Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/733
Karar No: 2019/6239

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/733 Esas 2019/6239 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı Orman Yönetimi, belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar adına tespit edilen 3538m² taşınmazın orman alanı olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, taşınmazın orman olmadığı gerekçesiyle davanın reddine ve tesciline karar verilmiştir. Ancak Yargıtay 20. Hukuk Dairesi bozma kararında, mahkemece yapılan araştırmanın hükme yeterli olmadığı ve raporun denetime elverişli bulunmadığı vurgulanmıştır. Bu nedenle, mahkemenin yapacağı incelemede eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilerek, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli, tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan kanunların durumu saptanmalıdır. Kararın temyiz itirazları reddedilmiştir. Kanunlar: 3116, 4785, 5658, 3402, 5304, Anayasa Mahkemesi kararları.
20. Hukuk Dairesi         2017/733 E.  ,  2019/6239 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Kadastro sırasında,.....sayılı 3538 m² yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden çayır niteliğiyle kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar adına tespit edilmiştir. Davacı ... Yönetimi, taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece taşınmazın orman olmadığı gerekçesiyle davanın reddine ve dava konusu parselin tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 14/12/2011 gün ve 2011/15085 E., - 14723 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Mahkemece yapılan araştırma inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki; mahkemece hükme esas alınan uzman bilirkişi kurulu raporunda memleket haritası ile kadastro paftası ölçekleri eşitlenerek birbiri üzerine aplike edilmediği ve yöreye ait eski tarihli hava fotoğraflarının incelenmemesi nedeniyle rapor denetime elverişli bulunmadığından, dairenin 06.04.2011 günlü geri çevirme kararı ile ek rapor hazırlanması istenmiş, hazırlanan ek raporda incelenen 1950 tarihli hava fotoğraflarına göre, taşınmazın kısmen yeşil renkli alanda kaldığı, yine 1966 tarihli memleket haritasında da yapraklı ve ibreli orman ağacı rumuzlu bölümde yeraldığı anlaşılmıştır. Bu nedenle, hükme dayanak alınan uzman orman bilirkişiler kurulu tarafından düzenlenen rapor yeterli olmadığı gibi aynı bilirkişilerin hazırladığı asıl raporla ek rapor arasındaki çelişki giderilmeden hüküm kurulamaz.
    Mahkemece, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen......ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir fen elemanı marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 3.3.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; orman kadastrosu kesinleşmediğine göre, fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak kesinleşmemiş tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazın konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri
    ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır." denilmiştir.
    Davacı ... Yönetimince 03.01.2018 havale tarihli dilekçesinde ...245 ada 1 sayılı parselin davalılar adına tespit gördüğü belirtilerek tespitin iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmesi talep edilmiş olup, ... ait 17/09/2010 gün ve 2008/18 E. - 2010/95 K. sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı .... tarafından temyiz edilmiş ve Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2011/15086 E. - 2011/14722 K. sayılı kararı ile asıl davadaki aynı gerekçelerle bozulmasına hükmedilmiştir. Yapılan yargılama neticesince; ...14.01.2013 gün ve 2012-20 E. - 2013-7 K. sayılı kararında; "Mahkemece bu dosyanın 2012/16 Esas sayılı dosyasında davalı olduğu aynı parsellere açılan davalar ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
    Mahkemece Yargıtay bozma kararına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama neticesinde; 1959 tarihli hava fotoğrafı, 1966 ve 1984 tarihli memleket haritaları, toprak yapısı ve çevre arazilerle birlikte değerlendirildiğinde dava konusu 245 ada 1 ve 2 sayılı parsellerin fen bilirkişisi raporunda (A) harfi ile gösterilen kısımlarının orman sayılan yerlerden olduğunu, (B) harfi ile gösterilen kısımlarının orman sayılmayan yerlerden olup tarım arazisi niteliğinde olduğu anlaşılmakla, her ne kadar mahalli bilirkişi keşifteki beyanında taşınmazların 40 yıldır davalılar tarafından kullandığını beyan etse de orman arazisinin zilyetlikle kazanımının mümkün olamayacağı gerekçesiyle 1) Davacı ... İdaresi"nin açmış olduğu davanın kısmen kabul kısmen reddine,
    2) .......245 ada 1 ve 2 sayılı parsellerin kadastro tespitlerinin iptaline,
    3) Fen bilirkişisi ...... 15.06.2015 tarihli raporunda ek-1 nolu krokide (A) harfi ile gösterilen 1937,68 m² miktarındaki alanın ...... köyü 245 ada 2 sayılı parselden ifrazına ve 245 adanın son parsel sayısı verilerek "orman" vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline,
    4) Fen bilirkişisi ...... 15.06.2015 tarihli raporunda ek-1 krokide (A) harfi ile gösterilen 1937,68 m² miktarındaki alanının, hükmün yukarıdaki (3.) fıkrasında belirtildiği şekilde ifrazından sonra .... parselden kalan 1601,00 m² miktarındaki parselin kadastro tespiti gibi tapuya kayıt ve tesciline,
    5) Fen bilirkişisi ..... 15.06.2015 tarihli raporunda ek-2 nolu krokide (A) harfi ile gösterilen 987,79 m² miktarındaki alanın T.... 1 sayılı parselden ifrazına ve 245 adanın son parsel sayısı verilerek "orman" vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline,
    6) Fen bilirkişisi....15.06.2015 tarihli raporunda ek-2 krokide (A) harfi ile gösterilen 987,79 m² miktarındaki alanının, hükmün yukarıdaki (5.) fıkrasında belirtildiği şekilde ifrazından sonra .... sayılı parselden kalan 1931.50 m² miktarındaki parselin kadastro tespiti gibi tapuya kayıt ve tesciline,
    7) Fen bilirkişisi..... 15.06.2015 tarihli raporunun kararın eki sayılmasına karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 7139 sayılı Kanunun 33. maddesi uyarınca Orman Yönetiminden harç alınmasına yer olmadığına 04/11/2019 günü oy birliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi