1. Hukuk Dairesi 2016/2608 E. , 2019/807 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : GAİPLİK-ALACAK
Taraflar arasında görülen gaiplik-alacak davası sonunda, yerel mahkemece asıl davanın reddine, birleştirilen davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar asıl davada davacı hazine vekili ile davalı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Asıl dava 4721 sayılı TMK."nın 588. maddesine göre açılmış gaiplik ve tazminat, birleştirilen dava ise 5737 sayılı Yasanın 17. maddesine dayalı olarak açılan gaiplik ve tazimat isteğine ilişkindir.
Asıl davada davacı, 798 ada 38, 40 ve 41 parsel sayılı taşınmazların maliklerinden ..., ...,... ve ...’ın gaip olmaları nedeniyle ... Defterdarının kayyım tayin edildiğini, taşınmazların 10 yıllık kayyımla idaresi süresinin sona erdiğini, bu sırada taşınmazların ortaklığın giderilmesi suretiyle satıldıklarını, gaip hisselerine düşen satış bedellerinin kayyım hesabına aktarılması istenilmesine rağmen cevap alınamadığını ileri sürerek, anılan paydaşların gaipliğine karar verilmesi ve gaiplerin paylarına düşen satış bedellerinin birikmiş nema ve faizleriyle birlikte Hazine hesabına aktarılmasını istemiştir.
Birleştirilen davada davacı, 798 ada 38 parsel sayılı ... Vakfından icareli taşınmazın mutasarrıflarından Saniye’nin gaip kişilerden olması sebebiyle ... defterdarının kayyım tayin edildiğini, davaya konu taşınmazın ortaklığın giderilmesi davası sonucunda satıldığını ileri sürerek gaiplik kararı verilmesi, taşınmazın vakfa intikal ettiğinin tespiti ile satış bedelinin tüm biriken yasal faizi ile birlikte vakfa ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ..., iddiaların ispat edilmesi gerektiğini bildirmiştir.
Mahkemece, kayıt maliklerinden Saniye’nin gaip olup taşınmazların aslının vakıf olduğu, diğer kayıt malikleri hakkındaki kayımlık kararlarının kaldırıldığı ve satış bedellerinin alınmış olması gerekçesiyle asıl davanın reddine, birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, Üsküdar 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 1996/963 Esas, 1998/936 Karar sayılı kararı ile çekişme konusu 798 ada 38, 40 ve 41 parsel sayılı, tarla nitelikli taşınmaz maliklerinden Saniye, Fikret ...ve ...’a ... Defterdarının kayyım tayin edildiği, Üsküdar 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1999/1137 Esas, 2000/157 Karar ve Üsküdar 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1999/381 Esas 1999/953 Karar sayılı kararları ile kayıt maliklerinden ..., ...hakkındaki kayyımlık kararının kaldırıldığı, taşınmazların geldisi 798 ada 16 parsel sayılı taşınmazın 1952 tarihli kadastro tespit tutanağında ... Vakfından icareli olduğunun belirtildiği anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere; 5737 sayılı Yasanın 17. maddesinde “Tasarruf edenlerin veya maliklerin mirasçı bırakmadan ölümleri, kaybolmaları, terk veya mübadil gibi durumlara düşmeleri halinde icareteynli ve mukataalı taşınmaz malların mülkiyeti vakfı adına tescil edilir.” hükmüne yer verilmiş olup, anılan yasal düzenleme uyarınca taşınmazın vakfı adına tesciline karar verilebilmesi için kayıt maliklerinin gaip olup olmadıkları, mirasçılarının bulunup bulunmadığının saptanması gerekmektedir.
Somut olayda, mahkemece hükme yeterli bir araştırma yapıldığını söyleyebilmek mümkün değildir.
Hal böyle olunca, dava konusu taşınmazların kadastro tespitine esas tüm dayanak belgelerin okunaklı suretlerinin merciinden temini, kayıt maliki ...’nin kimliğinin tespitine yarar başkaca belge bulunup bulunmadığının Tapu Müdürlüğünden sorulması, getirtilecek ve dosyada mevcut bilgilerden yararlanılmak suretiyle kayıt maliklerinden ...’nin mirasçısız ölüp ölmediği, gaip kişilerden olup olmadığının Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlğünden ve zabıta marifetiyle yapılacak araştırma ile açıklığa kavuşturularak 5737 sayılı Kanun"un 17. maddesindeki koşulların oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile yetinilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.
Davacı Hazine ile davalı kayyımın belirtilen nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 07/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.