13. Hukuk Dairesi 2016/21760 E. , 2018/6328 K.
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı, davalı avukatınca duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat ... ile davalı Toki Başkanlığı vekili avukat ..."nın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, davalı idareden ... Vadisi Toplu Konut Projesi kapsamında ... Vadisi AK-29 Blok 1 nolu bağımsız bölümü 01.10.2007 tarihli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi ile satın aldığını, bağımsız bölüme ilişkin bedelin 91.701,00-TL olarak belirlendiğini, bu bedelin 60.160,00-TL sinin 26.09.2007 tarihinde peşin olarak ödendiğini, bakiye kalan tutarla ilgili olarak Akbank T.A.Ş den 34.000,00-TL tutarında bağlı kredi kullanıldığını, sözleşmeye göre teslim süresi 16 ay olmasına rağmen taşınmazın 13 ay gecikme ile ayıplı olarak teslim edildiğini, bedel iadesi talebi ile sözleşmeden döndüğünü, konutun 21.05.2010 tarihinde davalı idareye iade edildiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ödemelerden iade edilmeyenlere karşılık şimdilik 16.000,00-TL nin 01.10.2007 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle, teslim için teslim öncesi zorunlu tutulan KDV ve 103,81 TL Sigorta bedeli olarak ödenen toplam 1.022,82-TL nin, yönetim ve ortak gider aidatı olarak ödenen bedellerin, sözleşmenin yerine getirileceğine inanarak başka bir sözleşme fırsatını kaçırma sebebiyle uğradığı zarar karşılığı şimdilik 10.000,00-TL"nin faiziyle birlikte ve 50.000,00-TL manevi tazminatın, faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 593,39-TL"nin 31.03.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının sigorta primi ve KDV ve aidat için ödediği toplam 1.487,82-TL ana para ve dava tarihine kadar işlemiş 73,05-TL faiz ile dava tarihinden itibaren ana paraya işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının menfi zarar talebinin kısmen kabulü ile 3.103,00-TL"nin dava tarihi olan 22.09.2010 tarihinden itibarden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının kullanmış olduğu banka kredisi nedeniyle talep edilen faizlerinin tahsiline ilişkin talep ile manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarça temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, davacı tarafından satın alınan dairede mevcut ayıplar nedeniyle bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme talebine ilişkindir. 4077 sayılı Kanunun 4. maddesinin 2. fıkrası hükmüne göre; tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde açık ayıpları satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Mahkemece davacının başka bir sözleşme yapma fırsatını kaçırmış olması nedeniyle menfi zararının 3.103,00-TL olduğu gerekçesiyle davacının menfi zarar talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; 4077 sayılı Kanunda sözleşmeden dönme halinde tüketiciye tanınan seçimlik haklar içerisinde menfi zarar (kaçırılan fırsatlar) mevcut değildir. Kanunda tüketicinin seçimlik hakları sınırlı olarak sayılmıştır. Hal böyle olunca, mahkemece, bu zarar kalemi yönünden talebin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
3-Taraflar arasında düzenlenen 01.10.2007 tarihli Gayrimenkul Satış Sözleşmesinin 5. maddesinde "alıcı eğer isterse mülkiyet devredilinceye kadar gayrimenkul"ü idare"ye iade edebilir bu takdirde (banka komisyonu, daha önce devir yapılmışsa devir komisyonu ücretleri, emlak vergileri, sigorta ücretleri, bsmv ve damga vergisi, vb. ödemeler hariç) yapmış olduğu ödemeler alıcının banka ya yazılı başvuru yapmaları durumunda banka"nın müracaatı ve idare"nın bedeli aktarmasını takiben 30 (otuz) gün içerisinde faizsiz olarak kendisine iade edilir. Gayrimenkul teslim edilmiş ise veya teslim ihbarı gönderilmiş ise bu bedelden kira bedeli ve varsa idare"ce bir tutanakla tespit edilen tahribat ile ödenmemiş ortak gider aidatı karşılığı bedel düşülür.” şeklinde düzenleme yer almaktadır. Mahkemece davacının bir kısım talepleri yönünden bu madde esas alınmak suretiyle hüküm kurulmuş olup, sözleşmenin 5. maddesinde de sigorta ücretleri hariç olmak üzere bedelin iade edileceği düzenlenmiştir. Hal böyle olunca, mahkemece, bu zarar kalemi yönünden de talebin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. ve 3. bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, 1.630,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin alınan 371,27 TL harcın istek halinde davalıya iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.