının kırıldığını, ameliyat edilerek parmaklarına platin takıldığını, meydana gelen kaza sonrasında takoz koyma işleminin işyerinde yasaklandığını ve gerdirme makinesinin işverence alınarak bu işlemlerin gerçekleştirildiğini, müvekkilinin 28/08/2004 tarihinde sürekli işgöremez durumuna girdiğini, 18/02/2015 tarih ve 004436 sayılı Sağlık Kurulu kararı ile müvekkilinin sürekli iş göremezlik derecesinin %20,2 olarak tespit edildiğini, ayrıca aynı kararda kontrol gerekmediğinin de tespit edildiğini, söz konusu maluliyet oranına karşı davacı işverenin itirazının Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu"nun 29/01/2016 tarih ve 08/1423 sayılı kararı ile reddedildiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
"Davacının davasının kısmen kabulüne,
Davalı kazalı ..."ın Adli Tıp Kurumu 2. üst kurulu tarafından muayene edildiği tarih olan 06/10/2017 tarihinden itibaren azalma kaydıyla E cetveline göre %11,1 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağının tespitine" karar verilmiştir.
B-BAM KARARI
"1-Davalı kurum ve dahili davalı vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine" karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı kurum vekili, davaya konu kararın bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Sürekli iş göremezlik ve malullük halinin belirlenmesinde izlenecek yol; 5510 sayılı Kanunun “Sağlık Raporlarının Usul ve Esasları"na dair 95. maddesinde (506 sayılı Kanunun 109. maddesinde) hükme bağlanmıştır. Buna göre, Kurum sağlık tesisleri tarafından raporlara dayanılarak verilen kararlara karşı ilgililerin S.S. Yüksek Sağlık Kurulu"na itiraz hakları mevcuttur. Söz konusu kurulun raporlarının Kurumu bağlayacağı, diğer ilgililer yönünden bağlayıcı olmayıp, Adli Tıp Başkanlığı veya Tıp Fakültelerinin ilgili ana bilim dalı konseylerinden Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü çerçevesinde inceleme ve araştırma yapılmasını isteyebilecekleri 28.06.1976 tarih ve 6/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararının gereğidir. Öte yandan; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 17.02.2010 gün ve 2010/21-60 Esas, 2010/90 Karar sayılı ilamı ile 06.10.2010 gün ve 2010/10-390 Esas, 2010/448 Karar sayılı ilamların da belirtildiği üzere Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’nın ilgili ihtisas kurulu ile üniversitelerin tıp fakülteleri ilgili bilim dalı Başkanlıklarınca ya da S.S. Yüksek Sağlık Kurulu"nca düzenlenen raporlar arasında çelişkinin mevcut olması halinde, çelişkinin 6754 sayılı Yasayla değişik 2659 sayılı Adlî Tıp Kurumu Kanunu"nun 26. maddesi gereği Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. üst Kurulu tarafından giderilerek, sigortalının sürekli iş göremezlik oranı ve başlangıç tarihi kesin olarak karara bağlanması da zorunludur.
Dosya kapsamından, SGK İl Müdürlüğü"nün 18.02.2015 tarihli kararıyla davalı sigortalının %20,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayıldığı, SS Yüksek Sağlık Kurulu"nun 29.01.2016 tarihli kararında sigortalının 30.03.2004 tarihinde geçirdiği iş kazası nedeniyle Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü çerçevesinde bu oranın %20,2 olarak belirlendiği, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu’nun 18.10.2017 tarihli raporunda muayene tarihi olan 06/10/2017 tarihinden itibaren azalma kaydıyla, E cetveline göre %11,1 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, davalı tarafından bu rapora itiraz edilmesi ve Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu raporu ile davalı kurum tarafından düzenlenen sağlık raporu arasındaki çelişkinin giderilmesi için dosya Adli Tıp Kurumu İkinci Üst Kurulunun 18.10.2018 tarihli raporunda; Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü uyarınca muayene tarihi olan 06.10.2017 tarihinden itibaren azalma kaydıyla E cetveline göre %11.1 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, SGK ile farkın muayenede el bileğinde ve el 4-5. parmaklarında hareket kısıtlılığının saptanmamasından kaynaklandığı belirtilmiş olup, Mahkemece mevzuat hükümleri de nazara alınarak davanın kabulü ile davacının 28.03.2004 tarihinde geçirdiği iş kazası nedeniyle meslekte kazanma gücünü %11,1 oranında yitirdiğinin tespitine dair karar verilmiş ise de, kaza tarihinde Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü hükümlerinin yürürlükte olduğu ancak Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu tarafından olay tarihinde yürürlükte olmayan 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak değerlendirme yapıldığı ve raporlar arasında bu yönden çelişki olduğu anlaşılmakla; yukarıda açıklanan ve Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu"nun 28/06/1976 günlü, 1976/6-4 sayılı Kararına ve yasal prosedüre uygun şekilde, 30.03.2004 tarihli iş kazası nedeniyle Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü çerçevesinde yeniden rapor aldırılmalı ve sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesinin davalı kurum vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1. maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 13/10/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.