11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/2181 Karar No: 2019/4283 Karar Tarihi: 02.05.2019
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/2181 Esas 2019/4283 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, motorlu taşıt sürücü adayları sınavına girerek sınav evraklarını doldurduktan sonra salon görevlileri tarafından evraklardaki fotoğrafların kendisine benzememesi nedeniyle durumun anlaşıldığı ve sahtecilik suçundan yargılandı. Ancak dosyadaki tutanaklarda olayın ne zaman ortaya çıktığı net olarak anlaşılamadığı için, salon görevlileri dinlenip durumun açığa kavuşturulması gerektiği belirtildi. Sanığın eyleminin azmettirme olarak değerlendirilmesi gerektiği ve eksik araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulduğu belirtildi. Ayrıca, sanığın sabıka kaydındaki en ağır cezayı içeren hükümlülük dikkate alınmadan yazılı şekilde uygulama yapıldığı ve yoksunluk cezasının sadece sanığın altsoyu hakkında uygulanması gerektiği belirtildi. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK'nin 206. maddesi (resmi belgede düzenlenme sırasında memura yalan beyanda bulunma suçu), TCK'nin 204/1. maddesi (resmi belgede sahtecilik suçu), TCK'nin 53/1-c bendi (velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluk cezası), 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi (kanun hükümlerine uymayan hallerde hükümlülük
11. Ceza Dairesi 2017/2181 E. , 2019/4283 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
1) Temyiz dışı sanık ..."ın, sanık ... yerine motorlu taşıt sürücü adayları sınavına girip sınav evraklarını doldurup testi cevapladıktan sonra salon görevlileri tarafından sınav evraklarındaki fotoğrafların kendisine benzememesi nedeniyle durumun anlaşıldığı ve bu suretle sanık ..."in özel belgede sahtecilik suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanık ..."ın soruşturma aşamasında alınan beyanında sınav sorularını çözdüğünü ve işaretlemeyi yaparken gözetmenlerin kendisinin ... olmadığını farkettiklerini, kovuşturma aşamasında alınan beyanında ise sınav giriş belgesindeki bilgilerini doldurduğunu, cevap anahtarını işaretlediğini, imza attığını ve sınav görevlileri tarafından fark edildiğini belirterek çelişkili beyanlarda bulunması, dosyada mevcut 08.02.2014 tarihli tutanağa göre "08.02.2014 tarihinde ... Anadolu Lisesinde yapılan MTAS sınavında 9 nolu salon 11. sırada oturması gereken ... aday yerine adını şifahen beyan eden ... isimli şahsın sınava girdiği tarafımızca tespit edilmiş ilgili şahıs emniyet güçlerine teslim edilmiştir." şeklinde tespitlere yer verilmiş olması karşısında, bu tutanak içeriğinden olayın sınav esnasında mı yoksa cevap kağıdı doldurulup salon başkanına tesliminden sonra mı ortaya çıktığının net olarak anlaşılmaması nedeniyle, dosya arasında bulunan 08.02.2014 tarihli Motorlu Taşıt Sürücü Adayları Sınavı Sınav Cevap Kağıdının doldurulduğu ve salon görevlileri tarafından imzalandığı da gözetilerek, öncelikle cevap anahtarını ve söz konusu tutanağı imzalayan salon görevlileri dinlenerek bu durumun açığa kavuşturulması ve Salon Aday Yoklama Listesi getirtilerek, olayın sanık ..."ın "Motorlu Taşıt Sürücü Adayları Sınavı Salon Aday Yoklama Listesini" imzalayıp "Motorlu Taşıt Sürücü Adayları Sınavı Sınav Cevap Kağıdını" doldurmaya başladıktan sonra ancak salon görevlisine teslim etmesinden önce anlaşılması halinde, teslim edilen sınav cevap kağıdı belgesinin baştan itibaren görevlilerce içeriği itibariyle sahte olduğunun bilinmesi nedeniyle hukuki sonuç doğurmaya elverişli bulunmadığı, ancak sanık ..."nin gerçek kimlik ve sınava giriş belgesinde hiçbir tahrifat yapmadan "Cevap Anahtarı ve Salon Aday Yoklama Listesini" ... olarak imzalamış olması halinde eyleminin TCK"nin 206. maddesindeki resmi belgenin düzenlenmesi sırasında memura yalan beyanda bulunma suçunu oluşturacağı, dolayısıyla sanık ..."in eyleminin bu suça azmettirme olarak değerlendirilmesi gerektiği, durumun cevap kağıdının doldurularak sınav salonunda görevli olan salon başkanı ve sınav gözetmenine teslim edilip bu kişiler tarafından imzalanmasından sonra tespit edilmesi halinde ise, sanığın eyleminin TCK"nin 204/1. maddesindeki resmi belgede sahtecilik suçuna azmettirmek suçunu oluşturacağı gözetilmeksizin eksik araştırma sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması, 2) Kabule göre de; a) Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 18.06.2013 gün 2013/8-151/304 sayılı ilamında açıklandığı üzere, birden fazla tekerrüre esas alınabilecek hükümlülüğün bulunması halinde bunlardan en ağırının esas alınması gerektiği cihetle, sanığın sabıka kaydında yer alan en ağır cezayı içeren İstanbul 6. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2007/427 Esas, 2009/115 Karar sayılı nolu ilamının tekerrüre esas alınan Hani Asliye Ceza Mahkemesinin 15.06.2012 tarih, 2009/83 Esas ve 2012/42 Karar sayılı ilamından daha ağır hükümlülük içerdiği gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılması, b) ... sayılı TCK’nin 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sadece sanığın kendi altsoyu hakkında uygulanması, bunlar dışındaki kişilere karşı uygulanmasına yönelik bir karar verilmemesi hususunun Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken ... sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanığın kazanılmış haklarının gözetilmesine, 02.05.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.