Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/5067
Karar No: 2019/2631
Karar Tarihi: 10.04.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/5067 Esas 2019/2631 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar tapu kaydı, vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği dayanarak, 2 nolu parselle ilgili kadastro tespitine itiraz ettiler. Kadastro Komisyonu, taşınmazın bir kısmını davacıların, bir kısmını Hazine'nin lehine tespit etti. 2007 yılında komisyon tarafından düzenlenen ikinci tutanağa karşı davacılar, taşınmazın tamamını Hazine'nin adına tescil etmek istediklerini belirterek dava açtılar. Mahkeme, davacıların Hazine adına tescil talebinin hukuki dayanağı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verdi. Ancak, bu gerekçenin isabetli olmadığına karar verildi ve hüküm bozuldu.
Kanun maddeleri: Tapu Kanunu, Kadastro Kanunu
16. Hukuk Dairesi         2017/5067 E.  ,  2019/2631 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    1963 yılında yapılan tapulama sırasında Toplamalar Köyü çalışma alanında bulunan 2 parsel sayılı 293600 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz 5.1948 tarih 4 nolu tapu kaydı, 1937 tarih 22 nolu vergi kaydı nedeniyle hudutları tevsie müsait görüldüğünden vergi miktarından fazlasının Hazine adına sınırlandırıldığı belirtilmek suretiyle toplamda 125/367 hissesi ... adına, 242/367 hissesi Hazine adına olmak üzere tespit edilmiştir. ..."ın kadastro tespitine itirazı, Tapulama Mahkemesinin 1964/387 Esas sayılı dava dosyasına konu olmuş, mahkemece yapılan yargılama sonucunda itirazın kadastro komisyonunca değerlendirilmesi gerektiğine karar verilmiştir. Kadastro Komisyonunca yapılan değerlendirme sonucunda, çekişmeli taşınmazın güney bölümünde bulunan 100 dönümlük taşınmazın ..., kuzey bölümünde bulunan 193600 metrekarelik bölümün Hazine adına tespitine karar verilmesi üzerine, davacı ..., tapu kaydı, vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Yapılan yargılama sonucunda kadastro tutanağının komisyona iadesine karar verilmiş, kadastro komisyonunca 2007 yılında yeni bir tutanak düzenlenerek çekişmeli taşınmaz, aynı tapu ve vergi kaydına dayalı olarak ve aynı gerekçe ile 1000/2936 pay ... mirasçıları, 1936/2936 pay Hazine adına tespit edilerek askı ilanına çıkarılmıştır. Davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..., çekişmeli taşınmazın kayıt miktar fazlasının Hazineye ait olduğu iddiasıyla ayrı ayrı dava açmış, bu bölümün Hazine adına tescili ile kendilerine icara verilmesini talep etmişlerdir. Yargılama sırasında Hamit Yüksel ve müşterekleri ile ... tapu ve vergi kaydına dayanarak davaya katılmıştır. Mahkemece davaların birleştirilmesi suretiyle yapılan yargılama sonunda tapulama tutanağının iptaline, davacılar ve müdahil davacıların davalarının reddine, 2 nolu parselin 30.06.2010 tarihli fen bilirkişisi ... imzalı rapor ve krokide gösterilen toplam 125854 metrekarelik (yüz yirmi beş bin sekiz yüz elli dört metrekarelik) kısmı ... oğlu 1340 doğumlu ...mirasçıları adına kanuni veraset oranlarına göre adlarına tapuya tesciline, 2 nolu parselde bilirkişi ... imzalı 30.06.2010 tarihli rapor ve krokide gösterilen kısmın yeni bir parsel numarası verilerek tespit tutanağında belirtilen niteliklerle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar ...ve ... ile davalı ... vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece; dava konusu parsele ilişkin ilk olarak tevsii dönüm talebiyle 1951/243 Esas sayılı dosyada dava açılıp bu davanın red edildiği davacı ..."ın bu defa 1953/328 Esasında tekrar dönüm tevsii ve men"i müdahale talepli dilekçeyle dava açıp 1964 yılında 2. kez müracaat kaldığı, dava konusu 2 nolu parselin tespitinde esas alınan 1948 tarih 4 nolu tapu kaydının dava konusu parsele uyduğu ancak kuzey hududunun genişletilmeye elverişli olduğu, bu gibi kayıtların miktarıyla geçerli olacağı, tespite esas alınan 22 tahrir nolu vergi kayıt miktarının da 100 dönüm olduğu, bu iki kayıt miktarı dışında kalan alanlara gerek tespit bilirkişisinin yeniden alınan beyanı ile gerekse 1975 ve 2010 yıllarında yapılan keşifte dinlenen mahalli bilirkişi beyanlarında davacı ..."ın zilyet olmadığı, tespite esas alınan 1948 tarih 4 nolu tapu kaydının kuzey hududu taşlık ve Muratağa okumakla kuzeyden komşu 1 nolu parselin tespitine esas alınan ve iki hudut itibarıyla zemine uyduğu saptanan 1951 tarih 4 nolu tapu kaydının ilk tesis günkü kaydın güney hududunun hali, sonraki gittilerinin pınar okuduğu bu haliyle bu iki kaydın birbirinin doğrulamadığı,kayıtların miktarları esas alındığından ortak sınırın tespitinin esasa etkili olmayacağı, davacı ... ın tespitin yapıldığı 1963 yılına kadar kayıt miktarları olan 125,854 dönümlük alan dışında olağanüstü kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğinin bulunmadığı, bu haliyle ... ın kazanacağı miktarın zilyetlikle birleşen kayıt miktarları kadar olan 125,854 dönüm olduğu gerekçesi ile tapu ve vergi kayıt miktarı kadar 125,854 dönümlük alanın ... mirasçıları adına, geriye kalan alanın da hazine adına tapuya tesciline, belgeye dayanmayan ve zilyetlikleri de bulunmayan diğer tüm davacılar ile müdahil davacıların davalarının reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Temyize konu eldeki dava komisyon tarafından 2007 yılında düzenlenen tutanağa karşı bu tespitin askı ilan süresi içerisinde açılan ve birleşmiş olan davalardır. 2. tutanağa karşı dava açan davacılar ... ve diğerleri tespite dayanak tapu ve vergi kayıtlarında pay sahibi olmadıkları gibi, dava dilekçelerinde taşınmazı Hazineden icara almak amacıyla bu davayı açtıklarını belirterek taşınmazın Hazine adına tescilini talep etmişlerdir. Hazine"nin aynı taleple açılmış bir davası bulunmadığına ve davacıların Hazine adına tescil isteme hakları da olmadığına göre Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi