16. Hukuk Dairesi 2018/4910 E. , 2019/2640 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "kadastro tespitine dayanak yapılan tapu kayıtlarının dönüm olarak toplam yüzölçümü kayıtların oluştuğu günde 1 dönümün 919 metrekare olduğu dikkate alınarak gerçek yüzölçümünün buna göre belirlenmesi, bundan sonra tapu kayıtlarında tarif edilen sınır yerlerinden, değişmez nitelikteki sınır yerleri esas alınarak tapu kayıtlarına 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 20. maddesi hükmü uyarınca yüzölçümü ile kapsamının belirlenmesi, tapu kayıtlarının miktar fazlası üzerinde, kayıtların oluştuğu günden kadastro tespit gününe kadar 20 yılı aşkın süre ile davalıların zilyet bulunduğu somut olayda davalıların tapu dışı paylaşmaya dayanmadıkları göz önüne alınarak ve davalılara, "tercih hakları" kullandırılarak davanın dayanağını oluşturan 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14/son maddesi hükmü uyarınca her bir tapu kaydının yüzölçümüyle kapsamı olan taşınmaz kesimine ilave olarak kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile davalıların edinebileceği taşınmaz miktarının ayrı ayrı 100 dönüm olabileceği göz önüne alınarak uzman bilirkişiye ifraz haritası düzenlettirilmesi, sözü edilen bölümlerin davalılar adına tapuya tesciline geri kalan kesimlerin ise 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 18. maddesi hükmü uyarınca davacı Hazine adına tesciline karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda çekişmeli 192 parsel sayılı taşınmaza ilişkin davanın reddi ile 192 parselin tespit gibi hükümde belirtilen malikler adına hisseleri oranında tesciline, çekişmeli 191 parsel sayılı taşınmaza ilişkin davanın kısmen kabulü ile, 191 parsel tespitinin iptaline, 07.07.2015 tarihli bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen 551400 metrekare kısmın aynı parsel numarası ile hükümde belirtilen hisseleri oranında ... ve müşterekleri adlarına tesciline, (A) harfi ile gösterilen 72047 metrekare kısmın son parsel numarası ile hükümde belirtilen hisseleri oranında ... ve müşterekleri adlarına tesciline, (B) harfi ile gösterilen 100 dönüm miktarındaki kısmın son parsel numarası verilerek ... adına, (D) harfi ile gösterilen 100 dönüm miktarındaki kısmın son parsel numarası verilerek ... mirasçıları adlarına, (E) harfi ile gösterilen 100 dönüm miktarındaki kısmın son parsel numarası verilerek Hüseyin oğlu ... mirasçıları adlarına, (F) harfi ile gösterilen 100 dönüm miktarındaki kısmın son parsel numarası verilerek Mehmet oğlu ... mirasçıları adlarına, (G) harfi ile gösterilen 100 dönüm miktarındaki kısmın son parsel numarası verilerek ... mirasçıları adlarına, (H) harfi ile gösterilen 100 dönüm miktarındaki kısmın son parsel numarası verilerek Musa Demirtaş mirasçıları adlarına, (K) harfi ile gösterilen 141.230,83 metrekare kısmın ise en son parsel numarası verilerek Hazine adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre, hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı Hazine vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, mahkemece 1937 tarih 1 tahrir numaralı vergi kaydı gereğince 191 parsel sayılı taşınmazın hükme esas bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen 551400 metrekare kısmının davalılar adına tesciline karar verilmiş olması doğru değildir. Bahsi geçen vergi kaydının çekişmeli taşınmazı kapsayıp kapsamadığı dosya kapsamından anlaşılamadığı gibi, dava konusu taşınmaza uyduğu kabul edilecek olsa dahi, bu kayıt bozma ilamından sonra davalı tarafça dosyaya sunulmuş olup, mahkemece verilen önceki tarihli kararda bu vergi kaydı kapsamında davalılara yer verilmediği ve kararın yalnızca davacı Hazine tarafından temyiz edildiği dikkate alındığında, artık bu vergi kaydının çekişmeli taşınmaza uygulanamayacağı noktasında davacı Hazine lehine müktesep hak oluşmuştur. Mahkemece belirtilen husus dikkate alınmaksızın 191 parsel sayılı taşınmazın (C) harfi ile gösterilen kısmının davacı Hazine yerine davalılar adına tesciline karar verilmiş olması isabetsiz olup, davacı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.